son reyhanlı saldırısından sonra akla gelen sorudur.
tamam darbeyle bir on yıl daha geriye gidebiliriz ama kp devam ederse suriye'yle savaşa girip şöyle bir 200 milyon yıl falan geriye gidebilme ihtimalimiz var. sadece yaşam standartı olarak da değil biyolojik olarak geriye gidebiliriz. ehe ehe!
temennim akp eline yüzüne bulaştırıp her şeyi berbat etmeden evvel ordunun yönetime el koyması ve olağanüstü duruma bir son verilmesi. bundan ötesi ya ölüm ya da ölümden de beteri zira.
yapabileceğin tek şey darbe yada isyanken onuda bir başkasının senin yerine yapmasını istiyorsun.
Halkın koyunluğundan bıkkın yazarın ordunun darbesini istediği söylem.
hangi ordu ile yapılacak bu darbe diye sormak isterim. ordu mu var la. haa hükümet uşağı kurmay başkanlarından bahsediyorsan onlar bir taraf yalamakla meşgul. başka bahara canım. o eski komutanlar yok malesef.
ordunun işinin darbe yapmak olduğunu sananların sorusudur. yaz peçeteye gönder, istediğin zaman darbe yapsın. olur.
bu ülkenin yönetim biçimi cumhuriyettir ve her cumhuriyet yönetiminde olduğu gibi de iktidarı halk seçer, belli bir kişi veya zümre seçmez. darbe isteyenlerin atatürkçülükle hiçbir alakası olmadığı buradan bellidir.
türkiye de muhalefetin ne durumda olduğunu gösteren çağrı.
Ulen gerizekalı madem adamların uyguladığı politikadan siyasetten memnun değilsin, git çözüm üret, bunları bunları yaparsak daha faydalı olur de. Hükümet yanlış yapıyor de.
Yok bunları yapmak zor geliyor beyefendilere. Illa biri karıyı domaltıp gel sik diyecek, bunlar da sikecek. Oldu paşam.
Türkiye klavye başından, mikrofonlardan kurtarılmıyor ne yazık ki.
Orduya ne gerek var halk azıcık koyunlugu biraksa isyan etse kitleler halinde ayaklansa zaten gerisi gelir ama en önemlisi bunları oynadıgi senaryodan yani dinden vurmak lazım halk bilinçlense ne güzel olur.
son olaylardan sonra zihinlerde yeniden oluşan soru.
gittiğimiz süreç bölünme ve yok olma sürecidir, sayın cem toker'in çözüm süreci hakkında düşüncelerini okursanız geleceğe dair bir öngörüde bulunabilirsiniz.
tabii ki hepimiz ingiltere demokrasisini isteriz, yüksek standartlı hayatı hepimiz isteriz ancak gençler içinde bulunduğumuz bu süreçte türkiye'ye oyunlar oynanmaktadır bu ortamda demokrasi işleyemez. zaten seçimleri kazananların demokrasiyi iplemediğini hepimiz biliyoruz zira demokrasiyi halk korur ama halkımızda ne grev ne de protesto alışkanlığı vardır?
genciyle yaşlısıyla politikadan nefret eden azcık bir politik olanların ise cahil olduğunu biliyoruz, oynanan oyunların farkına varamıyorlar. öyle bir noktadayız ki herkese yaranmaya çalışıyoruz ama kendimizi düşünmüyoruz. neden ama bizler bu toprakların insanları çok mu değersiz?
neyse vergi üstüne vergi koyan bu iktidar döneminde en ufak bir protesto dahi olmamışken devletin bekaası için kimsenin kılını kıpırdatacağını sanmıyorum.
benimkisi bir milli şuur uyandırma girişimidir. benim sözlerimle ordu darbe yapacaksa buyursun yapsın ama bir generalin dediği gibi keşke bir çoban olsaydım da bu aciz durumlara düşmeseydim. ama bir gün yeniden kutlu zaferlerin altına imzamızı atacağız.
belki bir gün ihracatımız ithalatımızın 5 katı olacak belki bir gün ingiltere olgunluğunda olacak demokrasimiz belki bir gün üretimin değerini anlayacağız...
darbe falan yok. cumhuriyet çocuklarıyız biz. yönetim şeklimiz belli.bunu beğenmiyorsak seçeriz başkasını.
olur biter.
ha derseniz ki bu halk çok salak öldürelim hepsini, o başka.
Darbeye karşıyım fakat iktidarın seçim yoluyla degismesinin imkansız olduğunu son seçim gösterdi. 25 milyon kişinin mevcut yönetimi istemediği bir durumda ordu böyle bir işe kalkisirsa dirençle karsilasmayabilir. Ümit özdağ gibi biri de desteklerse ittihatçıların yaptığını yapabilirler. Maalesef bizim gibi demokrasinin göstermelik olduğu ülkelerde böyle durumlar yaşanıyor çünkü yüzde 51 yüzde 49u yok sayıyor. Üstelik bu yüzde 51 ülkenin cahil ve fakir kesimi.
Cevabı hayır olacak sorudur. Asker ne zaman darbe yaparsa ülke taş devrine dönüyor. Milletin iradesine saygı duyulması gerekir. Çoğunluk ne derse o. Demokrasi bunu gerektirir. Net.
