Futbolda, futbolcunun rakibiyle yanyana giderken omuzuyla hafifce iterek, mücadeleden uzakşaltrıması.. bu durum faul olarak çalınmaz lakin omuzun dozunu iyi ayarlamak lazım öyleki oynan amerikan futbolu değil normal futboldur..
incelikleri vardır, yere nasıl basacağını bilmelidir insan. hani tesadüf biri omuz attığında 270 derece tur atınca pek de gururlandıran bir tablo ortaya çıkmaz omuz atma sanatçılarına göre. açıölçer ile kazanan tespit edilebilir, daha az tur atan, yüzündeki doğal ifadeyi daha az bozan, sigarasını düşürmeden omuz atışma işlemini sona erdirebilen kişi kazanan olur.
yol kenarında park halinde arabada beklerken şahit olduğum mevzudur. boş yolda yürüyen genç şahıs, önümdeki araçtakilerle konuşan güzel kıza doğru eller cepte yürümeye başlar, sonra kız tam dönüp yürümeye başladığı sırada kızın dengesini bozacak şekilde omuz atar. bu denyonun yaptığının kendisine ne kazandırdığını anlayamadığım eylem.
insanı dayak atmaya yönelten, tahrik eden, kışkırtan bir davranıştır. eğer kıza omuz atılıyorsa hanzoluk, denyoluk, görgüsüzlük zopa atılasıca olarak nitelendirilebilir.
iri insanların kaçınması gerekendir. gerekirse evden erken çıkılmalı ve yavaş yürünmelidir. bugün omuz atılan biri olarak rica ediyorum. başka canlar da yanmasın.
altı üstü omuz sanki öldün mü diyenleri duymuş gibiyim, gözlüğüm kırıldı, burun derim soyuldu, yere düştüm, telefonum da yere düştü. o an biri görse tır çarptığını düşünebilirdi ama tek gördüğüm bir omuzdu. gerisini hatırlamıyorum sözlük.
kendime geldiğimde yine aynı omzu gördüm. kocamandı ve inip kalkıyordu. sanırım gülüyordu. gülme sesleri duydum. hayır o omza kimse sahip olamazdı. olsa olsa o omuz bir kafaya sahip olabilirdi. omuz ve bedeni ahenkle kahkahalarda dans ederken, omuz üzerine çok şey düşündüm. ben düşünürken omuz daha çok güldü. hayat bazen çok acımasız.