insanoğlunun mayasında var bu enayilik
.
En kaliteli kadını elinin tersiyle itip, bi bayır gülünün peşinden koşan erkekler mi dersin...
Yoksa çocuğuna baba, ömrüne eş olacak, ömrü boyunca huzur vaat eden adamları bırakıp zibidinin tekine gönül veren kadılar mı dersin bilemedim...
Çok sevende şikayetçi, çok sevilende.
Sahi ne istiyoruz biz?
görmek zorunda olmayan kız. çok seven karşılık bekliyorsa çıkarcıdır. kimse kimseyi sevmek zorunda değil. çok sevmek hele de karşılığı yoksa marifet hiç değil. bırakın şu aşırı duygusallığı.
bugün beni çok seven yarın başkasını da çok sever. valla daha kimsede şaşmadım. şaşırtmıyorlar da. çevremde de görüyorum. sevmeyi basit bir şey mi sanıyorsunuz ? bıkıp gidiyorlar. Seven insan bıkar mı ? evet bıkar başkasını seveceğinde bıkar tabii. kendi kendimi severim daha iyi.
acayip acayip insanlar, işler. kızın tercihi doğrudur ya da yanlıştır çok ayrı bi tartışmadır. ama benim bu konudaki fikrim nettir: yazılı olmayan haksızlıklardan biri. bazı şeylerin kuralı, kitabı, müktesebatı yoktur. sadece buralara yazarsın. insanlar okurlar. gözlerine sağlık. onun ise kocaman kapkara eşşek gözleri vardı ama yüreği kördü. daha da bir şey demiyorum.
bünyede büyük kırgınlıklar ve kızgınlıklar yaratır. hayata bak lan. birini çok başka, çok ayrı, çok uzun seviyorsun o senin bu gerçeğini sürekli inkar ediyor, görmezden geliyor. ne gideceği yere götürüyor ne seninle geliyor. bir sürü hayal kırıklığı, suskunluk, umutsuzluk, acımasızlık bırakıyor avuçlarına. kızıyorsun çok ama çok. diline milyonlarca ağır söz doluyor, olan dudağına oluyor. çatlıyor, kanıyor, tahriş oluyor. tıpkı yüreğin gibi. neden böyle yapar? niçin ufacık bi gayreti olmaz senin bu meftun haline. anlamazsın. durmadan kızarsın, kırılırsın kendi kendine haberi olmaz hanım efendinin. nasıl bir gamsızlık, umarsızlıktadır akıl sır erdiremezsin! üstelik yaşadığın dejavu hep birbirine benzer. seversin sevdiğin kız seni görmek istemez, parmak kaldırırsın hoca söz vermez, çalışırsın emeğini yok sayarlar. hep böyle büyümedik mi? çok da yadırgamıyorum ama onu. bizim gerçeğimizi, sevgimizi, emeğimizi görmek istemeyen hastalıklı bir toplumun yarattığı bir özne değil mi zaten. kaç yıl olmuş, kaç yaşına gelmişim hala değişmeyen acı gerçekler bunlar. sonra isyanlar oluşuyor içinde bu körlüklere. hayata bak lan! sahilde yürürken denize bakmayan bir kızdan neler görmesini beklemişiz. hayata bak işte bakabiliyorsan!