sevmek için bir nedeni olmayan insanların nötr kalmaktansa bir seçenek olarak düşmanlığı seçmesi durumudur, ayrıca sevmemek için bir çok sebep vardır, onları tekrar tekrar yazmaya gerek yok, sokaktaki 3 yaşındaki çocuk bile biliyor artık.
olması gereken şeydir...yanlız kitaplarını okumadan hüküm vermek doğru değildir!önce kitapları okunmalı sonra yakın akrabaları hakkında konuşılmalıdır.
benim adamla alıp veremediğim yoktu ki?? adam kalktı, türkler 1 milyon ermeni, 30000 kürk öldürdü dedi. nobel uğruna ülkesini sattı. aslında nobel uğruna da değil, o da bilmiyordu böyle konuşunca nobel alabileceğini.
aha benim burada düşmanlığım başladı. yolda yanımdan geçse kallavi bir balgam atmazsam suratına namertim. şerefsiz haysiyetsiz adam. yazarmış kendisi, o ancak sex sitelerinin forum köşelerine fantazi yazar. başka bir bok yazamaz.
türkiye'yi kötüleyerek, bir nevi avrupa yalakalığı yaparak nobeli aldı. şimdi alsın o nobeli ....
aslında bu bağlamda konuya bir de şu açıdan bakmak lazım; türkiye o kadar büyük bir devlet ki, onu kötüleyene, o cesareti gösterebilene nobel veriyorlar.
söylediklerinin belki çarpıtılmasından belki yanlış anlaşılmasından belkide yönlendirmeler sonucu oluşmuştur. orhan pamuk hakkında ileri geri konuşan onun vatan haini olduğunu iddia edenler nobel ödülünü bu sayede aldığını söyleyenler eminim ki bu adamın kitaplarından hiçbirini okumamıştır. ben bu adamın söyledikleri doğrudur demiyorum ama nobel ödülü almayıda hakettiğini düşünüyorum. eğer benim sözlerime itimat etmiyosanız * en azından bu adamın bir tane kitabını okumaya tahammül edin. ha hala aynı şeyleri düşünüyorsanız o ayrı kimseye zorla düşüncelerimi kabul ettirecek değilim. ama yok ben önyargılı olmaya devam ediyorum diyeceksiniz*
"orhan pamuk'u beğenmeyebilir, benimsediğiniz edebi kriterler, sahip olduğunuz dünya görüşü açısından yargılıyabilir ve buna uygun sonuçlara varabilirsiniz. ancak, eserleri 45 dilde yayınlanmış, milyonlarca okuyucuya ulaşmış, eserlerinde yeni biçimleri geliştirmiş bir yazara verilen ödülün yazarlık yetenekleriyle ilgisi olmadığını, bütünüyle politik bir seçim olduğunu söyleyemezsiniz. söylediğinizde, kendi çapınızı ortaya koymuş olursunuz; şovenizmin tutsağı oluşunuzu belgelersiniz."
avrupa'da yıllardır ödüller almış bir romancıya "siyasî görüşlerinden ötürü nobel aldı" gibi söylemlerde bulunanların içinde bulunduğu durum. kaldı ki kendisi siyasî değil, tarihî görüşlerini söylemiştir. isviçre'ye, fransa'ya kızıp orhan pamuk'a "vatan haini" demek de oldukça ironik.
her tezin bir antitezinin olması, etkiye tepki verilmesi yani herşeyin karşılıklı olması durumudur.
bu ülkede zorla aydın yaptırılanlar yüzünden gerçek aydınlar değerini yitirmekte ve artık aydın kelimesi de anlamını kaybetmekte. bir insan, bir toplumu -üstelik kendi toplumunu- haksız yere töhmet altında bırakıyorsa, üstüne üstlük bu insana topluma zarar verdiğinden ötürü paye veriliyorsa, bu insana ve bu duruma tepki verilmesi gayet doğaldır.
ha, incil'de açıkça yazıyor, "yanağına tokat atana diğer yanağını uzat" diye. ama bu insanın yaptıklarını sineye çekemediği için bu "düşmanlığa" yakıştırılan kişilerin geneli incil'e ya da vatikan'a değil, islam'a, allah'a ve kendi vicdanlarına hizmet etmeye çalışmaktadırlar.
düşman olmam için öncelikle bir haysiyete bir şerefe bir duruşa sahip olması gereken yazar. kaç kitabını okudun diyenleri * son kitabı hariç bütün kitaplarını okudum ya biz romandan anlamıyoruz ya bu adam yazamıyor. ondan bir peyami safa bir emile zola olmasını beklemek ona haksızlık olduğu gibi bizim için de bir ütopya olur ama hiç değilse bir tuna kiremitçi olabilirdi.
o ne dağ ne de ben bir tavşanım. ben onun bi yerinde değilsem o da benim biryerimde değil.
etki tepki denir buna.
zira nobel için utanmadan ülkesini satan bi insan için sevgi duymak, onun gibi olmaktan farksız olsa gerek.
nu tuhaftır bu düşüncelerde olanlar ise ya liboşlar yada komünist andavallardır.
onlar zaten dünya toz pembe.
ülkeyi işgal etseler iraklı halk gibi alkışlarlar herhalde düşmanlık yapmamak için.
her fırsatta küçük çocuklar gibi ağlar ve babasını *, üvey amcasına * şikayet eder... üvey amca onun gözünde kusursuzdur. bayramda harçlığını eksik etmez.
bir baba hayırsız evlada düşmanlık duyabilir mi? duyamaz...
evlat hayırsızdır, gençtir, cahildir, eninde sonunda farkına varacaktır olayların. üvey amcanın onunla oynadığının farkında değildir.
düşmanlık yoktur. nefret vardır... sebebi her fırsatta ağlayıp, üvey amcasına koşmasıdır ! yalanlar söylemesidir. konu komşuya insanı rezil etmesidir ! bu çocuk büyüyene kadar bu sorun zor çözülür. bu çocuk üvey amcaları tarafından mükafatlandırıldığı sürece atıp tutmaya devam eder. biz aile bireyleri olarak ona düşmanlık beslemeyiz ama yanımızdada görmek istemeyiz.
bu ülkede doğruları konuşanlar değil, yalan üzerinden prim yapanlar adam sayıldığından dolayı, bu yazar kişisinin uydurma söylemlerine karşı çıkanlara yapıştırılan durum.
neymiş? düşmanlık duyuyormuşuz.
aslında yanılıyorsunuz, düşmanlık bile duymuyoruz.
ülkemizi karanlığa sürekleyen aydın! kişilerden bir tanesi. nobel ışığı aydınlatsın kendisini. yeterki gölgelik etmesin tarihimizde.
