genele bir türlü uyamamaktır.
pembe 'tişört' giyememek, tarkan dinleyememek, sezen aksu sevememek, elif şafak'a ya da orhan pamuk'a iyi yazar diyememek, terör örgütlerinin 'savaş'larını haklı bulamamak, incir reçelinden nefret etmek, yanlış ve yavşak bir biçimde konuşamamak, 'öylesine' bir sevgiliyle takılamamak, 'karı-kız' muhabbeti yapamamak, modaya uyamamak, haksızlıkları sindirememek, uyuyamamak, umursayamamak, bir türlü mutlu olamamak, düşünmekten bir türlü vazgeçememek, işte onlardan olamamak...
yanlış anlamayın sakın. kızmıyorum onlara, sadece kıskanıyorum. çünkü mutlu olamıyorum.
ama onlar gibi olamam asla... çünkü aşk bu kadar basit olmamalı, sevgi bu kadar yerin dibinde. erkeklik kız tavlamak, hanımefendilik ise ne kadar erkekle çıktığında olmamalı diyorum. çünkü dertli olmak ergenlik değil, susmak yol değil, dünya haklı değil.
çünkü açlık var, intihar var, savaş var, gerçek sanat yerin dibinde, tayyip haklı değil, konu futbol değil, nihat doğan hiç değil. çünkü dün bir sokak köpeğine araba çarptı öldü.
çünkü aşık veysel var, yunus emre var, mevlana var, orhan veli var, bedri rahmi var, pir sultan abdal var, kul ahmed var, eflatun var, turgut uyar var, geceler var gündüzlerden uzun... çünkü allah var.
mutlu yaşamak kolay. mutsuz yaşamayı becerebilmektir insan olmak.
anıtkabiri gezerken hissedilen duygu. atatürk'ün kendi kişisel kütüphanesini gördükten sonra, almanca ve fransızcayı ana dili gibi konuşup anladığını öğrendikten sonra, neden olamadığımı-zı- anladım. internet, televizyon, saçma sapan chat muhabbetleri, hayatımızı meşgul eden o kadar çok şey var ki, biz -sözde- zaman bulamıyoruz asıl yapmamız gereken şeylere. yüzlerce fırın ekmek yememiz lazım sanırım onlardan olabilmek için...
teoman'ın rapsodi istanbulşarkısında bahsettiğidir;
etrafına bak; onlardan olma sakın,
yola koyul küçük küçük, git buralardan.
netice itibariyle onlardan olamayanlar ya da tercih sebebiyle onlardan olmayanlar muhakkak giderler; gitmek isterler. gidemediklerinde onlarla birlikte yaşamak zorundadırlar; zordur, boğar, siker atar insanı.