oyniyanlar (aynen böyle):
osman alyanak: oralet osman
suna pekuysal: evin hanimi (senaryoda suna olarak geçecek)
ali cagaloglu: ali
adini bilmedigim kadin: alinin karisi
osman: ooh bi gözel doyduk. indi gelsin oraletler! maçta bizimkler hele bi yensin peheey o zaman katmerli kadayif keyfi..
çocuk 1: annee bana da soguk oralet.
osman: töbe töbe, bari oraletinizi kendiniz yapin. bu hadder kolay biseyi ille ananizdan istemeyin. bi kasik oralet koyacaksin bi bardak suya alt tarafi, garistirdin mi tamam. ulan be..
-zirrrrr-
suna: kiz kos kapiyi aç. hosgeldiniiz.
ali: selamin aleyküm yenge.
suna: hosgeldiniz efendim.
alinin karisi: hosbulduk canim.
suna: hosgeldin kardesimmm.
[salon]
ali: ooo osman aga.
osman: hosgelmissiniz.
ali: geçmisin yine tivinin karsisina, maç heyecaniyla ver ediyon oraleti.
osman: he ya.
ali: bu maçi sana bi basina seyrettirir miyim saniyosun.
osman: dur heleee, önce su oraletlerimizi bi içelim, çoluk çocuk bi sakinleselim.
[mutfak]
suna: su oralet sagolsun kardes, çok isimi hafifletti çook. kahve pisirmek bir dert misafire, sen de biliyorsun senin de basinda kardesim. allah eksikliklerini göstermesin yani herkes bir tamam içmiyor ki.. sekerlisi, az sekerlisi, sadesi, köpüklüsü, kaynamis seveni, aaa ugras dur ocagin basinda. hep tivi dizilerini kaçiriyordum bu yüzden hihihih hadi buyur.
[salon]
suna: buyrun.
ali: himmh oralet.
osman: -hürrrp- valla alicim su oralet icat olali çok faydasini gördüm. ee yas gelmis kemale, öyle gayfe falan içtim mi çarpinti yapiyor, çay desen uyku muyku birakmiyor. ee biz erkenciyiz, sonra bütün gün perisanlik. amma su oraleti içiyom ya -hürrp- geçiyom da tivinin karsisina, allah seni inandirsin güne bakis'la gidiveriyorum uykuya. tansiyon oynatmiyor, sinir yapmiyor, -sniff- miss gibi portakal. içi ferahliyor insanin. sonra bilirsin beni, adimiz oralet osmana çikmis çevremde. ben iste de oralet, gayfede de oralet, müsteri gelmis oralet, misafir gelmis oralet, vir ediyom oraleti..
ali: ooh.
[mutfak]
suna: ya çay desen o da baska bir dert. ya dem biter ya suyu. dalip gitsen olur kapkara bi su. su oralet çok kurtardi dogrusu. hem misafirinle doya doya konusuyorsun, tivi seyredecegin zaman da rahat rahat seyrediyorsun, neyi o eski telasim kardesim. hadi iç -hürrrp- bak geçen gün ne yaptim dinle.
alinin karisi: ne?
suna: muhallebi yaparkene azicik da oralet kattim içine, mis gibi portakalli oldu..
alinin karisi: sahi?
suna: tabiii. çocuklar kasiklayip bayildilar, oraletli muhallebi diye tutturuyorlar artik yaa. bizim osman aga agzina muhallebi koymaz ki ne, sildi süpürdü çanagi, bi de takildi bana 'kadin kadiiin, su oralet yüzünden bu yastan sonra muhallebi çocugu oldum' diye hah hah hah.
alinin karisi: su oralet gerçekten bir eve çok lazim, hasibleler hamur islerine de oralet katiyorlar.
suna: aa aaa..
alinin karisi: çok marifetli bisey su oralet kizim, sankim hayirli gelin mübarek hah hah hah.
[salon]
ali: biliyo musun osman aga, valla senin sayende hekesin mutfagina isligne girdi bu oralet canim.
osman: -hürrrrp-
ali: hem çocuklara da faydali. nedir öyle bi takim renkli renkli fisfis tozlar var ama sagliga zararli midir yarali midir bilinmez. ben votkama da katiyorum, mis gibi portakalli votka oluyor. içimi de bir keyifli sorma. oralet baska canim. bir takim renkli sular, renkli tozlar var ama oralet hemen belli oluyor.
çocuk 2: -hürrrrp-
tv: -...bekliyor üstüne gelsin diye, üstüne gelmesini beklerken yanindan veriverdi pasi....-
osman: haa bak bunu eyi söyledin. bu oraletin bi benzesini yapmaya çalisiyorlar ama nafile, yapamaz, dutturamazlar. bunun fabrikasi bu isin en birinci yeri. -sniff- mis gibi portakal, hemi de cevitamini. simdi yeni bi laf bulmuslar, 'kolay portakal' diyorlar oralete. yani bi laf da bu hadder cuk oturur. kolay portakal..
tv: -...yuvarladi ve gooool!!!-
çocuk 2: goooool!!
osman: ohh be.. oralete daldik golü kaçirdik. neyse hayiflanma inci re mi goyuyorlar te mi goyurorlar tivinin bi ucuna, aynen bi daha gösteriyorlar. heeey haniim! sen de bize birer te oralet yap, yani türkçesi tazele. ne dersin yigenim ali, bu oralete bütün goller feda ossun.
ali: dogru.
[outro]
osman (kameraya bakarak): sevgili seyirciler sözüm size. size de ögütlerim oraleti. evinizde, isinizde, gayfenizde oralet. amaaa bu oralet. iste kavanozu, iste etiketi, iste yazisi. yazin da oralet, kisin da oralet.
dis ses: c vitaminli, portakal özlü oralet. oralet. kolayy portakal.
tanrım bu nasıl bir reklam dememe sebep olmuş bir şaheser. bir insan her ota boka oralet derse ortaya ne çıkacağını su yüzüne çıkaran nostaljik reklam.
birkaç yıl önce gülse birsel in sunduğu g. a . g adlı programında gösterildiğinde çok yoğun talep görüp her programın sonunda yayınlanan efsanevi oralet reklamıdır.
oraletin reklamının hiç susmayan baş kahramanı. osman alyanak ın canlandırdığı tiplemede suna pekuysal la beraber eve gelen misafirlerine amway üyesi gibi oraleti öve öve öküz etmişler misafirlerin gelip geleceğine pişman olmalarına vesile olmuşlardır. hatta gece yayınlanan tanıtım reklamlarına taş çıkarırcasına oraletin alternatif kullanım alanları olabileceğini efendime söliyim böyle hamura neyim katılabileceğini suna teyzemiz küp dolusu altın bulmuş gibi sevindirik bir şekilde anlatmış manyaklığın adını osman abimizle beraber altın harflerle tarihe işlemişlerdir. oraletten soğuttunuz lan!!!
Filmde oynayanlardan eve gelen karı koca'yı canlandıran oyunculardan;
Koca: Mahallenin Muhtarları'ında ve iki aile dizilerinde oynayan kişi
Karısı: Polat Alemdar'ın annesi Nazife ana dır.
(bkz: serpil tamur)
dakika başına 37 oralet kelimesiyle bilinç altımıza kazıdıkları reklamdır. ev kadınlarının oralet üzerinden yürüttükleri dedikodular ise görülmeye değerdir.
çocukluğuma dair haddinden fazla imge hatırlasam da, kayıtlarımda oralet osman' ın esamesi okunmuyor kuzum.
meğer o denli yaşlı değilmişim!
osman alyanak' gibi mütevazı rollerin adamı, orta direk ailelerin içeceğinin reklamında bilinçli mi oynatıldı bilinmez o dönem için mamafih rahmetliyi de buradan anmış olalım.
