ervah ı ezelden, levh i kalem den beri olan değişmez, kutuplaşma rusya ve abd arasında olur ve herkes tarafını seçer, hangisi daha avantajlı ise. çin, almanya kime daha yakın, yoksa 3.,4. tek güç mü olur o anki menfaatlerine bağlı. türkiye tek de dursa, tarafsız da dursa, herhangi bir tarafta da olsa, her durumda boku yer.
rusya bu aralar pek bir meraklı zaten. amerika desen kafa binbeşyüz. kuzey kore'yi saymıyorum bile. çin sessiz sessiz yok etme bakışları atıyor ama geleceği belirsiz. olur da savaşa biz de girersek çok değişik bloklar çıkabilir ortaya.
Almanya üç dünya savaşında da yenilmiş bir devlet olmamak için ABD nin kıçından ayrılmayacaktır ama Almanya'nın kaderi çöldeki bahtsız bedevi gibiyse işler değilebilir ve bu güne kadar ezilmiş olanlar kazanabilir.
kazanan ve kaybedeni ile iki taraf arasında olacaktır.
1-kazanacak olan taraf:
silah üreticileri
silah pazarlayan savaş baronları,
küresel sermaye,
yerel büyük sermaye sahipleri ve toplum seçkinleri.
2-kaybedecek olan taraf
askerler,
asker aileleri,
seçkin guruba dahil olamayan sivil insanlar,
çocuklar, kadınlar ve yaşlılar,
savaşın genişliği ile orantılı olarak yerküre doğal kaynakları ve doğal çevre,
lokal küçük esnaf ve sermaye gurupları.
rusya-abd arasında soğuk savaş meydana gelir ama sscb döneminde olduğu gibi iki taraf nükleer silahlarla saldırıya uğramamak için nükleer silahlarını kullanmak yerine sadece güc gösterisi yaparlar.
yakın zamanda olmayacak savaşın olmayacak taraflarıdır. Bugün amerika ve müttefikleri karşısında hiçbir kuvvet durabilecek yetiye sahip değildir. Rusya! denilen ülke avrupa birliği ülkeleriyle sıkı sıkıya ekonomik ilişkilere girişmiş kapitalizme köküne kadar eklemlenmiş bir ülkedir. zaman zaman amerika ile çıkarları çatışsa da ekonomisini kapitalist sisteme oturttuğu için batılı karşıtlarıyla bu ekonomik düzen ayakta kaldığı sürece çatışmaktan çekinecektir, keza buna karşılıklı olarak işgal edilemeyecek yönetilemeyecek topraklara sahip ruslara da batılılar kafa tutmaz, tutamaz.
iran, kuzey kore, falan filan geyikleri ise geyikten öteye geçmez. iran'ın sistematik bir bölücülük 10-15 yılda yönetim bu yobazlığını ve fars ırkçılığını devam ettirirse bölünmeye gidecektir zaten. bunu gören iran da PJAK'la anlaşıp PJAK'a silah bıraktırıp Türkiye'nin Tayyiple amerikanın altına yatmasından ötürü PKK'yı Türkiye'ye karşı kullanmak için çeşitli temaslara geçmiştir. Böylelikle PKK'ya sen iran'dan şimdilik vazgeç sana Türkiye'yi verelim demektedir. Ha denilebilir ki amerika'nın kullandığı bir örgütü iran nasıl kullanır? 90larda da Suriye, iran, amerika, rusya, yunanistan alayı kullanıyordu bunda bir çelişki yoktur. Yani iran dünyaya kafa tutmaya fırsat bulamadan bölünmekten korunmak için kapitalist sisteme zamanla eklemlenmek zorunda kalacaktır, haliyle tehdit olmaktan çıkacak sonrasında da Türkiye, Suriye, iran üçlüsünden kopartılan parçalarla sözde kürdistan kurulup halklara da normal bir şeymiş gibi yutturulacaktır kapitalizmle gelen demokratikleşme geyiğine.
Kuzey kore ise en fazla iki füze atar, o füzeler eski teknoloji olduğundan havada patlatılır, sonra amerika ve müttefikleri ihtiyaca göre rusya'yı ve çin'i de gücendirmeyecek şekilde ağzına iki tane vurur birkaç on yıl sonra da onlar da eğer ki kapitalizm yıkılmazsa kapitalizme eklemlenmek zorunda kalır.
Çin! ise, çinin en fazla katma değer sağlayıp yatırıma yönelik üretim kalemlerini batılı ve amerikalıların markaları oluşturmaktadır. çin de yavaş yavaş marka oluşturmaya başlasa da elektronikten giyime oradan otomotive, oradan diğer makine sanayi alanlarına batılı ve japon firmalarla katma değeri aynı şekilde rekabet etmesine imkan yoktur. haliyle çin de eklemlendiği kapitalist sistem olmadan bir hiçtir ve o sisteme tabi olmak zorunda kalacaktır.
Ha ama kapitalist sistem çöker, bütün ilişkiler yerin dibine girer işte o zaman olası bir savaştan bahsedebiliriz. lakin o sistem çöktüğünde de bugün bildiğimiz manada güç dengeleri değişeceğinden tarafları belirlemek mallıktan öteye gitmez. Bakarsın amerika kendi kendini yer, kıçı kırık ispanya yükselir, ortaasya'dan başka bir dev çıkar vs vs.
1. ve 2. versiyonda eski imparatorluklar hesaplaştı, yeni bir düzen kuruldu, abd-sovyet soğuk savaşı yaşandı. olası 3. savaş planı din eksenli. fakat hepsinin amacı ufak bir zümrenin zenginleşmesi adına tüm insanlığın heder edilmesidir.
kim ne bok yerse yesin, bizim zerre bulaşmamamız gereken savaş.
tek korkum yanlış yönetimler altında, islam kanadında savaşıp kaybedecek olmamızdır. hiç kimse unutmasın ki islam ülkeleri içinde bizden başka savaşmasını bilen hiçbir ülke yoktur.
coğrafi bölge ve nüfus bakımından ortadoğuda'ki rusyadan sonra en iyi savunma ülkesi olan türkiye'nin sıcak çatışmalara katılmayıp arada kalmayı seçeceği (bu hükümetle sadece bu olur) iki taraf tarafındanda masada şamar oğlanına çevrileceği su götürmez bir gerçektir.