istediğini elde etmiş olan yazardır. açtığı saçma başlıklarla bunca insanın dikkatini çekmeyi başarmış, egosunu şişirmesine vesile olmuştur. hala açtığı başlıkların arkasında duruyorsa hakkında fazlaca bir şey söylenmesine gerek yoktur.
okuyunca mavi ekran verdirmis yazar. nasil yani diyor, gunun birinde esi hamile olursa, ve de toplu tasima araclarini kullanirsa, esine yer veren eseklerin kulaklarini cekiyoruz, degil mi ?`
mantık sınırlarını zorlayacak seviyede değişik bir ademoğlu, kendisine allah'tan akıl, fikir ve mantık, kederli ailesine ve yakınlarına ise bol bol sabır diliyorum...
che'yi eleştirecek kapasitede olduğunu zanneden yazarlarımızdan biri. kendisininin ömrü, vatanını kurtarmak için dağlarda değil, ilim irfan öğrenmemek için direnip, okuldan kaçıp tribünlerde geçtiği için anlamaması gayet normal aslında. hoş görmek lazım.
komünistleri 100 metreden tanıyabilmek gibi bir meziyete sahiptir kendisi. efendim bu yazar kardeşimiz gomanistleri nasıl tanıyormuş diye soracak olursanız? gomanistlerin uzun saçları falan varmış, küpe de takıyorlarmış mış mış...
o değil de geçen türkçü milliyetçi bir arkadaşla karşılaştım, saçları falan uzatmış, böyle dövme neyim yaptırmış...
<"hayrıdır koç, ne iş bu kılık" dedim, orta asya'daki atlarımız böyle gezerlermiş mi ne öyle bir şeyler anlattı...
<"bak, 100 metreden gomanist gibi göründüğünü söyleyenler var" dedim,
>"onu diyen kişi 10 metreden baksın bir de bana" dedi ve "100 metreden bakan sazanın kesin gözünde bir sorun vardır" diye de ekledi.
sonra çay içip dede korkuttan bahsettik, ömrü kütüphanede geçmemiş bir insanın nerelerde ömür tükettiğinden falan konuştuk, kafa bulduk, taşak geçtik. bilmem anlatabilidim mi?
bir milliyetçi olarak ben, açtığı başlıklardan, fikrini ifade edişinden dolayı cidden kendisinden hicab duyuyorum. hayır, arkadaş böyle bir cehalet ancak eğitimle mümkündür. o cehalet eğitimini de içinde kafa tokuşulan çay ocakları verir.
gözlerimi kapatıyorum
bir entry sini okudum
kapatıyorum
karsında yag tutmus göbegini kasıyan birini hayal ediyorum.
hayalimde öyle bir pataklıyorum ki onu ağzı burnu kan icinde.
sonra gözlerimi acıyorum önümden bir sinek geciyor
yapıstıroyorum samarı sinege
onun niyetine.
havalı bir cümle. misal karşınızdaki futbol hakkında ahkam kesiyor, siz de "heeyt benim ömrüm tribünde geçti ulan. sen kimsin?" diye cevap veriyorsunuz, böylelikle karizmanızı ona katlarken, mütevaziliğinizi sıfırlıyorsunuz. mütevazilik dediğiniz de nedir ki canım; eziklik işte. bonus olarak, karşınızdakinin her dediğine "çok da sikimdeydi" ekleyebiliyosunuz o süper karizmanızla. sonuçta da bu ülkeye çok lazım bi insan oluyosunuz. e daha ne olsun de mi?
edit: bu entry tamamıyle hayal ürünüdür. hiçbir yazarı, nickinden dolayı bağlamaz.
psikolojik halini çok merak ettiğim yazarlardan birisi; nasıl bir tesadüf ki nicklerimiz hemen hemen aynı, umarım yazar olduğum zaman uludağsözlük ahalisi ikimizi karıştırmaz. arada ''ler'' kadar ince bir çizgi olsa da bu durumun olmasından açıkçası endişe duyuyorum.