Onsuz yaşamayı düşünemediğin birisine, nasıl veda edebilirsin? Hoşçakal demedim. Hiçbir şey demedim. Sadece yürüyüp gittim. O gecenin sonunda, karşıdan karşıya geçmek için en uzun yolu seçtim. (bkz: my blueberry nights)
kişi için dünyanın sonunun geldiğine işaret eden eylemdir. o saatten sonra yaşadığı hayatın bir anlamı yoktur. akla bile gelince gözden yaş getiren durumdur. oğlum yapmayın lan.
aptalliktir.
hayati zorlastirmaktan otesi degildir.
kiskan, kavga et, bagir, cagir. veda etmek yenilgiyi kabullenmektir. kal ve savas.
senin olmasini istiyorsan baskalarina birakma.
veda mi ettin? ozleyince ara. pisman oldugunu soyle.
hayat zor degil. valla degil.
hep kurallara planlara kesin çizgilere bağlı yaşamak istedin.. bense anlık yaşıyordum, hiç bir şeyi planlamadan öylece hayatta savrulup gidiyordum.. tuttun beni aldın kollarına hayatımı düzene soktun.. çok zorladım seni farkındaydım. ama ben böyleyim. şimdi senin de gücün bitti görüyorum. seni severek sana veda ediyorum.. elveda cennet bahçem..
ne onsuz yaşayamacağın, ne yaşayabileceğin, ne çok değer verdiğin, ne hayatının merkezinde olan bir tek kişi.... bu uzar da gider ama,
bütün vedalar sarsıcıdır.. vedanın iyisi, güzeli bile olmaz.
yaşadıkların, anılar, senin anlam yüklediğin tonlarca şey bir de.. hepsi de gelip insanın kalbinin üstüne baskı yapar.
ağlayasın gelir, bütün duygular ve yaşananlar gözlerine baskı yapar aşırı derecede bir kuvvet ve güçle, su olup gözlerden akıp gitmek ve kurtulmak için. en kötüsü de, bazen ne buna gözler ne de kalp izin verir.
Vakit tamam!.. seni terk ediyorum
O bütün alışkanlıklardan
Ve bütün sıradanlıklardan öteye
Yorumsuz bir hayatı seçiyorum
Doyamadım inan
Kanamadım sevgiye
Korkulu geceleri sayar gibi
Deprem gecesinde bir yıldız
Birdenbire kayar gibi;
Ellerim kurtulacak ellerinden
Bir kuru dal, ağacından
Çatırdayıp kopar gibi
Aşksa bitti
Gülse, hiç dermedik
Bul kendini kuytularda, hadi dal
Seninle bir bütün olabilirdik
Hoşça kal gözümün nuru
Hoşça kal
Vakit tamam!.. seni terk ediyorum
Bu, kırık ve incecik
Bir veda havasıdır
Tutuşan ellerimden
Parmak uçlarına değen sıcaklık
incinen bir hayatın yarasıdır
Kalacak tüm izlerin hayatımda
Gözümden bir damla yaş
Sızlayıp resmine aktığında;
Bir yer bulabilsem keşke
Bir yer, seni hatırlatmayan;
Kan tarlası gelincik şafağında
Ölümse, korktun
Savaşsa, hep kaçtın
Vur kendini kuşkularda, hadi al
Sen bir suydun oysa
Sen bir ilaçtın
Hoşça kal canımın içi
Hoşça kal..