emperyalist sscb tarafından türetilen orta asya adlı çakma bölge adı yerine, o bölgenin orjinal adı olan türkistan'ı kullanmanın daha doğru olduğunu vurgulayarak söze başlayayım.
"bütün orta asyalılar göçebedir" gibi saçma sapan şeylerle gelmeyin işte bana. küfür edesim geliyor. bir kere türkler, hiçbir zaman tam göçebe olmamışlardır. yarı göçebe olmuş, genellikle hayvancılıkla uğraşmakla birlikte tarımla da uğraşmışlardır. Türkler bu yaşam tarzını yerleşik hayata geçmeyi bilmedikleri için veya ilkel oldukları için değil, bulundukları coğrafyanın koşullarına uygun olduğu için seçmişlerdir. ki pagan dönemdeki cermen, got, slav gibi avrupa kavimleriyle ve bedevilerle kıyasladığımızda yarı-göçebe türkler, bunlardan kat kat üstün bir medeniyet seviyesine sahiptirler.
uygur devletinin türkistan'a hakim olduğu dönemden sonra türkler kednilerinde duydukları bu yarı-göçerlik gereksinimini yıkmaya başladı. uygurlar kurdukları şehir devletlerinde tarım tekniklerinde ve heykel, çini, minyatür gibi sanat dallarında çin medeniyetini bile geçtiler. bu da türklerin uygun şartlar sağlandığında her şeyi yapabileceklerinin göstergesidir.
islam dinine girmeleriyle birlikte türkistan bir kültür başkenti olmak konusunda daha fazla kültürel birikime sahip oldu. karahanlılar döneminde türkler özgün bir mimariye sahip oldular ve artık yazılı edebiyatçılar yetiştirmeye başladılar. ahmed yesevî gibi türkistanlı edebiyatçılar yazdıkları tasavvufî eserlerle müslümanlığın türkler içinde yayılmasını hızlandırdılar. bu edebiyatçıların görüşlerinden etkilenen başka "erenler" anadolu'ya geldiler anadolu'nun türkleşmesinde felsefi rol üslendiler. böylece dolaylı olarak ilk önce selçuklu, daha sonra da osmanlı medeniyetinin temellerini atmış oldular.
türkistan medeniyetinin gelişimden nasibini almadığını zannetmek düpedüz cahilliktir. çünkü zaten osmanlı medeniyeti'nin kökleri türkistan medeniyetine dayanır.
önce dinin sonra ırkın gelir. bu yüzden osmanlı, orta asya türkleri'nde çok daha fazla saygıyı hakeder. osmanlı müslümanlığı dünyanın 4 bir yanına taşıyan uygarlıktır ne de olsa.
tanımsal olarak ''türk'' adının avrupa'da ve dünyada ve tarihte osmanlı ile bağdaştığından haberi olmayan cehaletin bir versiyonudur. çünkü sizin türklüğü övündüklerinizden bazıları haçlılarla bir olup müslüman katlederken, osmanlı haçlıları dize getirmesi ile ezilmiş halklara umut olmuştu. çünkü osmanlı türk kimliğinin yanına bir de müslüman kimliğini eklemişti. bu türk-islam sentezi gibi bi şey değil elbet. peki osmanlı'ya hayran olmak mı gerek? olmanıza gerek yok, ancak osmanlı'yı eleştirecek çok fazla argüman yok elinizde türklük adına.
göçebelerin uygar olduğu da söylenmiş, oturduğunuzdan yerden tarih bu kadar yazılır. boylar arasındaki yüzyıllardır süregelen katliamlar; ve türk aşiretlerin kendi içindeki bölünmeleri bilmemekten ileri geldiği açık. çünkü siyasetin ve güç kavgasının milliyeti dini olmaz, siyaset her zaman kirlidir. o yüzden türkçülük taslamayın; çünkü sizler türkçe'nin resmi dil ilan edilişini karamanoğlu mehmet bey'e bağlayacak kadar cahilsiniz. çünkü o bilgi doğru değildir, devlet nizamında türkçeyi ilk resmi dil olarak ilan eden devlet osmanlı'dır, büyük selçuklu bile değildir.
osmanlı'ya hayran olmak ya da olmamak o kadar mühim değil. hammer, kiel, philip hitti gibi şarkiyatçı dediğimiz adamları biraz okumuş olsaydınız, sizlerin değil, asıl o ''frenklilerin'' osmanlı'ya hayran olduklarını görecektiniz.
çünkü orta asya türkleri ile osmanlı arasında sadece islamiyet kadar bir fark var, sizlerin derdi islam ise şayet tartışmaya girmeye gerek. çünkü öyle olduğunu görmek zor değil.
ayrıca orta asya türk tarihini; çin kaynaklarından öğreniyoruz, ne kadarı doğru ne kadarı yanlış meçhul. çünkü kayda geçmeyen tarih yok hükmündedir.
Osmanlı her ne kadar muhteşem bir devlet olsa bile bir dönem sonra sarayda türk bulmak imkansız hale gelmiştir. Devlet erkanının hemen hemen hepsi devşirme denilen yabancı çocukların müslümanlaştrılıp yetiştirilip hizmetine alınmasından meydana gelmiştir. Burada osmanlı düşmanlığı yapacak kadar cahil değiliz lakin Türkistan da islamiyet sonrası Türk töresi unutulmamış islamiyet ile harmanlanmıştır. Semerkant Buhara islam kültür başkentliği yapmıştır. Karahanlılar Gazneliler her zaman islamiyet ve Türk kültürüne Türk töresine önem vermiş devletler. Daha öncesinde de ne araplar gibi puta nede başka bir millet gibi sapıtmadan tek tengriye inanmışlardır. Türkistan dan Anadolu'ya sibiryaya Kafkaslara Avrupa ya yayılıp devletler kuran bir milletin her bir ferdi için dini ne olursa olsun ayırt edilemez çünkü her biri birbirinden değerlidir.
