Çok kitap var, Ne kadar okursak okuyalım, birileri çıkıyor, adını bile işitmediğimiz bir yazarın ya da kitabın adını söyleyiveriyor. Daha biz eldekileri bitirememişken, Hadi sıkıysa laf yetiştir.
Böyle kritik anlarda sözü geçen kitap ya da yazarla ilgili bir şeyler söylemek zordur. Erkekliğe sığınıp kara çalmak gerekir. Hemen yapıştıracak bir iki yanıtınız olsun diye, bulabildiğim okumama gerekçelerini derledim:
Toynbee Türkler'den hoşlanmazdı.
Heidegger naziydi.
Ian Mcewan müslümanları aşağıladı.
Ezra Pound faşistti.
Louis Ferdinand Celine anti-semitistti.
Orhan Pamuk, bu ülkede Ermeni ve Kürt'ler öldürüldü dedi.
V. S. Naipaul islam parazittir dedi.
Saramago isa'yı küçük düşürdü. Keza Kazancakis de..
Nurettin Topçu'nun duvarında bir rivayete göre Hitler resmi asılıymış.
Salman Rushdie peygambere hakaret etti.
Cervantes Türk'lerden nefret ederdi.
Foucault, iran devrimini savundu.
Althusser karısını boğarak öldürdü.
Thomas Mann ve V. Nabokov sübyancıydı.
Sait Faik, eşcinsel eğilimli miydi ne?
Ahmet Haşim oburdu. Cebinde taşıdığı bozuk dolmaları yediği için zehirlendi.
Abdülhak Şinasi temizlik hastasıydı.
Ahmet Hakan davayı sattı.
Reşat Nuri din düşmanıydı.
Peter Handke Sırp milliyetçiliğini savundu.
Nazım Hikmet vatan hainiydi.
Abdullah Cevdet, bu memlekete Avrupa'dan damızlık adam getirmek gerek dedi.
Joseph Conrad sömürgeci bakış açısına sahipti.
Kundera kapitalizmin işbirlikçisidir. Galiba Zizek de
Kemal Tahir Türk köylüsünü aşağıladı.
Joyce cebinde karısının kirli donunu taşırmış. Ne faydasını gördüyse...
Balzac kralcıydı.
Yakup Kadri bektaşiliği kötüledi.
Marx karısını, hizmetçiyle aldattı.
Hıncal Uluç Fenerbahçe düşmanıdır.
Tanpınar kırtipildir.
Edip Cansever'in Kapalıçarşı'da iş yeri vardı.
Fazıl Hüsnü çok uzun yaşadı. ilhan Berk de geri kalmadı
Oğuz Atay Türk toplumunun olgunlaşmadığını söylüyordu.
Dostoyevski istanbul'un ortodokslara ait olduğunu savunurdu. Ayrıca ayak fetişistiydi.