Gri bir başörtüsü vardı zarif başında. Sanırım giydiği üstlük de beyaza çalan bir renkteydi. Hiç düşünemezdim bu kıza bir takım duygular besleyeceğimi. Hiç ama hiç. Bir gün onun ellerinden tutmak ve ona sarılmak. neticesinde Dünyaya sarılır gibi hissetmek. Kainata sarılır gibi... Anne rahminden sonraki en güvenilir sığınakta hissetmek kendini. Bir şükretmek Allah' a yaşattığı için kuluna cenneti. Onun kokusu çiçek bahçeleri gibi, kollarının tesirini hisseden kişi cennet bahçelerinde susuzluğunu gideren bahçe sakini gibidir.
(bkz: vuslatı beklemek)
kıyafetlere çok dikkat etmem, etsem de aklımda kalmaz. ama yamulmuyorsam siyah beyaz çizgili bir tişört, siyah kot pantolon ve siyah bot (?) vardı. gözlüklüydü. elinde de resim fırçası tutuyordu, yerim.