insanoğlu hissteme, algılama ve vicdan azabı çekme kapasitelerine sahip bir varliktir. Daha doğrusu bir zamanlar öyleydi.
sözündeki bir zamanlar öyleydi kısmının müsebbibi olmak
menfaat gereği birine katlanmak , bir nevi yalakalık yapmak , yani; allah'a değil de allah'ın kuluna muhtaç olan insan tipi olmak. özgürlüğün kısıtlanması da diyebiliriz aslında bu duruma.
her şeyden önce; huysuz, memnuniyetsiz, kaprisli, asık suratlı insan.
devamında;
geçmişi düşünerek, geleceği planlayarak her anını ziyan eden insan.
hayvanlara kötü davranan, hor gören, sevgisini onlarla paylaşamayan insan.
karşı cinse sadece cinsel amaçla yaklaşan, kendi tatminleri için gözü dönmüş insan.
ailesine kötü davranan, onları arayıp sormayan, onlara güleryüzü çok gören insan.
aklına çok güvenen, aklıyla her türlü işin üstesinden gelebileceğini zanneden, aklının sadece korku ürettiğini fark edememiş, kalbinin yoluna kendi elleriyle aşılmaz taşlar döşemiş insan.
gezmeyen, yeni yerler keşfetmeyen, bir yere bağlı kalmış insan.
okumayan, araştırmayan, merak etmeyen insan.
çevresine, oturduğu semte, yaşadığı ülkeye kayıtsız insan.
sadece konuşan, dinlemeyen, dinlermiş gibi yaparken kendi anlatacağı şeyleri düşünen insan.