ilk bakışta "sanat tarihi bölümü 4. sınıf güz dönemi seçmeli dersi" gibi duran bu başlığı şu şekilde açmak mümkündür;
insan yapısı gereği olumlu yaşantılarda duygularını açıkça sergiler. güler, kahkaha atar, dans eder vs. yani mutluluk duygusunu ifade etmek için ekstra 1 şey yapmasına gerek yoktur.
ama ne zamanki olumsuzluklarla karşılaşır, o zaman ya utançtan ağlayamaz, ya da gururundan üzüntüsünü dillendiremez. işte o zamanlarda acısını başka şeylerle ifade etme yoluna başvurur. mesela eğer uğraşıyorsa sanatla kendini ifade eder, çünkü bilir ki sanat, sanatçının acılarıyla şekillenir.
sanat tarihine bakıldığında en önemli sanatçıların en iyi eserlerinin mutsuz, yalnız, ihanete uğramış yani kısaca olumsuz yaşantılarla kutsanmış olduğunda ortaya çıktığı görülür.
sanat denebilir mi bilemiyorum ancak hangimiz aşk acısı çekerken ağdalı cümlelerle anlatmadık sevgilimize aşkımızı. yada askerlikte her askerin karaladığı özlem şiirleri. birazda profesyonelseniz acılarınızdan prim yapabilirsiniz demektir.
bu demek olmuyor ki her aldatılan şiir kitabı çıkarsın, ama acılar şair de yapıyor insanı, ressamda, yönetmende.