sahip oldugu açık havuz fazlasıyla küçük oldugu için insanların içinde yüzmek yerine sadece ayakta durabilmek suretiyle serinleme ihtiyaçlarını giderebildikleri, piyasa yapmak için gidilen zira başka da bi işe yaramayan, 8. yurdun bu havuzu görmesi sebebiyle abaza yurdu adını almış olmasına sebep olan okul.
kurulusunun 50nci yili münasebetiyle bu yil cesitli etkinliklerin düzenlendigi, türkiyenin en iyi üniversitelerinden biri.kampüsü mükemmeldir senlikleri heryil sanki gecen yil daha mi ne iyiydi,hocam?dedirtsede yine de iyidir.muhtelif zamanlara ait cesitli sehir efsanelerine konuda olmustur (bkz: risk nedir),fizigi ve matematigi ayni anda 3,5 senede bitirip mezun oldugu gün ölen kiz veya mimarlik fakültesi önündeki cubuklarin 10 kasim da ata yazmasi gibi.
8nci erkek yurdu en meshur yurdudur (abaza sekiz),elektrikler kesildiginde kiz yurduna türlü siirler ve tezahüratlar esliginde kendilerini tanitir bu yurt sakinleri.onun disinda odtü anlatilmaz yasanir*
öss ye girmeden gidip gezme fırsatım olmuştu,çok beğenmiştim. hatta yanlış hatırlamıyorsam yemekhanenin önündeki ağaçlardan elma koparıp saklamıştım bir sene kadar buzdolabında sınava girerken yemek için.sonuç; sabah sabah buz gibi elmayı yedim,midem bozuldu,sınav berbat geçti ama yine de odtü ye birkaçyüz (ben diyim 5 sen de 10) km yakınına yerleştirildim.
her ankaraya gidişimde uğramak için zaman yaratmaya uğraştığım, ankarada en çok özlediğim, okurken okumaktan, mezun olduktan sonra da mezunu olmaktan gurur duyduğum, her zaman da duyacağım okul
amerikanın yardımlarıyla yapılmış ama daha sonra (çok eskilerde kaldı tabii bu) ülkenin sol yuvası olmuş,deniz gezmişlere yardım ve yataklık yapmış,gurur duyduğum okulum.
ortadoğu teknik üniversitesi sanılanın aksine vecdi diker isimli idealist bir devlet adamı tarafından kurulmuştur*.menderes hükümetini türkiyenin yeni ve çağdaş eğitim veren bir üniversiteye ihtiyacı olduğuna ikna edip 4 katlı bir apartman tahsis ettirmiştir odtü için.şu anki kampüsteki eğitime ise tam 7 yıl sonra yani 1963 yılında mimarlık fakültesi ile başlanmıştır.kampüsün mimarları da amerikalı değil,açılan yarışmayı kazanan Behruz ÇiNiCi ve eşi Altuğ ÇiNiCi dir.ilk olarak mimarlık fakültesinin açılmasının amacı kalan bölümlerin bu fakülte mezunları tarafından planlanması isteğidir.daha sonra kurulan bölüm ise makina mühendisliğidir**.amerika olayı ise okul ilk kurulduğunda birleşmiş milletler kanalı ile gelen yabancı profösörlerin geçici rektörlük görevlerini almalarından kaynaklanmaktadır.
not:vecdi diker ile ilgili olan kısımlar bölümümüz profösörlerinden ve odtü nün ilk bölüm birincisi olan bilgin kaftanoğlu nun yaptığı bir konferans sırasında belgeleri ile anlatılmıştır.
türkiyenin sayılı üniversitelerinden biri.kocaman bir kampüsü olan eğitim kalitesi diğer okullara göre daha yüksek olan fakat öğrenciyi delirtme kapasitesi de bir o kadar yüksek olan ilim irfan yuvası.
7 gün 24 saat değişik bir aktivite yapılabilecek her türlü sosyal imkanı içinde barındıran, bu sebeple haftalarca kampüsten dışarı çıkmadan mutlu mesut yaşanabilecek, birbirinden çok farklı birsürü insanla arkadaş olunabilecek, her yerinde gece -gündüz uyunabilecek, yurt görevlilerinden kantincilerine kadar herkesle konuşabilecek bir mevzunun olduğu, insanı büyüten , sadece mühendisliği falan değil hayatı da öğreten, mezun olunduktan sonra insanın içinde buruk bir gurur bırakan üniversitedir.yıllar geçse de hala özlemle anılır, ah o eski günler dedirtir.
kampüs hayatı o kadar sarar ki mezun olanlar bile eşini çocuğunu kapıp en azından yılda bir yürüyüşe gelir.uzun bir süre kampüsten çıkmayıp da kızılay a indiğinizde kendinizi çok garip hissedersiniz.uzun yıllar bir adada yaşayıp şehir hayatına dönmek gibidir bu his.özellikle bahar aylarında inanılmaz bir ortam olur,hiçbir derse girmek istemezsiniz.bunun yerine bütün gün huşu içinde çimlerde yatmak,arkadaşlarla sohbet etmek,gitar çalmak,tavla oynamak,top koşturmak,güneşin batışına doğru bira içmek gibi alternatif etkinliklere dalasınız gelir.yolda mor saçlı bir kız ya da çimlerde sevişen bir çift gördüğünüzde dönüp bakmazsınız bile.burası özgürlükler ülkesidir,vaadedilmiş topraklardır.*
not:yazar yukarıda sayılan nedenlerden dolayı okulu 7 senede bitirmeye karar vermiştir.*
odtu'nun imkanları tartışılmaz,her mühendisin gitmek isteyeceği bir yerdir..makine bölümü dehşetengizdir ve öğrenciyken iyi işlere imza atan çok yetenekli ve kabiliyetli arkadaşlarımız vardır oralarda..tabi biz giremeyelim diye ormanın içine saklamışlar kampüsü,o ayrı..avrupa ne derse desin kendi başına iş yapabilen avrupanın ve ortadoğunun sayılı üniversitelerindendir
Türkiye'nin en kaliteli Devlet Üniversitesi'dir. Eğitim dilinin ingilizce olması kimilerine göre bir sorun; kimilerine göre uluslararası bir avantaj olarak görülse de, kalitesinin, sunduğu imkanların tartışma konusu yapılamadığı güzide yüksek öğrenim kuruluşu.