izlemeye yeni başladığım masallarla dolu dizi. birinci sezon 12. bölümüyle beni baya etkiledi açıkçası, rumpelstiltskin karakterini epey bir sevdiğimden onunla alakalı bölümler ayrı bir güzel geliyor sanırım bana. ayrıca dizinin lost'a göndermeleri de çok güzel olmuş, ne gözünüze sokuyorlar ne de çok saklıyorlar, hafif bir gözlemle büyük saatin 8:15 de takılı kaldığını, reginanın evinin numarasının 108 olduğunu anlayabiliyorsunuz. bunlar tabi en belirgin olanları, dizide kullanılan tüm rakamlar 4-8-15-16-23-42 den biri oluyor mutlaka. ben çok sevdim diziyi, accık da olsa lost tadını arıyanlar izleyebilirdir efenim.
içinde onlarca masal kahramanının yer aldığı fantastik dizidir. Kötü cadı ve pamuk prenses ana karakterlerdir. Gerçek aşkın ne olduğunu görmek isteyenlere özellikle önerilir.
büyükler için masallar anlatan seyirlik dizi. vasat bir ikinci sezon geçirmişken "iyi bir üçüncü sezon sizleri bekliyor" izleni vererek sezon finali yapmıştır.
(bkz: candy)
Once upon a time there was Candy and Dan. Things were very hot that year.
All the wax was melting in the trees.
He would climb balconies, climb everywhere, do anything for her, oh Danny boy.
Thousands of birds, the tiniest birds, adorned her hair.
Everything was gold. One night the bed caught fire.
He was handsome and a very good criminal.
We lived on sunlight and chocolate bars. It was the afternoon of extravagant delight.
Danny the daredevil. Candy went missing.
The days last rays of sunshine cruise like sharks.
I want to try it your way this time.
You came into my life really fast and I liked it.
We squelched in the mud of our joy. I was wet-thighed with surrender.
Then there was a gap in things and the whole earth tilted.
This is the business. This, is what we're after. With you inside me comes the hatch of death.
And perhaps I'll simply never sleep again.
The monster in the pool.
We are a proper family now with cats and chickens and runner beans.
Everywhere I looked. And sometimes I hate you.
Friday. I didn't mean that, mother of the blueness.
Angel of the storm. Remember me in my opaqueness.
You pointed at the sky, that one's called Sirius or dogstar, but only here on earth.
Fly away sun.
Ha ha fucking ha you are so funny Dan.
A vase of flowers by the bed.
My bare blue knees at dawn.
These ruffled sheets and you are gone and I am going too.
I broke your head on the back of the bed but the baby he died in the morning.
I gave him a name. His name was Thomas.
Poor little god. His heart pounds like a voodoo drum.
--spoiler--
1. sezon 9.bölümü izlemekteyim. keşke birbirine aşık ama kavuşamayan iki insanı çok yağmurlu bir havada, tesadüfe de bakın içinde kimsenin bulunduğu bir evde başbaşa bırakma klişesine girmeselerdi hiç. sevişir bir de onlar. türk dizisi mantığına bağladım iyice. neyse izledim öpüşemediler bile. * gönül rahatlığıyla izlemeye devam edebilirim.
iş çıkışı ne izlesem derdime çare olan dizi.
masallar arası geçiş ve masal kahramanlarını bugüne bağlaması, aradaki geçişler, kurgusu çok iyi olmuş.
insanın gerçek aşka inanası geliyor. bikaç bölüm daha izlesem oturup beyaz atlı prens beklemeye başlayacağım hissine kapılıyorum.*
birinci sezon güzel ilerliyor, umarım ilerleyen sezonlarda çuvallamazlar.`
fantastik kurgu sevenlerin 3 bölüm şans vererek müptelası olacağı dizi.
tüm masal kahramanlarının günümüz dünyasında "storybroke" adlı kasabaya mahkum olduğu ve lanetin house md'deki cameron abla tarafından kaldırılacağına inanan bir grup insanca yapılmış sanırım*
lost yapımcılarınca yapıldığını öğrendiğim dizinin 1.sezonunu iki günde içmiş biri olarak, hiç de basit bir çocuk filmi gibi algılanmayacak bir yapıt olduğunu söyleyebilirim.
yokluktan merlin izleyenlere duyrulur, merlinin çok ötesinde, narnia tadında güzel bi masal...
ayrıca fox türkiye'ye hiç beklemediğim bu performans için teşekkür.*
reginaya (kötü kraliçe) son bölümde yapılanlar resmen içime oturdu. Pamuk ve tayfası 2. Sezon 9. Bölümde gerçekten çok ayıp etti. Reginayı da tüm fedakarlıklarından sonra yemeğe çağırmalıydılar. Reginaya zaten bir sempati besliyordum, şimdi daha da sevmeye başladım. Hikayeyi öyle güzel yazmışlar ki kim kötü, kim iyi işin içinden çıkılmaz hale geldi. Bu sezon eminim birçok insan benim gibi rumpelstiltskine bile sempati duymuştur.