orkestra şefinin bir halta yaramadığı gerçeği

entry34 galeri0
    1.
  1. dünya üzerinde müzik endüsüdütdürüsü -yav pardon çok karışık- endüstürüsü -of ya- endüstrisinin * ürettiği en fuzuli istihdam alanı olan orkestra şefliği makamının işlevsizliğini saptayan insanın saplamasıdır.

    sanki bu haraşo gözleri kapayıp kafayı saçma sapan sağa sola ileri geri sallamasa orkestradakiler bi s.k çalamayacak, ne bileyim davula vuramayacak, saksafona üfleyemeyecek, kemanı gıygıydatamayacak.

    bi kere orkestranın temel dinamosu kimdir. kemancılardır bunu kimse inkâr edemez. keman çalarken karşıya bakan adam gördünüzmü hiç kemancı boyun derisi iki boğum olacak kadar saksıyı 45 derece sola çevirir. çenesi ve omzu arasına kemanı sıkıştırıp öyle çalar zamazingoyu. şimdi nasıl bakacak bu herif ortada eline değnek alıp sallayan hergeleye? ha? nasıl bakacak?

    ya da üflemeli, öttürmeli tabir edilen sazlardan çalıyor adam diyelim. bunları çalanların zekasının kıt olduğundan mıdır nedir önlerinde notaların yazdığı bi defter mi neskim öyle bi şey vardır ona bakarlar. o adam şimdi notalara bakmayacak da g.tünün kılları kadayıf olmuş 1000 yaşında spastik spastik hareketler yapan dedeye mi bakacak?

    lan millet ne boş beleş işlerden para kazanıyor !
    9 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. yıllarca müzik eğitimi almış koca koca adamların bi herifin eline bakmaları durumudur.

    hayır, o el olmasa çalamayacaklar sanki? bir de bu orkestra şefi bi triplere girer ki sormayın. sanırsınız orkestra değil de sakarya muharebesini yönetiyor. ne o tripler? bi işe yaramıyorsun işte, hiçsin. töbe.
    5 ...
  5. 4.
  6. "Sanki ibnenin elindeki sihirli değnekte o sallayınca enstrümanlar çalıyor, hadi öyle diyelim ulan o insanları ne bokumu yemeye enstrümanların başına oturtuyorsun di mi?"

    yaa
    "sanki ibne değneği sallayınca notalar gökten yağıyorda öyle çalıyor müzisyenler"

    gibi söylemleri gözönüne alırsak işe yaramadığı düşünülebilir.
    *
    düzeltme:içimizde bi orkestra şefi var *
    4 ...
  7. 5.
  8. 6.
  9. gün gibi aşikardır ki çalarken bu arkadaşlar afedersiniz bi b.ka yaramaz, kendini hırpalar.
    fakat orkestra şefleri kulağı iyi, müzik bilgisi iyi adamlardan seçildiği için parçanın hazırlık aşamasında işe yarar.
    not:gösteri yapıyor hopluyor, zıplıyor filan gereksiz yani.
    1 ...
  10. 7.
  11. bir takımda antrenörünün hiçbir işe yaramadığını düşünen kişilerin akıllarına yatması olası düşünce. google'da "orkestra şefi ne işe yarar" diye aratsanız o kadar çok bilgi gelecek ki, siz bile şaşıracaksınız.
    2 ...
  12. 8.
  13. (bkz: boş teneke çok tıngırdar)
    ne hakkında bir şey bilinmiyorsa o konuda çok konuşuluyor tebrikler.
    2 ...
  14. 9.
  15. dile getirilmesi cok sakincali bir onermedir. yanlistir demiyorum ama cok tehlikelidir.
    icinizde hic, efendi efendi , sakin sakin orkestrasini yoneten bi sef goren var mi? yok elbette... yok cunku bunlarin alayi psikopat. hepsi sinir stres sahibi olmus. o kadar muzisyenin arasinda bir bok calmayi beceremeyip, sopa sallama gorevi ona dustugu icin adam cildirmis zaten bir de ustune haklarinda boyle entryler girildigini duyarlarsa uludag sozluku sopa icersinde birakirlar alimallah.
    o yuzden herkesi sagduyuya davet etmek elzemdir.*

    (bkz: yanlis anlasilma oldu)
    (bkz: begenerek takip ediyoruz)
    2 ...
  16. 10.
  17. yıllardır el kol sallayıp yine de yaranamayan garip meslekli sanatçıların durumudur. herkes onların işini yapamaz, sanattır aslında.
    (bkz: orkestra şefinin sinek avlaması) *
    1 ...
  18. 11.
  19. orkestra şefini, elindeki çubuğun kullanım alanlarını genişletmeye itecek iddia.
    1 ...
  20. 12.
  21. prag oda orkestrasının yıllardır şefsiz çalıştığı gözönüne alındığında haklılık payı olan önermedir.
    1 ...
  22. 13.
  23. 14.
  24. dünyanın en yüzeysel adamlarına layık önerme. zaten endüstri mühendisi t cetveli ilişkisini kuran bir zihinden daha fazlasını beklemek abes olurdu. orkestra şefi en basitinden kreşendo ve dekreşendoları yönetir, tabi oda orkestrası ile tam bir senfoni orkestrası arasındaki farkları da gözetmek gerektir. ayrıca dikkatli bir kulak aynı eserin farklı şeflerde değişik yorumlanabildiğini farkedecektir.
    1 ...
  25. 15.
  26. o bi boka yaramayan sopanın birilerinin bir tarafına girmemesi için lütfen:

    (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/Conducting)
    2 ...
  27. 16.
  28. orkestra şefi klasik eserleri kendi yorumu ile yönettiği için, gürer aykal'ın da belirttiği gibi:' orkestra şefi için en iyi besteci ölü olan bestecidir.' tabi bu durum yüzlerce kez yorumlanmış, klasik eserler için geçerlidir. yeni besteler için orkestra şefi önce bestecinin duygu ve düşünce alemini hissedip, anlamaya çalışır, eserin ilk yorumlarında besteciye sadık kalmaya çalışır ama bir süre sonra özgürlüğünü ilan eder. onun içindir ki klasik bir eserin bestecisi kadar onu seslendirecek orkestra ve onu yorumlayıp yönetecek şef de önemlidir. türkiye'De Gürer aykal en değerli orkestra şeflerinden biridir, müzik devrimi başarıya ulaştığından ülkemizde de bir çok özel orkestra şefi bulunmakta ve gençler de yetişmektedir. bazıları; duayen ve sonsuz aydınlık saçan ölümsüz hikmet şimşek, rengim gökmen, ibrahim yazıcı, cem mansur, naci özgüç, inci özdil.
    2 ...
  29. 17.
  30. 18.
  31. 19.
  32. orkestranın bel kemiği şeftir. şef olmazsa o orkestradan ses gelmez. bunun o orkestradaki adamların müzik bilgisiyla alakası yoktur. bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın yine, bir kez daha, defalarca, her zamanki gibi.
    2 ...
  33. 20.
  34. orkestra´da şefin yaptığı şey hava taşımacılığında "air traffic controller" in yaptığı şeye benzer. müzik hatları çoğaldıkça müziği bizzat çalmakta olan kişi bütün müzik lineal´ini kontrol atında tutamaz. bu da uçaklar konusuna benzemektedir. küçücük toprak bi sahaya seni yönlendiren bi hava trafikçi olmadan da inersin. zaten mesela yaylılar dörtlülerinde falan şef olmaz. ama onlarda da hepsinin birden ne çaldığını bilmek için partitür olur.

    birçok kişinin birlikte başka başka notaları çalarlarken kimin nerede olduğunu bilmek öyle çok kolay bir iş değildir. herkes insandır, birisi yanlış sayıp yanlış yerde esere giriş yaptığı anda eğer şef yoksa bütün konstruksiyon çökecektir.sen sehpanda oturmuş keman çalarken hayatta da ikinci flüt´ün doğru mu yanlış mı giriş yaptığını bilemezsin.

    bi kere teknik olarak birisinin bütün olayı tepeden gözetlemesi gerekir. bir savaşta da "karargah" denilen yerde savaşın gidişatını kontrol eden komutanlar olur. bu adamlar bizzat sırtlarında tüfekle savaşmazlar. o komutanlar, bizzat savaşın içindeki askerlerden bambaşka görevlerle savaşı "idare ederler". sen savaşın içindeki asker olarak, hangi birlik nerede, nereden nereye yürüyo, kime tuzak kuruyo, bilemezsin. onu, gelen informasyonu değerlendiren "karargah subayları" bilirler. orkestra şefinin işi de aynen böyle birşeydir.

    beethoven tutar -mesela 5.senfoni´de- kontrabas´larla viyola grubuna "fugato" yazar. sen atıyorum orkestra da 2.trompetçi olarak kontrbasların ne çaldığını, nereden bileceksin?...senin orada zaten işin başından aşkın durumdadır.

    sonra orkestra eserlerinde çok önemli bir "makas" değiştirme yeri vardır ; tempo değişiklikleri. mozart´ın hemen bütün senfonileri içinde değişik tempolarda değişik pasajlar gelir. 60 kişinin yavaş bir tempodan, daha "hızlıca" bir tempoya - hem de hepsi birden aynı tempoya geçecekler- hatasız geçiş yapması şefsiz mümkün değildir. eğer orkestranın bir kısmı , bir diğer kısmından biraz daha "hızlı" bir şekilde o yeni gelen "hızlıca" kısma başlarlarsa, saniyeler içinde müzikte kopma yaşanacaktır. o andan itibaren çalmaya devam edilemez. durulur, birisi tempoyu verir ve hepsi birden yeniden başlarlar.

    şefin bütün bunların yanında eseri "yorumlamak" gibi bir fonksiyonu da vardır. eserler salt "sesler" curcunası değildirler. her melodik yapının belirli bir fonksiyonu vardır.

    oda orkestralarının bazıları şefsiz çalışırlar, ancak provalarda birisi onları gene de yönetir. ayrıeten buna rağmen çok riskli bi iştir. şef, eğer hata olursa, onu düzeltebilir, ama eğer orada şef yoksa, herkes birbirini pür dikkat duyamayacağından o hata iyice ayyuka çıkana kadar kimse farketmez onu, farkedilince de iş işten geçmiş olur.

    şefsiz olunca olunca bütün olayın çökme ihtimali, şefle olduğundan çok daha yüksektir. podyumda en azından ritm duygusuna sahip birisinin orkestraya ritm vermesi, şarttır. o olmadı mı, sen parça içinde farkında olmadan hızlanırsın, yanındaki farkında olmadan yavaşlar, bunu öyle derhal farkedemezsin. onu new york philarmonic´teki adamlar bile yapamaz. ahanda bak, o orkestra da çalanlar en kalifiye müzisyenlerdir. enstrumanlarına acayip hakim adamlardır hepsi. ama işte gel gör ki, senin askerde "keskin nişancı" olman gibi bir şeydir bu, ve birisinin gene de sana nerede durup, ne tarafa doğru ateş edeceğini söylemesi gerekir.
    8 ...
  35. 21.
  36. orkestra şefinin bu gerçeği bilmesiyle bünyesinde büyük çöküşün başlayacağı kesindir.
    0 ...
  37. 22.
  38. elindeki cubukla kendini maymun durumuna düşürmekten başka bir şey yapmadığı gerceği ile benzer bir gerçekdir.
    0 ...
  39. 23.
  40. o kadar nota, vuruş ve terimler varken nasıl oluyorda tek bir adam elinde salladığı bir çubukla bir orkestrayı yönetebilir ilginç.
    0 ...
  41. 24.
  42. cem yılmaz'ın da pek bir tecrübesi olmadan orkestra şefliği yaptığı düşünülürse belki olabilir ama olmayabilir de.
    0 ...
  43. 25.
  44. çoksesli müziğin yanından bile geçmemiş kişi söylemidir.

    (bkz: polifonik müzik)
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük