can sıkıntısından yemekteyize saran yazar. pazartesi okuldan erken gelir, açar televizyonu, esra ceyhan yok, bez bebek yok, selena desen kim bilir ne alemde aşifte...
#4438912
kasıtlı olarak ekümenik kelimesinı kullanarak dikkat çekmeye çalışan yazar*.
ekümenliğin ruhaniyetle sınırlı olmadığını bilmesek kişisel haklardan dem vurup kandırabilirdi de, hiç kusura bakmasın ben hala türkiye'deki dini ve etnik azınlıkların atina'daki türklerden çok daha iyi durumda olduklarını her yerde savunabilirim.
dünyadaki tüm ortodoks hristiyanlar istanbul rum patrikhanesini ekümenik olarak tanımlarken, haklı olarak bunu savunacak yazardır.
ekümeniklik ruhaniyetle sınırlıdır. ortodoks teolojisinden bihaber insanların katolik hristiyanlık üzerinden komplo teorileri üretmeye çalışması anlamsızdır.
kimseyi kandırmıyorum, haşa. gerçeği söylüyorum. müslümanın dediğiyle olmuyor bu işler, malesef tüm kiliseler istanbul patrikhanesini bu şekilde tanımlıyor. sen bu tanımı bozabilecek güçte ve yetkide değilsin, o bizi ilgilendiren bir mevzudur. ben senin fethullah gülen hocaefendi hazretlerine karışıyor muyum? diyanet işleri başkanının sıfatı, yetkileri hakkında konuşmak bir hristiyana mı kalmıştır? kaldı ki mevzu bu kadar basit değil. islamiyet'in din adamı kavramı ile hristiyanlığın ruhbanlık anlayışı birbirinden epey farklıdır.
türkiye'deki azınlıklarla konunun bir ilgisi yok, türkiye'de de yunanistan'da da azınlıkların belli hakları verilmiyor. konu ekümeniklik. ve kabul edin veya etmeyin, bu böyle. istanbul patrikhanesi ortodoks kiliseler arasında birincil kilisedir.
"bir ırk/halk toplu olarak mükemmel veya kötü olamaz."
bu cümleyi kuran ve sözlükte birkaç entrysinde ermeniler aleyhine konuştuğu göz önüne alınırsa ne milliyetçilik gibi hastalıklı bir düşünceyle, ne de kendi ırkının mükemmeliyetiyle ilgili bir şey ima etmediği ortada olan yazardır. benim için ortada en azından.
türklerle bir arada yaşıyorum. gayet de mutluyum. ancak ırkçısını sevmiyorum, bunu dile getirdiğim için, çeşitli haksızlıkları dillendirdiğim için ermeni milliyetçisi olacaksam da mühim değil.
yalan mıdır kardeşim? 6-7 eylül'de bir grup gözü dönmüş insan ermenilerin, rumların evini, dükkanını basmadı mı? aya triada kilisesini ateşe vermediler mi? yalan mı? ben "türklerin hepsi bunu destekledi, hepsi iğrenç ıyy" mı demişim?
asala militanı ile bunu yapan ve destekleyen arasında bir fark görmüyorum. çünkü sorun türkler veya ermeniler değil, ırkçılar. sen lafı istediğin gibi anlayabilirsin, değer vermediğim insanların hakkımda söylediklerini iplemiyorum, sadece saygı duyuyorum, gülüyorum.
edit: hocalı ve karabağ katliamından sorumlu olduk şimdi de, iyi mi? allah şifa versin, cidden...
(bkz: #4488615) 2009 model tahammülsüzlüğün ıspatı olan yazar.
bir de 1915 yılını düşünün sırf olanı aktardığı için neler gelirdi başına. 1934 trakya olayları'nda yahudilerin malına, canına, namusuna saldıranların, recep tayyip erdoğan beyefendinin de günler önce haberinin olduğu gazze'deki israil zulmünü bahane edip yahudilere ve konuyla alakası olmayan ermenilere köpekten aşağı diyen zihniyeti afişe etmiş, iyi de etmiş. yüzümüze ayna tutmuş, yasaklı sitelerden link vermemiş.
''ama onlar da şunu yaptı'' dediği halde zalimin zulmünü aynen yapıp aynı boku yiyenin zalim dediğinden farkı, o an için gücünün yetmemesi ve iddiasına göre olayları kendisinin başlatmamasıdır. eskiden utanç kaynağı, küfür olan faşist sıfatı neredeyse onur duyulacak hale gelmiş, yazık.
siz kudüsteki israillinin yaptıklarından samatya'daki yahudiyi, azerbaycan hocalı'daki ermeninin yaptıklarından kadıköy'deki ermeniyi sorumlu tutarsanız osmanlının balkanlarda, ege adalarında, arabistan çöllerinde, kafkaslarda yaptıkları zulümlerden dolayı sıcak evinizde osura osura uyurken bile sorumlu olduğunuzu da kabul etmiş olursunuz.
genç cumhuriyetimiz sırasındaki 1934 trakya, 1937 dersim, 1942 varlık vergisi, 1955 6-7 eylül, 1978 malatya, çorum, maraş, 1993 sivas, 2007 malatya'yı istediğiniz kaynaktan araştırın bakalım. boş boş göz büyütmeyin, kendi vatanınızın tarihi bu. sünnet değil farz. ortada her zaman tek bir gerçek vardır ve onu kendince anlatan taraflar. ama vicdan var ya vicdan, anlatanın ses tonundan, gözünün elifinden anlar yalanı.
ecdadınızın yaptıklarından müslüman ve türk olarak sorumluysanız haklısınız. yahudi ve ermeniyi sokmayın isterseniz vatanınıza. ama sorumlu değilseniz, bana ne yauw diyorsanız, faşistliği de hakedene bırakın.
uzunca bir süredir buralarda olmama tezat henüz fark ettiğim, kimi entrylerinde ultra vatanperver güruha rahatsızlık verdiğini keyifle gördüğüm yazar. güzel yazıyor.
Araştırmadan, mantık süzgecinden geçirmeden, internette her yazılanı sözlüğe geçiren yazar. Bulgularınızı ortaya koyarsınız, "yazdığın yanlış olabilir" dersiniz "ben internette böyle okudum" der, düzeltmez. Onun bu mantığına göre Cem Karaca 32 yaşında liseler arası bir yarışmaya katılabilir. Yeter ki daha önce birisi internette yazsın.
eşcinsellerin avukatı değil, eşcinsel yazardır. zoruna mı gitti? "eşcinsel" kelimesini kullanmaktan acizsin, "homo" diye aşağılarsın. sonra da "hoşgörü", "ben aslında onları severim", "benim de gay arkadaşlarım var". hadi ya? bambaşkaymışsınız.
"homoların avukatı" olarak "hetero şiddetin savcıları"nı rahatsız etmiş yazar arkadaşım.
hem eşcinsel avukatısın, hem eşcinsel. oldu mu kardeş?!
garip bir ülkede yaşıyoruz, ki kendisi bununla hayatın çeşitli katmanlarında benim gibi satılık bir beyaz türk'e göre çok daha net ve sıklıkla karşılaşma imkânı bulmuştur sanıyorum. hakim görüşü hayatın gerçekleriymiş ve başka dünya görüşleri olması mümkün değilmiş gibi insanları aşağılama şablonu olarak kullananların, sürekli ezmek ve dışlamak için gayret ettikleri insanların yanında olma durumunu eleştirmesi tuhaf.
kardeşin kendinden çok daha güçlü birinden dayak yerken buna engel olduğun için "onun avukatı mısın" sorusuna maruz kalıyorsun, tuhaf.
kardeşim, ahmet yıldız ölmedi ve diğer kardeşlerim gibi. avukatlık kötüymüşse de, evet birbirimizin avukatıyız, ve bundan hiç utanmadım.
sözlüğümüzün harvey milk'i, şu aralar dersleriyle başı belada...
bizim cemaatten böyle kafası çalışan aktivist bireylerin yetiştiğini görmek beni sevindiriyor. mayriglere hayriglere teşekkür borçlanıyorum. yaşının benden çok daha genç olmasına rağmen, bir çok konu hakkında ondan öğreneceklerim olduğuna eminim.
bir ahparigin olarak sana söyleyebileceğim tek şey, yaşantın boyunca kimsenin söylediklerine kulak asmadan (bana bile), kendi bildiğin doğruları ve yanlışları yap. yeter ki senin istediğin şekilde olsun.
anladığım kadarıyla eşcinsel bir ermeni. oğlum yapma etme ya! cemaat * zaten sıkıntıda. ermeni kızları evlenecek erkek bulamıyor! memlekette rum da kalmadı ki hiç değilse onlarla evlensinler.