orhan pamuk , nobel ödülüyle, bu ülkenin dilini, kültürünü, edebiyatını, haritadaki yerini bütün dünyaya tanıtmıştır.
anti-orhan pamukçuların itiraz ettikleri, kürt ve ermeni sorununa ilişkin söyledikleri ; işte bu noktada tarihiyle yüzleş-tiril-meyen, tarihi, sınırlar ve hamsiyet üzerinden okuyanların, insan hakları tarihininde var olduğunu bilmedikleri ve anlamadıkları anlaşılıyor.
kampanyaya katılıp, katılmamanız, 1979 lardan beri ödül üstüne ödül alan orhan pamuk ve edebiyat tarihimizin skinde ( tarihi erkekleştirdim, atıl kurt !) olmayacaktır , vereceğiniz eksilerde dahil !
"bir kere türkiye gibi bir yer" demek bile geçmişte ve bugünlerde bu topraklarda yaşayan çok değerli sanatçılarımıza bir hakarettir.
ikincisi herşeyi ödül ceza ikilemi ile değerlendiren bazı arkadaşlarımız, hayatta her güzel şeyin her zaman değerini bulmadığını unutmaktadır..bize nobel vermeseler de dünya çapında kaliteli işler yapan 1000 kişi sayabilirim..
türkiye bu dünyada öğrenci değil avrupa da öğretmen değil.bunları unutmamak gerekiyor..yine de her zaman güdülmeyi "kırmızı" kurdelalarla ödüllendirilmeyi bekleyenlerimiz olacaktır.
Orhan Pamuk belki özgürlükler gözönüne alındığında eleştirileri haketmiyor gibi görünebilir.Ancak neye dayanarak neyi savunduğuna çok dikkat etmeliyiz..ben dünyanın en gözde yönetmeni olabilir birçok ödül alabilirim..Bunun yolu basittir.. Ülkemin aleyhine ne varsa çıkar onun filmini çekerim,beni omuzlarında taşırlar..bu kadar basittir.
Türk Edebiyatı için bir başarıysa bu.. biz ne Orhan Pamuk'u ne de onun başarısını istemiyoruz..
Bizim Aşık Veysel'lerimiz, Mevlana'larımız Yunus Emre'lerimiz vardır..bu bize yeter...
ülkeye küfrederek aldığı nobeli,çok iyi bir halt yemiş gibi gösterme çabasıdır. isterse bütün nobelleri toplasın, bu ülkeye ve bu ülkenin insanlarına yaptığı saygısızlığı affettirmez. neymiş türkiyenin adını duyurmuş. evet harika reklam yaptı'30000kürt ve 1 milyon ermeni katili türkiye'
ulkem insani o kitabin nobel almadigini , alamayacagini gayet iyi biliyor. ve yine ulkem insani o nobelin neden orhan pamuk'a verildigini de gayet iyi biliyor. sahsi kanaatimce medya ne kadar ugrassa da bu sefer basaramaz ve orhan pamuk'u ulkem insanina sevdiremez.
+orhan gel bakalım şöyle yanıma
-söle nickimicinotuzharfgerekiyormus abi.
+bugün okulda neler öğrendin anlat bakalım.
-biz ermenileri soykırmışız ...
+şimdi orhancım söyle bakalım bana ;
sağdaki boşbeleş şekilde alınmış nobel ödülünümü seçiyorsun yoksa kendi emeğinle alınmış ama daha ucuza olan ödülü mü?
+sağdaki ödülü tabi ... ehe ehe
hayır bu adam sadece ermeni soykırımı vardır dedi diye nobel aldı deniliyorsa ben ayakta alkışlarım bunu diyenleri.
lan o zaman niye sadece bu adama verdiler nobel'i?
bundan sonra her ermeni soykırımı vardır diyen, ülkesine bok atana verilsin o zaman nobel.
bu kadar dar bir bakış açısıyla degerlendirmeyin yahu şu olayı.
istanbul'daki kaç tane üniversitenin profesörü ermeni soykırımını savunuyor biliyormusunuz?
onlara ne diye vermedi kimse nobel?
fizikçisine fizik nobeli verselerdi, iktisatçısına bilmemne nobeli.
adamın yazdıgı kitapları roman kategorisine sokmayan usta ayarcılarımız varken şu sözlükte onlara verselerdi sözlük nobeli.
iki kelimeyi yanyana getirmekten aciz bünyelerin kalkıp roman yorumu yapması, onu roman kategorisine sokup bunu çıkarması taşşaklara maruz kalınası bir durumdur.
Toplumca muazzam bir sevinç yaşayacağımız yerde, milliyetçi ve kıskanç refleksleri nedeniyle global bir olayı gölgelemeye kalkıştı kimileri, egemen medyanın desteğiyle. Fransız Meclisinin yasasıyla Pamuk'un başarısı kıyaslanabilir mi ki?
peki bu adam bir bok degildi, roman yazmasını bilmiyordu, kaliteli romancılarımız sikine takmıyordu da neden yaşar kemal bu adamı arayıp tebrik etti? neden orhan bu ödülü haketti dedi? (yaşar kemal'i de tanımayıp yorum yapmak isteyenler için; google'a girip yaşar kemal yazarsanız çıkıyor bir şeyler)
bir 10 yıl sonra kimse fransa'nın çıkardıgı yasadan bahsetmeyecek, 100 yıl sonra bunları torunlarınız sadece tarih kitaplarında hikaye gibi okuyacak, başka hiçbir yerde de bahsedilmeyecek. ama orhan pamuk'un adı sadece türk edebiyatı'na degil dünya edebiyatı'na da yazılmış durumda. bu yüzden yüzlerce yıl sonra da birileri '-lan türkiye diye bir yerden de nobel almışlar' diyecek.
kampanyaya katılan birtakım bireylerin, sevilecek olan kişi için bir araya gelindiğinde, aniden gerçek kişiliklerinin ortaya çıkıp, mevzubahis kişiye linç girişiminde bulunması muhtemel kampanya.
vatanını,milletini satıp nobel alan şahsiyeti sevelim,
bağrımıza basalım kampanyasıdır.
onu,seven sevmiş,
hainliğini ödüllendirmiş;Türk halkı sevmese de olur dediğim durumdur.
herşey bir tarafa yaptığı şeyler ne kadar kötü olursa olsun bize kazandırdığı birşey vardır. o da nobel ödül töreni esnasıda canlı yayında türkçe konuşulmuş bir türkçe ve türklere karşı bir ilgi oluştuğu şüpesizdir.
türkiye'nin aleyhinde konuşmalar yapacak, sözde ermeni soykırımı yasasının kabul edildiği gün ne büyük bir tesadüftür ki nobel edebiyat ödülünü orhan pamuk alacak, sonra basına açıklama yapacak bana karsılama töreni yapılmasın diyeceksin seni kim karsılamaya gelecek ki karsılama töreni hazırlamayın diyeceksin ermeni ve fransız kankilerin gelirse sasırmam bide system of a dowm konser verir senin için kanki kanki takılırsınız.
sevelim bittabi. napti ki adam yahu? yazdiklari ve soyledikleri kufur gibi carpmadi zaten suratlarimiza. carpsa bile ne olacak ki canim, tukuruge yarabbi $ukur demeyi ogrenmeliyiz. beyhude gecti omrumuz bu daly*raklar yuzunden yahu, sevelim onu, onun gibileri.
(bkz: orhan pamuk kakadır) kampanyasından daha az rağbet gösterilecek kampanyadır. orhan pamuk'un sözde ermeni soykırımı hakkındaki söylemlerine gıcık olmuş olabilirsiniz.ama adamın yazdıklarına bok atmak, ne yazıyor ki bu adam demek de saçmalığın daniskasıdır kanımca. sevmeyin tamam da saygı gösterin hiç değilse.
orhan pamuk'u sevmeyebilirsiniz. ülkesi için belki doğru olmayacak, ülkesinin zararına olacak şeyleri savunmuş, doğru kabul etmiş olabilir. fakat; orhan pamuk'a saygı duymalısınız.
Bir düşünce, bilimsel kanıtlarla kanıtlanmamışsa, resmi makamlarda doğruluğu öne sürülmemişse, sizin ülkeniz resmi kayıtlarını açmıyorsa, tarihçilerine incelettirmiyorsa, elbet karşıt düşünceler olabilir. ama, edebi bir figür olarak, dünyanın en iyi yazarlarından biridir, nobel ödülüne de bu yüzden layık görülmüştür.
orhan pamuk'un kitapları, edebiyat bakımından en ağır romanlardan biridir. kullandığı dili anlamak, her kitap okuyucunun ulaşabileceği, başarabileceği bir şey değildir. bu romanların içerisinde, size karşı düşünceleri de belirtmiş olabilir, bu tamamen dayanaksız düşünceler de olabilir. edebi eser, bu kaygılarla incelenemez. edebi eser, suç işleyemez. roman, kurgudur.
o yüzden, bilgi sahibi olmadan, kitaplarını okumadan, birkaç kişinin kışkırtmasıyla, galeyena gelip, dünyanın en prestijli ödüllerinden birini almış birini karalamaya çalışmak, dünyanın en büyük hatalarından biri olacaktır.
evet, orhan pamuk'u sevmeyebilirsiniz, ama ona saygı duymak, ve bu ödülüyle onunla gurur duymak zorundasınız.
Yazdiklariyla sevilmeyen bir yazari, nobel aldi diye sevmeye calismaktir.
Şimdi biz aydın olarak mi sevelim orhan pamuk ? Yoksa bir edebiyatci olarak mi? yoksa kara kaşı ve guzel gozleri icin mi sevelim?
Edebiyatci olarak sevelim deniyorsa konuya edebiyat acisindan bakmakta yarar var:
Olayın edebiyatla ilgisi falan yoktur, zira okunmayan bir yazar oldugu bellidir. Stochkolm'de falan "biz niye bu adama bu odulu verdik tam bilemiyoruz" diye konusulmaktadır. Yahudi lobisi sagolsun orhan kardesimize nobel verdi ama bir de neden vermiş oldukları sorusuna yanıt da bulsalardi iyi olacakti.
Universite yıllarında birazcik modern roman okuma kültürü edinmis birinin orhan pamuk un kitaplarını roman kategorisine sokamayacagi aşikardir. bunu rahmetli ahmet taner kıslalı da azimli yazar yalcin kucuk de defalarca belirtti. KEndisini pazarlayan türk medyasi ve yakin akrabasi olan dogan hizlan dir.
Orhan pamuk bir yazar degil bir proje dir. Yaratilmis bir marka dir. Kendisine verilen odulu pek ciddiye almamak gerekir ki, odulu verenler de zaten itiraf ettiler bu durumu.
Kara kasi güzel yüzü icin sevelin deniyorsa;
Orhan beyin marka oldugunu kabul ettigini soyleyen herkes bu ortadaki kitapların da sanat olmadıgını kabul ediyor.
Ha adam sevimlidir, konusmasi tutuktur ve naiftir, yakisikli da sayilir, düsman olmayalim sevelim seklinde bir tutum varsa ajdari da sevelim derim ben.
Bu arada aydin insandan sozediyorsak;
bilgesu erenus olum orucundaki behic aşci nin basindan bir saniye ayrilmadan onu yasamda tutmaya calisiyor. asıl aydın tavri budur.
Orhan pamuk konusmasinda ülkesindeki ölümlerden sözetmeliydi bir aydın olarak once, ermeni kürt katliamlarından, babasinin bavulundan degil.
