orhan pamuk

entry934 galeri43 video5
    84.
  1. ahmet taner kışlalı hoca benim duygularımı o kadar güzel anlatmış ki ben birşey yazamadım çünkü yazacak bir şey bırakmamış, nur içinde yatsın..

    "inandıklarını açıkça savunanlara hep saygı duydum. O düşüncelere karşı olsam bile. Ama o yürekliliği gösteremeyip de bunu sinsice yapmaya kalkışanlara, oraya buraya bityeniği sokuşturanlara hep tiksinerek bakmışımdır. Bunu hep zayıf bir kişiliğin, zavallı bir ruh halinin yansıması olarak görmüşümdür. Oyun maskesiz oynanmalıdır. Çirkinlikleri gizleyen maskelerin indirilmesini de tüm gerçek aydınlar görev saymalıdır... Ve Pamuk adlı yazarı isteyen okumalı, isteyen sevmelidir.
    Ama ne olduğunu, kim olduğunu bilerek! Maskenin ardındaki gerçek yüzü görerek.."
    (kaynak:Ahmet Taner Kışlalı öldürülmeden kısa süre önce, 27 Ocak 1999)
    1 ...
  2. 83.
  3. Konuştuklarını değil başarılarını tartışmamız gereken yazar.
    1 ...
  4. 82.
  5. cebte bir kağıt parçası taşımakla türk olunmayacağının özgün kanıtı. nobel alan ilk türk değil, ilk türk vatandaşı.
    1 ...
  6. 81.
  7. ilk defa bir Türk2ün başarısına sevinemememe neden olan kişi..vatanına ihanet edenlerin nasıl ödüllendirildiklerinin yaşayan örneği..ı ııhh..yaramaz..
    4 ...
  8. 80.
  9. Yüzde yüz bir pislik var ki kanında,
    Soykırımı icadı yaptı sonunda.
    Türkiye'nin şu en hassas anında,
    Onu yalanlayan tarihe kızar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Nerden çıktı şimdi durup dururken?
    Dört yandan ülkeyi düşman bürürken,
    AB'ye gün be gün hesap verirken,
    Hayalî ölüye mezarlar kazar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Kıvırmayı bırak, erkek ol erkek,
    Bir buçuk milyonu saydın mı tek tek?
    Üç kuruş paraya satılmış köpek
    Eline bir kemik geçince azar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Dönen dolapları ibretle seyret,
    Ermeni bu kadar göstermez gayret.
    Kraldan daha çok kralcı, hayret!
    Kafayı 'soykırımı' sözüyle bozar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Eğer bir soykırımı varsa ortada,
    Türklere yapıldı Erzurum, Kars'ta.
    Tarihi git öğren, birazcık sus da,
    Doğu baştan sona hep toplu mezar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Azerbaycan'a git, gör soykırımı,
    Yürekler acısı Türk'ün durumu.
    Bir daha bilmeden yapma yorumu,
    Azeri kanıyla doluyken Hazar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Batı'nın gözünde arttı değerin,
    Onlardan bir daha kaptın 'aferin'.
    Küpe de taktı mı efendilerin?
    Midesi dolunca dili hep uzar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Anan mı Ermeni, baban mı senin?
    Ailenden var mı hiç katledilenin?
    Seni bu ülkede 'aydın' edenin...
    Alçaklık yaptıkça bulursun pazar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Ekmeğini yediğin bu Devlete,
    Seni adam sayan yüce millete,
    ihanet ederek düştün zillete!..
    Aman ha dikkat et, değmesin nazar,
    Böylesi hainler oluyor yazar.

    Bir adam olursa doğuştan yamuk;
    Soyuna düşmandır, düşmana pamuk.
    ERBABÎ, yakana yapışır CMUK,
    Unutma, bu millet oyunu bozar,
    Böylesi hainler oluyor yazar

    http://board.ogame.com.tr/thread.php?threadid=345364
    1 ...
  10. 79.
  11. Benzeşme toplumu çürütür...

    Benzeşeyim...
    Benzeş...
    Benzeşelim...

    Fransız Parlamentosu'nun 106 oyla kabul ettiği soykırım tasarısı yasalaşırsa, tüm sanayi dönemi süresince yeryüzüne armağan ettiği "benzeşmeyen" altın beyinli adamlarıyla yücelen Fransa, tüm toplumu bir konuda da olsa zorla benzeştirmeye çabalayacak. Soykırım iddiasının tersini kurcalamak suç olacak.
    Fransa'ya çok kızdık. Çünkü bu konuda Fransa'yla "benzeşiyoruz."
    Bizde de temel algılama benzeşme üzerine... Biz de elbirliğiyle "soykırım yoktur" dediğimiz ve tersinin söylenmesini yasakladığımız için Fransa'ya öfkelendik.
    Halbuki, insanların "benzeşmemesi" üzerine kurulmaya başlayan bu "icat çağında" Fransızların zavallılığına acıyacak bir durumda olmalıydık.

    Herkesin Orhan Pamuk'un Nobel almasını büyük bir sevinç ve coşkuyla karşılayacağını sanıyordum. Baktım, en fazla da okumuş yazmışların bir bölümü Orhan Pamuk'a öfkeli... Neden? Benzeşmediği için...
    Fransa'ya kızıyoruz; "benzeştiği" için...
    Orhan Pamuk'a kızıyoruz; "benzeşmediği" için...
    Sebil bardağı gibi herkesin birbirinin benzeri olmasını dayatan bir toplum, "benzeşme" yasası çıkarmaya çalışan bir diğerine kızınca, bu milliyetçi bir öfke oluyor, düşünsel bir tepki noktasına ulaşamıyor.
    Burada 301'le yazarları yargılayıp, aynı ayıbın peşindeki Fransa'ya öfkelenmek tutarlılık oluşturmuyor.
    "Benzeşmeyeyim...
    Benzeşme...
    Benzeşmeyelim" diyebilinceye kadar da bu böyle gidecek.

    Azgelişmiş ülkelerde tüm toplumun beyni "resmi görüş" propagandasıyla formatlanıyor. Bunu sorgulayan herkesin de başı belaya giriyor. Bilmem dikkat ediyor musunuz, soykırımla ilgili haberlerin başına elbirliğiyle eklenen bir "sözde" lafı var.
    "Soykırım iddiası" demek yerine, bunun başına "sözde" koyarak, biz de içerde bir benzeşme arzusunu seslendiriyoruz.
    Neden?
    Çünkü yüz yıldır bunu komplekssizce tartışmadık, resmi görüş dışında bir sesin çıkmasına izin vermedik. Şimdi bu zafiyetimiz nedeniyle rahatlıkla itilip kakılıyoruz. Resmi görüşü seslendiren "sözde" sıfatı yerine kendine özgüvenli bir toplumun objektif dili olan "iddia" kelimesini benimseyince, biz de Fransa'ya gerçekten acır hale geleceğiz.

    Türk eğitim sistemi mebzul miktarda beyni iğdiş edilmiş resmi propaganda militanı yetiştirdiği için, Türkçe'yi evrenselleştiren ve dünyanın en çok tanıdığı Türk olan Orhan Pamuk'u, Türkiye'ye damla bereketi olmayan karanlık adamların savıyla yargılayabiliyoruz. Yaratıcılığını ve edebi çabasını boş verip siyasal duruşuyla daha fazla meşgul oluyoruz.
    Yaşamını Türk dili üzerine kuran yazarlara Türklük adına karşı çıkmak, düpedüz bir zekâsızlık örneği değil mi?
    Yazarına, çizerine, bilim adamına "kendine benzemediği" için sövüp sayma aşamasını geçememiş bir toplum, Fransa'nın bize şimdi göründüğü gibi görünür dünyaya.

    Benzeşme standartlaşma demektir. Bu, sanayi döneminin oluşturduğu "ulus-devletin" bir hedefiydi. Şimdi, beyinsel yaratıcılığa dayalı yeni bir çağı idrak ediyoruz. "Benzeşmekten" "benzeşmemeye" yol alınıyor.
    Benzeşmede ısrarlı olanlar çürüyor.
    Yaratıcılığın tüm tılsımı "benzeşmemek" de yatar. Bizi de yüceltenler o benzeşmeyenler. Orhan Pamuk da onlardan biri...
    Aslında Nobel'le dünya Türkiye'yi ödüllendirdi. Tüm baskılara rağmen yaşamını benzeşmeme üzerine kuran yaratıcıların da bu toplumda var olabilmesi nedeniyle ödül aldık. Irak'ta bu kadarı da olmazdı çünkü.
    Nobelleri çoğaltmak istiyorsak din ve ırk üzerinden "benzeşme" terörü yerine "benzeşmemeliyim, benzeşme, benzeşmeyelim" sloganını şiar edinmeliyiz.
    Yaratıcılık orada çünkü...
    Ve yaratıcılık insanoğlunun en büyük değeri.

    *
    1 ...
  12. 78.
  13. -doktor
    +hı?
    -doktor
    +ha?
    -doktor
    +efendim canım?
    -doktor
    +hı?
    -doktor
    +hı?
    -doktor
    +he?
    -doktor
    +hı?
    -doktor
    +efendim?
    -doktor
    +ha?
    -doktor
    +doktorun a.ına koyim

    şimdi doktor yerine orhan pamuğu koyun*..

    http://video.google.com/v...q=cem+y%C4%B1lmaz+doritos
    2 ...
  14. 77.
  15. bildigim kadarıyla kazandıgı nobel ödülünden dolayı 1 milyon dolardan fazla para almıştır.kendisine sorulan fransa'da sözde ermeni soykırımı vardır dermisiniz sorununa, bunu yapmam şov olur gerek yok demiştir. O kadar para aldın nobelden ey orhan pamuk 45 bin avro verip bunu söyleyemiyosan gerisini söylemeye gerek yok...
    0 ...
  16. 76.
  17. "1 milyon Ermeninin katledildiği, son yıllarda da 30 bin Kürdün öldürüldüğü" yolundaki sözleri, Türk ulusunun kolektif hafızasında acı ve derin izler bırakmıştır. Buna rağmen aldığı Nobel Ödülü sebebiyle medyamızın tekrar göklere çıkardığı roman yazarı.
    1 ...
  18. 75.
  19. değerli bir entelektüelimizin, "vaftizli aydınlar" sınıfına soktuğu yazar, ki katılmamak mümkün değil.
    1 ...
  20. 74.
  21. ödülün sahibinin belli olmasının hemen ardından, akademinin kendisiyle yaptığı telefon görüşmesi aşağıdaki linkten dinlenebilir.

    --spoiler--

    o.pamuk: you see, l am a dutiful boy, l did my homework very well now!*
    reporter: l am thrilled for your cooperation, thank you very much!

    --spoiler--

    http://nobelprize.org/nob...2006/pamuk-interview.html
    (bkz: orhan pamuk ve intihal)
    0 ...
  22. 73.
  23. 72.
  24. Elinden T.C. kimliğini söküp almak istediğim şahsiyet. üstüne bir kafa atmakta cazip görünen insanımsı yaratık.
    2 ...
  25. 71.
  26. bakın merhum ahmet taner kışlalı neler yazmış bu yazar hakkında.

    "Önce, bir romancımızın son kitabının 50 bin adet basıldığı yazıldı.
    Arkasından kısa sürede 100 binlik bir satışın gerçekleştiği açıklandı.
    Derken, çıktığı günden beri ikinci cumhuriyetçi çizgisini korumaya özen gösteren Aktüel dergisi, romancıyı Türkiye'nin "bir numaralı aydını" ilan etti.
    Bu romancımızın adı Orhan Pamuk'tu! Ben bu "büyük" (!) yazarımızın bir romanını okumayı denemiştim.
    Başladığım şeyi bitirme konusundaki tüm inatçılığıma karşın, bitirememiştim.
    Ama "Kara Kitap" basında öylesine övüldü ki, ikinci bir deneye girişmekten kendimi alamadım. Ve o çabamda da, daha yarıya gelmeden havlu atmak durumunda kaldım.
    Tahsin Yücel ve Emin Özdemir gibi, çok saydığım isimlerin bu yazarla ilgili oldukça ağır eleştirilerini anımsadım.
    Ama beğenenlerin de "beğenme hakkı"na saygı duydum.
    Ta ki... Bir okurum "Kara Kitap"ta gizlenmiş bir bölüme dikkatimi çekinceye kadar...
    "Çocukluğunda kız kardeşi ile tarlada karga kovalayan sapık bir padişah" gibi bir anlatım vardı bu bölümde!
    Prof. Çetin Yetkin yönetiminde, "Müdafaa-i Hukuk" adlı çok değerli aylık bir dergi çıkıyor. ilginç bir rastlantı olarak, derginin Aralık 1998 sayısında, Prof. Fahir iz'in bir incelemesi yayımlandı:

    "O. Pamuk'taki Atatürk Anlayışı..."
    Meğer benim artık okumayı denemediğim kitaplarında daha neler varmış!
    işte birkaç örnek: "Sonra kasaba alanına dolanır. Atatürk heykellerine sıçan güvercinleri ayıplar..."
    "Atatürk kendini içkiye vermiş meyhane kalabalığına, cumhuriyeti emanet etmiş olmanın güveniyle gülümsüyordu..."
    "Atatürk'ün leblebi zevkinin ülkemiz için ne büyük felaket olduğunu..."
    "Sonra bir cumhuriyet, Atatürk, damga pulu havasına girdiğimizi hatırlıyoruz..."
    Sayın iz, 275 sayfalık bir kitapta, tam sekiz yerde ve "hiç gerekmediği halde" Atatürk'e sataşıldığını saptamış.
    Söyle diyor: "Bunlar kitaptan çıkarılsa hiçbir şey değişmez. Yalnız yazarın kimi ruhsal gereksinimleri tatmin edilmemiş olur!"
    Kim bilir, belki de Orhan Pamuk'un "en birinci aydın" ilan edilmesinde, bu incelemenin de büyük katkısı olmuştur!
    Ben, inandıklarını açıkça savunanlara hep saygı duymuşumdur. O düşüncelere karsı olsam bile!
    Ama o yürekliliği gösteremeyip de bunu sinsice yapmaya çalışanlara, oraya buraya "bityeniği" sokuşturanlara, hep tiksinerek bakmışımdır.
    Bunu hep zayıf bir kişiliğin, zavallı bir ruh halinin yansıması olarak görmüşümdür.
    Oyun maskesiz oynanmalıdır! Çirkinlikleri gizleyen maskelerin indirilmesini de tüm "gerçek aydınlar" görev saymalıdır!
    Ve de Pamuk adlı yazarı, isteyen okumalı, isteyen sevmelidir...
    Ama ne olduğunu, kim olduğunu bilerek! Maskenin arkasındaki gerçek yüzü görerek!..
    A. Taner KIŞLALI
    2 ...
  27. 70.
  28. orhan pamuk,
    yazdıkları için yargılanmamalı,düşünce özgürlüğü diye bir şey var.
    üstüne tebrik edilmeli ermeni soykırımını destekleyerek Türkiyeye kazığını atıp nobelini de almıştır bu şahsiyet.
    Türkiyenin bas bas bağırıp inkar ettiği bir olayı sözde Türk aydını,yazar bozması kabul etsin,bizde sevinelim ödül aldı diye.nobeli alan ilk Türkmüşmüşş,vatanını satıp aldığın nobel neye yarar???
    düşünce özgürlüğü var,ama gücü olana,arkasında ab olana ha bir de hain olana!
    2 ...
  29. 69.
  30. insanların acaba baska siyasi gorusleri olsa, aynı kalem ile yine de nobel kazanır mıydı diye sordukları zat...

    edit: bu entry neden kötü oy alır? düsünüyorum...
    0 ...
  31. 68.
  32. dün bi konuşmasında ermeni soykırımı gerçeğini türkiye'de konuşamıyorum diyerek ne olduğunu, niçin ödül aldığını çabucak özetlemiş yazar kişi..
    2 ...
  33. 67.
  34. ermeni soykırımı vardır deme gaflet dalalet hatta hıyanetinde bulunmuş hiç bir yazar
    1 ...
  35. 66.
  36. 1500 metre yarışını dopingle kazanmış atlet, pardon siyasetçi, pardon yazar.

    "türkiye'de 1 milyon ermeni ve 30 bin kürt öldürüldü" demiş kendisi. Kameraları görünce bu cümleyi söyleyip koşarak uzaklaşmış değildir herhalde. Basının haber değeri olması için kırptığı bölüm bu. cümle "1 milyon ermeni savaş sırasında , 30 bin kürt kökenli pkk üyesi de çatışma sırasında öldü(rüldü) "şeklinde ağızdan çıkmış olsa doğru ama yersiz bir açıklama olur, kimsenin de kafasından dumanlar çıkmazdı. Buradan da anlıyoruz ki; Orhan Pamuk yazdığı gibi konuşamıyor ya da söylediklerinin nerelere varacağını bilmiyor. Açıklaması basında gerisi kırpılmış bir cümleye dönüşüyor, çoğu insan bunun arkasında ve önünde neler dediğini de bilmiyor, eline tutuşturulan bayrağı devretmek için koşuyor. Bu haliyle olay "vurun kahpeye !" havası yaratılıyor böylece tazesinden kazandığı nobel(Alfred Nobel gibi dinamiti bulan, atom bombalarının yolunu açan bir bilim adamının adıyla verilen bir ödül) de bomba etkisi yaratıyor. Çünkü fransa'daki ermenilerle ilgili yasa tasarısının meclisten geçmesiyle aynı zamana denk geliyor. Bizi aralarına almamak için her fırsatta bahane arayan, ipleri elinde tutmak isteyen yönetimler, çinlilerin ve rusların zamanında güzel kızlarını Osmanlı sultanlarıyla evlendirip yönetimde söz sahibi olmak, devleti içten çökertmek için yaptığı gibi, batı dediğimiz çağdaş medeniyetler birliği(!) vücudumuzda bir yara bulduğunda üzerine pisliyor ki yara azsın. Şimdiki yaramız da başlığın sahibidir.

    gazetelerin köşe yazarlarına ya da edebiyat çevresine baktığımız zaman olumlu bir hava esiyor Orhan Pamuk'un bu ödülü almasıyla ilgili. Çünkü onlar sonrasını görmeyi başarıyorlar. Şu an ödülün tamamen siyasi gerekçelerle verildiği şüphesi belki de gerçeği, bir süre sonra edebiyatın kazanmasına neden olacak. Çünkü Dünya'da sadece etiketine bakıp t-shirt alan o kadar kişi var ki; bu kişiler kendi ülkelerinde Orhan Pamuk'un kitaplarının arkasını okurlarken sadece Nobel ödüllü ve Türk olduğunu görecekler ve bu belki de Türk edebiyat'nın diğer yazarları hakkında merak uyandıracak ve böylece bandrollü kitap alan kişi sayısı hiç değilse yurt dışında artacak. Yurt içindeyse " ulan adam bütün türklere bok attı, ondan verdiler ödülü" diyenlerin içinden geçen " Acaba gerçekten iyi bir yazar mıydı da verdiler!?" şüphesi yazarın diğer kitaplarını okumaya da neden olacak. Uzun lafın kısası, başarıya giden her yol mubahtır düşüncesi içindeler.

    Sonuç olarak " bizi istemiyorlar, türkün türkten başka dostu yoktur diyorsanız, hemen le coq sportif t-shirt ünüzü yakmayın, işe ok yerine tamam demekle başlayın, gerisi gelir.
    4 ...
  37. 65.
  38. bahis şirketleri tarafından nobel ödülüne en yakın aday olduğu günler öncesinden belli olan ve neticesinde ödülü almış yazardır. iyi veya kötü yazar olduğu tartışılabilir, ödülü nasıl aldığı tartışalabilir fakat;
    nobel ödülü almış ilk türk olarak tarihe geçeceği kesin olan yazardır.
    1 ...
  39. 64.
  40. nobeli alması şaşırtmamıştır, bekleniyordu.ana dilinde yazan ( elif şafaktan ayrılıyor
    burada) birinin bu denli itibar izafe edilen ( bak burası tartışma götürür)bir ödülü
    kazanması, dünyayı öncelikle o dilde kavrayıp, kendini en özgür o dilde ifade edenler
    için sevinç ve gurur kaynağı olmamalı mı? üstelik uluslararası başarıya bizim kadar
    hasret insanlar için?
    o halde niye sevinç,coşku değil de iç burukluğu hissediyorum? edebi açıdan irdelemeye
    kalkışmayacağım,romanlarını okurken zorlanmış olmam beni bağlar.fakat sormadan edemiyo-
    rum,niye ucuna kadar defalarca gelip te bir türlü alamadı yaşar kemal? yazarlıksa,eh
    kusura bakmasın kimse,aykırılık,resmi ideoloji ile ters düşmekse orada da yaya kalır
    orhan pamuk.az çektirmedik yaşar kemal gökçeye.üstelik dünya bu kadar küçülmemişken,
    arkasında ab,mabe yok iken.fark şurda olmasın sakın,yaşar kemal ülkesine,insanlarına
    tasavvur edilebilecek en büyük karayı çalmaya tenezzül etmemişti bir sayaç edasıyla.
    ya da nazım hikmetten söz açalım.edebi olarak orhan pamuk bir alırsa,nazıma seri olarak
    beş nobeli ardışık versek yeter mi? çektiklerine hiç girmeyelim.
    dün tam da sırası değil miydi,tüm spotlar üzerindeyken,sıcağı sıcağına fransanın ayıbına
    dair bi çift laf etmenin.e oldu mu şimdi,ne demişlerdi pen deki arkadaşların daha dün ?
    o.pamuk is not only a great writer but also a great champion for freedom of expression.
    evet,o.pamuk değil miydi ifade özgürlüğünün kısıtlanmasından müşteki olan?
    tutarlılık,dürüstlük ve içtenlik aydın olmanın olmazsa olmazları,sende bunlar yok orhan
    pamuk,zaten öyle bir derdin de yok.oscarınla,pardon nobelinle mutluluklar sana.
    2 ...
  41. 63.
  42. türkiye standartlarına göre, değerinin anlaşılması için ölmesi gereken sanatçıdır. şüphesiz ki bu bilinç şaşmayacaktır.
    3 ...
  43. 62.
  44. siyasal açıklama yapma hakkına sahip olan yazarımız(her insanın düşüncesini söyleme hakkı vardır)yaptığı açıklamalar ülkemizde kin ve nefret ile karşılansa da aslında düşünüldüğünde bu açıklamaları yapmasının ona bişey kazandırmadığı sadece ''nobel'' kazandırdığı ancak bunun da yazdığı romanlar ve dünya çapında kanıtlanmış 34 dile çevrilmiş eserleri ile yapıldığını da bildiğimize göre kamuoyunda bu kazanılan nobel in yapılan o malum açıklamalar yüzünden verildiği sanılıyor ancak etkisi yok değil tabii ki ama mantıklı düşünürsek bu kadar iyi bir yazarımız ve kazandığı ödül ile her ne kadar sevilmese de bizleri sevindiren kişidir. ne oldu lan bu böle...
    1 ...
  45. 61.
  46. siyasetini miyasetini bilmem kardeşim, adam iyi kurgucu, iyi yazar, iyi edebiyatçı...karşı çıkanlar gerçekten ya hiç bir kitabını okumamış bunun yada edebiyattan anlamıyorlardır. nobel edabiyat ödülü bu, öyle sırf polemik yarattı diye her önüne gelene vermezler.
    *
    * *
    2 ...
  47. 60.
  48. acaba "türkiye 30.000 kürdü, 1 milyon ermeniyi katletmiştir" diye bir demeç vermese, soykırım vardır demese, türklüğe hakaret etmese ; nobeli alır mıydı diye düşündüğüm yazar müsveddesi...
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük