iskender Pala ve benzerleridir. 28 şubat sürecinde 1500'den fazla subay - assubay ordudan atılmıştır. 80 sonrası dönemde daha çok "irtica"dan dolayı atılmalar mevcut olmakla beraber 80 öncesi "solculuktan" atılmalar daha fazlaymış. Bir de unutmadan iki şey eklemek istiyorum:
1. Nazım hikmet de ordudan atılmış bir subaydır.
2. Mevcut kanunlara göre ordudan atılanların yargıya başvurma imkanı yoktur. idari bir kararın yargıya kapalı olduğu tek örnek budur. (12 Eylül Referandumundan evet oyu çıkarsa bu değişecek)
sadık güray balatekin de 21 takdirnamesi ile başarılı bir subay ve eşi kapalı diye ordudan atıyorlar. hatta eşi gata da kanser tedavisi görürken bu olay vukuu bulduğu için sosyal imkanlarında elinden alınması ile eşi gatadan çıkarılıyor. yaralı teröriste bile şefkat elini uzatan bir ordunun, subay eşine yapılan bu zulmu, acaba çanakkale geçildi mi sorusunu akıllarımıza getiriyor.
çok yakın zamanda tsk içerisinde ki cemaat yapılanmasını temizlemek için statükocu paşalar ve hükümetin el ele vererek gerçekleştirecekleri operasyonlar sonucu, birçok genç mensubun taşıyacağı " yeni ünvan" olacaktır.