güzelliğinin pek bi abartıldığı yazar dişisi. yok yani öbür kaynaşma zirvesinde kafam iyiydi ben de öyle sanmıştım, bu sefer hemen yanımdaydı. abartmaya lüzum yok idare eder. ha içtenliği ona laf yok, on numero. *
zirvede ikimizinde birbirimizi farklı kişiler olarak algılayıp koyu bi muhabbete daldıkta sonra muhabbette tutmayan bişeyleri farkedip birbirimizi karştırdığımızı anlamamaız sonucu baya bi güldüğümüz ve tekrar en baştan kaynaşıp güzel bi samimiyet yakalayarak muhabbete tam gaz kaldığı yerden devam ettiğimiz güzel insan. iyi ki tanıştık diyeceğim ender insanlardandır.
az önce hakkını yediğim dış mihraklar (bu kelime böyle miydi ya!) tarafından bana iletilen, çok ayıp ettiğim yazar. abartmayın demiştim, eşeklik etmişim. düzelen yeni tanım: dünyalar güzeli yazar. **
öz kuzenim gibi olan yazar. gibi değil lan, harbi kuzenim. ön muhasebeci dedim diye kızmış manyak. mali müşavir deyip şımartmayayım dediydim. şımar kız, hakkın her şey... yirim...
zirvede *, kendisine kaçamak kaçamak uzaktan bakarken ben, bir anda yanıma gelip "nasılsın, nasıl gidiyor?" diye soran tam ben cevap verecekken yanımdan küt diye ayrılan dünyalar güzeli hatun kişiliktir.
iftar zirvemize katılan yazarlardandır. açıkça söylemek gerekirse zirveden önce böyle bir yazarın olduğunu bilmiyordum, hem de birinci nesilmiş. az ama öz entry giren yazardır. umarım daha çok sözlüğe uğrar.
gönüllerin muhasebecisi *. park bulvar dan elinde çay fincanıyla çıkarak bizi yarım yarım yarmıştır. çok şirin bişiymiş insanın böööle kanı ısınıyo hemencecik.
teletubbies'ler gibi ben okyanus, merhaba okyanus, okyanus, okyonus, elleri havadayken okyanus...
anca yemek bittikten sonra konuşmaya başladığını düşündüğüm yazar.*
muhasebecilikten mali müşavirliğe terfi etmiş zirve adamı. her ne kadar da sinemaya gelmemiş olsa da oncesinde yine muhabbetin dibine vurduğumuz arkadaşım. hakkımda birşeyler çeviriyor ama çözemedim *
şebnem ferah ın fix konser başlangıç şarkısı.. ben yanılmıyorsam 6 kere falan izledim şeboyu ve yine sanırsam hiç sektirmeden bu şarkıyla başladı konserlere.. ama o kadar tatlı oluyor ki.. hiç "ehee yeter be değişiklik olsun artık" demiyorsunuz.. özellikle başlangıcını girip ışık yavaştan açılırken sahneye gelmesi ve gülümsemesi o kadar tatlı ki.. kesin var bi olayı sürekli bu şarkıyla başlamasının.. bide yanılmıyorsam hemen akabinde can kırıklarını giriyor.. vay be canım çekti bak..
halı saha zirvesine formasıyla gelip birden bizi heyecanlandıran yazardır. tam oynayacak herhalde derken mantı lafına dayanamayıp bizi yarı yolda bırakmıştır.*telefonda müsayit bir yerde ineyimdiyerek beni bir an dumur etmiştir. meğer durağa gelmiş nereden bileyim.*