son zamanlarda doktorlar biraz işin suyunu çıkardı. tamam hastalarda kabahat var ama adı üstünde hasta bu psikoloji bir şekil bozuluyo. devlet bu işe bir el atmadı gitti. doktora puan sistemi getirilmeli yaptığı terbiyesizlik ve mesleki yanlışlar puanından düşsün, bakabileceği kadar hasta alsın oda insan robot değil. hastalara da iyi şartlar sağlansın yardımcı olunsun. hasta yaninda bir mahalle geliyor heleee acile zaten aciller acil gibideğil nöbetçi hastahane hastanın yanına bir refakatçiden başkası sokulmayacak doktora şoddet yapanda iyi bir yaptırım yemeli doktorda aynı. örneğin arkadaş karın agrısı ile gidiyor apandist diyolar tıbbı görüntülemeyle bakiyolar apandist diye acil ameliyata alıyorlar kesip bir baksalar apandist yok sonra ortaya çıkıyor çocukken alınmış. kardeşime doktor erişkin ilacı vermiş allah tan eczane uyardı sistem kabul etmiyor veremem dedi verse içse ölecekti. bana doktor alerji olmuşsun dedi iğne yazdı yapan hemşireye sordum yaptığınız alerji ilacı ne diye ağrı kesici yazmış doktor dedi.
Hastane içerisinden yapılan şikayetler hiç bir işe yaramıyor. Bimer' e ,cimer' e yazmak lazim. Sonrasında yönlendirecekler ki şahit bularak dava açabilirsiniz. Böyle doktorlar hakkediyor.
3 gün önce organ nakli olduğum hastanenin tetkiklerini yapmam için abimle devlet hastanesine gittim.
doktora durumu anlattık. hemen parladı. "o hastane niye gönderdi ne biçim iş" diye. orospu çoğunu nah hareketi yaptı ve bana hakaret etti. birşey diyemedik ite. şok olmuştuk. eve geldiğimde hastanenin web sitesinden şikayet ettim. Kadın sekreteri donup kalmıştı. psikopat ve agresif biridir. odasında sigara içer
yardımcısı bile şikayetçi kendisinden.
hastanenin en nefret ettiğim hekimidir.
param olsa dava açardım. mahkemeye verirdim. it sonuçları almaya gidince iyi davranmıştı.
böyleleri dayağı hak ediyor.
geçen yıl beni ameliyat ederken ekibine bile bağırmıştı.
branştaki diğer bir hekim iyidir. adamım diye hitap eder bana.
keşke diğer doktora gitseymişim diye pişman olduydum.
6 gün önce acilde denk gelmiş döl ziyanıdır ürologdur.niye geldin, bıktık senden diye azarladı amına kodumun çoçugu. ilk kez böylesine denk geldim. Sağlık durumu herkes biliyor zaten. ölmem mi lazım. kovulmamak için birşey diyemedim. özel için gereken 200-300 lira param yoktu. Bundan sonra olursa şikayet edeceğim. Aile hekimim bile sana bakmaları şart, dava açtırırım demişti geçen yıl.
yaklaşık 3 saattir babamla sıra beklemekteydik. babam doktora kibarca sadece "bize neden almıyorsunuz. kaç saattir bekliyoruz" demişti. egosu kabaran oç "beni mi tehdit ediyorsun? polis çağırırım" diye tehdit etmişti babamı.
bu arada hastanelerde oçluk sadece doktorlarda olmaz. hemşir, hemşire, stajyer yani çaylak hemşir- hemşire, hademe, ve özel güvenlik de de olabiliyor.
belli bir doktora olan kızgınlığı ifade ettiği rahatlıkla anlaşılabilen ifade. meslek grubuna söylenmiş olsaydı "orospu çocuğu doktorlar" yazması gerekirdi. Değil mi?
kendinden emin tavırlarıyla yanlış teşhis koyup ayak bileğimin yanlış kaynamasına sebep olmuş doktordur. Senin o iğrenç meymenetsiz suratını sikeyim orospu çocuğu.
doktor diyenlere neden diye sordular tekrar, hastaları iyileştirmek için dedi çocuk. ona göre doktor olmak demek çok sevdiği dedesinin ninesinin ağrıyan bacaklarını iyileştirmek demekti. sevdiklerinin ağrılarını dindirmekti.
peki kimler doktor oldu?
lise döneminde ders çalışıp, fizik kimya biyoloji ve matematikte yardıranlar!
peki ne düşündüler? siz hiç benim zamanımın en yüksek puanı 380 filandı zahir. 370 alan genç adamın 2 yıllık bir yüksekokul yada işletme yada hemşirelik filan yazdığını gördünüz mü?
hayır ben görmedim, sen de görmedin, kimse görmeyecek.
çünkü adam o puanı aldıysa, başlıyacak abi tıp fakultesinden, peşine bir iki yüksek mühendislik iyi üniversiteler, yerleşecel gidecek okuluna.
çocukken öğretmen olacağım diye halının üstünde takla atan çemçük bebe 370-380 alınca bir anda doktor olup çıkacak. adam haketmiştir, o fakülteyi okumayı öncelikle kesin sesinizi. sonra 7 yıl lan boru mu bu? sen trigonometri polinomlar görünce kuyruğunu kıstırıp alt dudağın iç damağını dişlerinle kemirirken adam cevabı lap diye yapıştırıyordu boru değil tabi.
aması var ama. en basitinden patoloji gibi bir bölüm okuyan kuzenim var. tınağımın kenarındaki eti kopardım kanadı bayağı. kız bayılacaktı. ay ay ay diyip dolandı ortalıkta. patolog olacak varın siz düşünün. sonra eşek gibi kesilmiş, biçilmiş, dikilmiş hastalar söver arkalarından ben gibi.
bu adamda doktorluk diplomasını alınca tabi ki para kazanma derdinde olacak. çünkü beden işçisi yaptığı iş karşılığında aldığı ücret ile ilgili konuşuyor, zam istiyor, karşılık bekliyorsa, doktorun da bu pek tabi hakkıdır.
babamızın hayrına mı okudu o adam. tabi ki sektörü sağlık olduğu için hassasiyet ve öngörü beklenmesi normal ama bu kimsenin annesine sövme hakkını vermez size.
çok net aslında durum, devlet hastanesinde ameliyat olacaksan abiciğim, 6 bekleyeceksin yok ben şimdi olmazsam ölürüm diyorsan bu ameliyatın maliyeti sana 15bin tl dir.
kendimden örnek vereyim.
yıl 2008 aylardan temmuz. göğüs kanseri teşhisi konmuş. istanbul ankara gitmedik doktor kalmamış. üniversite hastaneleri, araştırma hastaneleri vs.
bir araştırma hastanesinde muayene olduktan sonra, renkli bir kamera çekimi istediler.
geldik bankoda sıraya girdik, uzattım doktorun verdiği kağıdı. kadın bi kaç dakika sonra çıkarttığı bir bandrolü elime verdi. gittim 13 tl yatırdım geri geldim. gün verdi bana. 2009 mart 11. 8,5 ay var. 8,5 aya ölür müyüm kalır mıyım acaba diye düşündüm bir ara.
apar topar çıktık ordan, annem ağlar, babam ağlar. herkes leyla. birisi de demiyor ki ne ağlıyorsunuz. sonra babam bi sigara içti de kendine geldi. e biz bunu özelde yaptıralım çektirelim dedi. gittik özel bir hastaneye.
8,5 ay beklememiz gereken o renkli şeyi 850 tl ye çektirdik. aldık gittik araştırma hastanesindeki profesöre. adam baktı. acil ameliyat gerekiyor. gidin ameliyat günü alın dedi.
uzatmıyayım, ameliyat günü için 27 ekim dediler. haydeee. sıra beklerken öleceğim ya. ayakta sallanıyorum. gittim filmi çektirdiğim hastanede ameliyat oldum. 7 saat sürdü. 13 bin tl hastane faturası ödedik.
hipokrat yeminlerini hiçe sayan doktorlardır.
bazı doktorların ne kadar orospu çocuğu olduğuna dair bir bilgi:: http://michaelsikkofield.....com/2012/03/kumbara.html
evet öyle orospu çocugudur ki bu serefsizler bi türlü kurtaramazlar 80 yasındaki ileri evre kanser hastalarını.
Allah belalarını versin inanır mısın bıçakladığında da ölüyor bu orospu çocukları?
inanır mısın bu orospu cocuklarının asla hayalleri,umutları,anneleri,babaları,cocukları,hamile esleri yoktur.yani 30 yasına kadar siz cok degerli entry sahiplerine ve yakınlarına arzu ettiklerini isteyerek bilerek kasten vermemek,saglıklarına zarar vermek icin gecesini gündüzüne katarak ders calısır,uyumaz,nöbet tutar ve anca uzman olabilir bu orospu cocukları.
bu orospu cocukları tanrıdan özel görev alıp herkesi hastalıgı ne kadar ileri dönemde olsa bile kurtarabilcekleri halde sırf orospu cocukluguna öldürürler...orospu cocugu iste. ersin arslan da bu gruptan sadece bitanesiydi.siz cok degerli entry sahiplerini ve bu düsüncedeki insanları üzenlerden.
ve o da artık aramızdan ayrıldı.eminim artık cok mutlusunuzdur.ha bu arada kendisinin 4 aylık hamile eşi vardı...
sevenlerini dostlarını anasını babasını geciyorum direk.
ama cok önemli degil zaten sonucta kadının hatası degil mi?böyle biriyle evlenilir mi?bi de cocuk yapmaya kalkısmıslar utanmadan.
ama cok tebrik ederim siz ve sizin gibi düsünen ülkemin aydınlık gelecegi gecmisi anında haddini bildirdiler bu insana,bu meslektasıma,ve bi sonraki gün bir digerine.
simdi lütfen gidin ellerinizi yıkayın cünkü dokundugunuz heryer kan olucak.
baska da birsey demiyorum.
doktorluğu ticaret yapan esnaflıkla karıştıran doktor tipidir. sorduğunuzda ben o kadar okudum, eziyet çektim, eğitimim için şu kadar para harcadım, hayata normal insanlardan geç başladım vs. diye bahane uydurur böyleleri. elbette doktor emeğinin karşılığını alacaktır ama sadece o kadar. kamu hastanelerinde çalışan doktorları çok fazla bilmiyorum ama özel hastanelerde en az %30 luk dilimi kapsar bu tür doktorlar. sırf prim alacağım diye gerekmediği halde üç aylık bebekten 40 kesit beyin tomoğrafisi isteyen kansızlarda vardır efendim. hadi düşme sonucu istese tamam. 40 kesit tomoğrafi demek, 40 kere radyasyona maruz kalmak demektir. yine bilurbini 13-14 olan (sınır 15-16 civarıdır) yeni doğan bebeği küvöze alıp fototerapi aldıranları da vardır. düşünün 5 günlük bebeği annesinden ayırırmak ne demektir. anneler sadece emzirmeye gelirler hastaneye bunun için. tedavisi tamamlanmış hastaya sırf hastanede fazla boş yatak var diyerek 2 gün fazla yatıran da bu tarz kansız doktorlardır. doktorluk tedavi etmekmidir yoksa hastayı dolar işareti olarak görmek mi?
not: sağlık çalışanıyım.
gazetelerde okudukları yalan haberlerle galeyana gelmiş insanların söylemleridir.
mesela şöyle bir haber vardı birkaç yıl önce
''x hastanesinde kanser hastası fakir bir genç varmış. doktorlar böbreklerinden birini bağışlarsa tedavi masraflarını karşılayacaklarını söylemiş.''
bu haber radikalde yada hürriyette çıkmıştı hani çok satan gazetelerden birinde.
ama haber külliyen yalan neden mi çünkü kanser hastasınından organ nakli yapılmaz çünkü o organa kanserin yayılıp yayılmadığını bilemezsin.
işte böyle orospu çocuğunun hası sırf suni gündem yaratmak için çalışan gazeteciler televizyoncular varken halkın doktorları paragöz yalancı dolandırıcı olarak görmesi normaldir.
günde 200 hasta bakan tonlarca ameliyata giren gecesi gündüzü olmayan bir mesleği bu şekilde nitelemek son derece şerefsizce bir eylemdir.
ben demiyorum kötü insanlar yoktur doktorlukta. vardır ama polislikte memurlukta özel sektörde 10x varsa doktorlukta 1x vardır.
her meslekte iyilerin de kötülerin de olduğunu düşünürsek bilinçsizce söylenmiş sözdür. uzun zamandır kamuoyunda aç gözlü doktor imajı yaratılıyor. tıp fakültesini kazanmak, 6 yıl okumak -öyle üniversite okuyorum diye orda burda gezenlerin yaptığı gibi bir eylem değildir, yürek ister- , intern olup gece gündüz nöbet tutmak, tusa hazırlanmak, sonra 4-5 yıl uzmanlık okumak.. doktor olmak öyle kolay şey değildir, elbette para kazanacaklardır. tabi mesleğin kötü örneklerini kınıyoruz ama unutmamak gerekir ki ''ağrı dindirmek tanrı sanatırdır'' .
