benim melissa panarellom dersem ne kadar inanirsiniz. 100 olmasa da 50 yi askin firca darbesini beraber her gece yapardik. saclari bir tutam su misali yazardır öyle yani.
ege kızlarının cinselliklerini doyasıya yaşadıklarına söyleyerek dünyanın en berbat genellemesini yapmış kişi.
hayır, izmir'i bilmiyorum ama azıcık coğrafya bilgisi olan herhangi biri ege'nin eşit değildir izmir olduğunu bilir.
mesela kütahya, uşak, afyon bunlar güneydoğu'da değil herhalde ve oraların kızları da pek öyle "rahat" olmuyorlar, hatırlatıyım.
hayır sayesinde ege kızı sınıfına dahil olmaktan utandım.
her ne kadar kendisine kızsam da sevgilimdir. düşüncelerine saygı duyar ve önem gösteririm. aynı şekilde o da benim görüşlerimi duymak ve bilmek ister. her görüşüm onu ilk görüşüm gibi heyecanlı ve içten. binlerce kez bu yazdıkları ile beni düşünse de kendisinin de beni sevdiğini biliyorum ve ben de;
yeni bir condom havasında karma düşüncesini içeren ya da benzeri olan bir müzik falan sandım. meğer yazarmış kendisi. bir iki poh poh entry ile övgüleri almış helal olsun.
(bkz: erkeklerle ilgili başlıklara kadınlı bkzlar vermek)isimli başlığımla sonuna kadar desteklediğim yazardır. hayatın çifte standardizasyonunu, ezberini bozmaya meyilli, nice açık beyinli insandan biridir.
tek gecelik ilişki yaşadığını yazdığı için de on değil yüz kere alkışlıyorum.
islamiyet konusunda cahil, bilmiyor diye ayıplıyor da değiliz ancak kişi bilmediği konuda konuşmamalı en azından bilene saygı göstermeli. aslında bununla ilgili güzel bi atasözü var ama hem bayan olmasından hem de fazlaca yüklenmiş olmamdan mütevellit neyse diyor ve devam ediyoruz.
şunlar entrylerinden örnekler;
islam dininin erkekleri kayirmasi/#3334154
islamci kesimin cocuklari deli gibi sevmesi/#3334439
cinsellik konusundaki düşüncelerine gelince, onlar tamamen kendisini bağlar, düşünceleri sebebi ile kimseyi yargılayacak da değiliz ama bir uyarıda bulunalım;
yobazlık kavramının nedense bağnazlık olarak algılandiği esasta yobazlık yapmanın iki yüzlülükle alakalı oldugunu bilen ve bu suretle aklındakini yazan kişidir. gelgelim ki üslubu biraz sert oldugundan ,ki ben uslubu sert olan kişinin dürüstlüğüne inanirim ama dobra olayim derken saygizlik yapamamak gerekir bence, biraz törpülese yazdiklarini o vakit olasi yalnış anlasilmalardan kurtulacak rahat ve edecektir kendisi.
gelgelim ki bu benim subjektif yorumumumdur, kendisi kişi kendisini ve düsüncelerini en rahat sekilde nasıl ifade ediyorsa öyle yapmali ve bir tornaya sokulmamasi gerekir.
nitekim sözlüğe katkısı olan bir yazar oldugu kacinilmazdir.
vel hasıl-ı kelam nesneleri yahut kişileri secebilmek için cilalara takılmamak gerek özünü görebilmek lazim. yoksa siz en hurdaya takılanlardan misiniz?
yazdıklarıyla kendime benzettiğim yazardır. acı, sert, koyu gerçekleri çat diye yüze vurmayı sevenlerden.
olivia'yı beğen, beğenme. annen de seni sevişerek dünyaya getirdi diye utan, utanma. islamla, hayatla, çifte standardizasyonla, haksızlıklarla, eşitsizliklerle ilgili gerçekleri okuyunca yüzünü ekşilt, eşkiltme..
gene de düşüneceklerini, düşün de düşün. derim olivia'yı taşlayanlarına. recm sahası gibi oldu burası.
laikçi kelimesinin anlamını bilmeyen zat. islamcı kelimesinin anlamını pek ala biliyor ama nedense. canım islamcı oluyor da laikçi neden olmasın sayın yazar.
bazı konulara bakış açımız farklı olsa da coğunlukla düşüncelerine evet işte bu diyebildiğim ilgiyle takip ettiğim ama takip etmeye gerek olmayan çünkü sık sık kendını entrylerinde gösteren 2. nesil yazar arkadaşım.
Dünyayı güzellik kurtaracak bir insanı sevmekle başlayacak herşey... üzülme onlar için henüz başlamadı hayat. sevmek değil koşulsuz itaatle yoğrulmuş hamurları. ilk önce kaburgalarından çıkmadığımıza inanmaları gerek, yani dünyanın başlangıcına götürmek gerek... kıyıya vuran leşleri gagalarlar ancak, yüzmek nedir bilmezler ki...