insanı isyana götüren saçmalıklardan bir örnek. ulan ankara'da amele evi var be. küçümsemek için söylemiyorum, ama güvenlik açısından her zaman sizden benden daha riskte insanlar için sosyal tesis olması nerenize battı ibneler! bu memlekette devlet su işleri evi var, karayolları evi var be! sktirin gidin asker düşmanları. bu kadar da basitleşmeyin. ananızın donunu açın lan tartışmaya mahrem deşmeyi seviyorsanız.
orduevi nin gereksiz olduğunu söyleyip bunu "fakir vatandaşın bu kadar çok olduğu ülkede orduevleri lükstür" gibi bir sebebe yükleyenler nedense şunları göremezler; sembolik bir ücretle oturulan dubleks tmbb konutlarını, lüks polis evlerini, ihtişam dolu kit misafirhanelerini, neredeyse bedava sayılabilecek ücretle hizmet veren buna karşın oldukça lüks olan meclis lokantasını, müsteşarlıkların lüks odalarını, başbakan ın sürekli yeni uçak almasını, bakanların değeri 80,000 euro yu bulan süper lüks makam otomobillerini, başbakan, bakan veya akp li belediye başkanlarının çocuklarının lüks saray düğünlerini vsvs.
ekonomi yönetimi iktidarların, siyasi idarenin elindedir, başarısız ekonominin cezasını vatandaş çeker ve fakirleşir, dolayısıyla bu fakirliğin nedeni siyasi iktidarlardır, ordu değil!
ha hem ekonomiyi iyi yönetemeyip, hem halkı fakirliğe mahkum edenlerin lüks düğünlerinin, savarovski taş dolu yaşamalarının, gemiciklerinin, görgüsüzce yaptıkları harcamalarının dikkate alınmaması manidardır!
edit: unutmadan, halk fakir deyip ordu harcamalarına saldırmak yerine halkı fakirleştirenlerden hesabını sor, halkı kimin fakirleştirdiğini bulmak zor olmasa gerek; (bkz: hükümet ve ekonomi bakanlığı)
vergilerinin doğuda elektrik, su, vergi ödemeyip, yeşil kartlarla ilaçlar alıp derelere dökenlere değilde bir tek ordu evlerine gittiğini düşünenlerin yaptığı bir tespit.
Bir düşünün bakalım orduya yapılan gereksiz saldırılar sonucunda,bıkmadan zor şartlar altında eğitim almış bir çok subay ve astsubay dışarıda ev bulabiliyor mu ki orduevi gereksiz olsun 8 yılı memur maaşıyla okuyup 9 yılıda eğitimle geçiren bir askeri personel ve yakınları için orduevi gereksizse bu Türkiye Cumhuriyeti boşuna kurulmuştur.
çok gereklidir aslında. mesela ben, kendimi ayrı bir zümrenin parçası olarak görüyorum. sivil bir bakkaldan bile alışveriş yapmam. ne muhatap olacağım o fakirlerle? lojmanımda bedavaya oturuyorum, hatta bazı zamanlar bana lojmanda kaldığım için para bile veriyorlar. "al koçum, bu enayi halkın parasını yemek gibisi yok. sen de faydalan bu değirmenin suyundan" diyorlar. hayat o kadar kolay ki, evimde asker hizmetçiler var. birisi yemekleri yapıyor, birisi çamaşırları yıkıyor, birisi bulaşıkları yıkıyor, birisi masaj yapıyor, birisi de arabamı kullanıyor. ha bu arada yeri gelmişken söyleyeyim, araba da devletten. focus c-max'ı verdim geçen gün bi astsubaya, ertesi gün s-max geldi, o derece.
her akşam yemeğimi orduevinde yiyorum, dışarıdan geçen sivillerin garip bakışları altında. niye bakıyorlar ki bana acayip acayip? yemekten sonra hep beraber bara çıkıp bedava içkilerimizi yudumuyoruz arkadaşlarla. hatun desen zaten en güzeli bizde. yemeğin en güzelini biz yiyoruz, içkinin en sertini biz içiyoruz, şehrin en güzel yerinde biz oturuyoruz, kadının en güzeliyle biz sevişiyoruz. ve tüm bunların en güzel tarafı ne biliyor musunuz? bunların üstüne bir de onbinlerce lira maaş alıyoruz. maaş denemez aslında bizimkisine, maaşı fakir memurlar alır. biz hesabımıza yatan parayı çekip kullanıyoruz sadece.
doğu mu dedi birisi? orada da çok rahatız be dostlar. çatışmaya askerleri gönderip orduevinde pişti, batak atıyoruz. arada monopoly falan getiriyorlar onunla vakit öldürüyoruz işte. sonra askerler geliyor, onlara da konserve bamya falan veriyoruz işte, midelerine bişeyler girsin diye.
ya ya.. gördüğünüz gibi hayat bizim için çok güzel.
bu arada unutmadan; rtük üyeleri de 4000 tl kira yardımı alıyormuş. bak şimdi alındım ama, bizim ne eksiğimiz var onlardan? hemen telefon açıyorum ilker paşama!!!
kimisine göre gereksiz gelmektedir. ama bu gereksiz gelen kesime bir de şunu sormak gerekir; polisevleri, öğretmenevleri, herhangi bir devlet kurumunun lokalleri hakkında neler düşünüyorsun?
kesinlikle hepsine bir bahane bulurlar, orduevleri hariç..
tamam güzelim, sen istedin diye yarından itibaren kapatıcam hepsini. ama bana yarın hatırlat.
gereksizlik haset bir kavramdır. sevmeyen biri olabilirsiniz, ama kimileri için gereklidir. maddi durumu olmadığı için orduevinde düğün yapmak zorunda olanlar da vardır. sonuçta bu dolaylı bir iyiliktir, hasetleşmeye gerek yoktur her zaman.
olmayan gereksizliktir. bir kaç rezil yüzünden ordunun tümünü darbeci var diye yargılamak gibidir. o adamlar ölmek seçenek olmak üzere bir hayat seçiyorlar, bırakın bari barış zamanı rahat rahat yaşayabilsinler.***
"türkiye'de bu kadar çok aç, yoksul, işsiz varken emekli olmuş, vefat etmiş, istifa etmiş emniyet/meb mensubunun kendisi, karısı, kardeşi, annesi, babası, oğlu, kızı, oğlunun evlendiği bayan, kızının evlendiği erkek gibi bir yığın zat'ın faydalandığı; neredeyse bedavaya yemek yenilen, içilen, eğlenileni vakit geçirilen ve bu insanların yüzsüzce gidebildiği; cebimizden çıkan vergiler ile insanların şen kahkaha atıp düğün, sünnet gibi eğlenceler düzenliyebildiği gereksiz ev adındaki lüks polisevi/öğretmenevi"
gibi örnekleri çoğaltılabilirken adında sırf ordu var diye birilerinin bir tarafına battığını gösterir tespit!
türkiye'de bu kadar çok aç, yoksul, işsiz varken emekli olmuş, vefat etmiş, istifa etmiş ordu mensubunun kendisi, karısı, kardeşi, annesi, babası, oğlu, kızı, oğlunun evlendiği bayan, kızının evlendiği erkek gibi bir yığın zat'ın faydalandığı; neredeyse bedavaya yemek yenilen, içilen, eğlenileni vakit geçirilen ve bu insanların yüzsüzce gidebildiği; cebimizden çıkan vergiler ile insanların şen kahkaha atıp düğün, sünnet gibi eğlenceler düzenliyebildiği gereksiz ev adındaki lüks ordu oteli.