kendi annesine gösterdiği saygıyı eşinin annesine göstermeyen, türk kahvesini bilerek köpüksüz pişiren, tansiyon hastası kaynanasına inat yemeği tuzlu yapan, camları bilerek lekeli bırakan, tuvaleti temizlerken suyu duvara sıçratan, kaynanasının yüreğine nihayet indirmek suretiyle uzun ve sistemli çalışmaların karşılığını alan hayırsız bir gelindir bu efendim.
esas oğlanımız ise hafif hanıma meyilli, annesinin sözünden de çıkmamaya çalışan, gelin-kaynana tahteravallisini dengede tutamamış, hanımına fistan, annesine yemeni alan bir yarım kişiklikli silik şahsiyettir.
hak vak'i olur,yıllar önce kocasının ölümüyle dul kalmış olan kaynananın ömr-ü hayatı sona erer. oğlan üzgün ve yağmur altında sağa sola koşturan salak adam psikolojisinde, gelin zevkle helva pişirdiğini kendisinden bile saklamaya çalışan, gözleri parıl parıl parlayan kişi durumundadır.
başsağlığı ziyaretine gelenler ise; helvadan maksimum faideyi elde etme çabasındaki insan topluluğudur.
gelin kocasına kendisinden beklenen cümleyi sarfeder, mutfak kapısının yanında,