okuyarak ermeni soykırımı reddeden tiplerdir aslında.
Bir grup aşağılık kompleksli yazarların kurbanı olmuşlardır.
Savaş sırasında çok büyük kayıplar yaşanmıştır iki taraftanda.
Ermeni halkının iq seviyesi ne yazık ki bizden çok olduğu için onlar kendi yaptıklarını hiç dillendirmeyip bizim yaptıklarımızı gündeme sürmüşlerdir.
Öne sürülen bu şeye bazı sazan ve türk iq ortalamasını düşüren tipler direk atlamışlardır.
-Evet yaptık biz soykırım.Bakın ben kabul ediyorum.Ben okudum.Ben aydınım.Onlar da okusalar onlar da kabul ederlerdi.hedeee hödööö şeklinde..
Aynı zamanda okuyup kültürlü olduklarını sananların içinden bazı diğerlerine göre daha saflar ise sanarlar ki bu öylesine bir konudur ve biz bunu kabul edince
-hadi bakalım öpüşelim barışalım
diyecekler.
O sazanlar (ibineler) bilmezler ki ; türkiye bunu kabul eder etmez milyar dolarlarca tazminat ödeyecek,eski topraklarına dönme bahanesi ile milyonlarca ermeni ülkeye alınacak daha sonra ise uluslar arası antlaşmalarda olduğu gibi
'Her halk kendi geleceğini belirler' ilkesinden; yeni gelen ermenilerin geldiğini bölgelerde halktan geleceiğini tayin etmesi yani hangi ülkenin olmak istedikleri sorulacak böylece topraklarımız alınacaktır.Bu görememek aptallık;görerek bile bile soykırım var demek ise ibineliktir.
bazı şeylerin okumadanda doğru bilinebileceğini göstermiş tiplerdir.
o pala bıyıklı olan kimse onu bıyıklarından oprim.
ayrıca çok merak ediyorum, ermeni hükümeti ne mal olduğu ortaya çıkacağı için arşivlerini açmazken hangi kaynaktan faydalanıp böyle bir zırvanın gerçek olduğu kanaatine varılabilir.
bu yazıdan ermeniler hakkında olumsuz düşündüğüm sonucu çıkmasındır ; çünkü insan, insanı sever; onun milletini ya da soyunu değil, ben politik bağlamdaki ülkesel kişiliklerden bahsediyorum.
okumadan laik, cumhuriyetçi, kemalist, faşist, komünist, muhafazakar islamcı vs olduğu gibi umum eşhasın, bunda da aynı cehaletle hareket etmesi, soykırımın ne demek olduğunu, hangi hallerde bu adlandırmanın yapılabileceğini dahi araştırmadan, öğrenmeden, neyi reddettiğini dahi bilmeden en ateşli müdafisi olması konunun, pek de yadsınmayacak bi haldir. bırakın her meseleyi "akşam televizyonda görücez" temelli hakem tartışmasına indirgesin bu canlı türü; ona göre gerçekleri tarih yazsın, tarihi de gönül.
işkembeyi kübradan atılarak yazılan kitapları okuyorak ermeni kırımına inanan insanlara göre daha eval kişilerdir zira osmanlıca , ermenice ,rusca dillerinin herbirini bilmeden arşivcilik yapılmadan çözülemez konuları nasıl biliyorlar bu diaspora kardeşleri anlamıyorum.
öncelikle okuması gereken tiplerdir.Fakat bazen okumakta yetmeyebilir.ortada bir şey yoksa cok okumaktan aydınlanıp,götten element uydurulabilir.
(bkz: okudum,aydın oldum götümden element uydurdum)
dip not: 6 yaşındayken okuma yazmam yoktu. gerçi bizim sınıfta vardı bööle bi tip tüm okuma yarışmalarında 1. olurdu bende 4. onun yüzünden hiç ilk 3 e giremezdim. neyse sapıttım yine ben.
(bkz: hayat ne garip vapurlar filan)
kendilerine soylenen her seyi kosulsuz kabul eden, arastirma kulturunden uzak kisilerdir. taraftari olduklari savi gerekli bilgi malzemelerini toplayarak savunmalari, ilgili tartismada onlari daha dinlenebilir kilacaktir.
kendilerine söylenen her şeyi koşulsuz kabul etmeyen, araştırma kültüründen uzak olmayan insanlardır. zira öyle olmuş olsaydı şimdiye bir tane adam kalmamıştı soykırımı tanımayan...
benim de dahil olduğum tipler grubudur. kaldı ki böyle bi soykırım varsa bile, bu ülkenin düzenine ve toprak bütünlüğüne zarar vermek için girişimde bulunmuş kişi veya toplulukların (azınlıklar, çeteler vs.) yaptıklarını kelleleriyle ödemeleri haktır. zerre içim sızlamaz.
ayrıca ermeni kaynaklarını okuyup yaşananları soykırım olarak onaylayan, okumadan soykırımı reddeden tipten daha tipitiptir. burda akla gelen soru şudur; kimin doğrularını okuyacağız rıfat abi?
dünyanın en akıllı tipleridir. okuduğu halde bazı şeyleri anlamayan takozlardan kat be kat daha akıllılardır. ermenistan ın ilk cumhurbaşkanı bile böyle bir şey yok diyorsa daha ne bok yenir??
yalnız buradaki enteresan nokta niyazii kardeşimizin 'demek ki olmuş bişiiiler' diyerek aslında ne kadar okuduğunu gösteren cümlesidir ki insan okumadığına seviniyor..
okuduğu halde soykırım olmadığını anlamayan tipler için:
vardır böyle tipler. misal benim dedem. bir şey okumasına gerek yoktur, çünkü yaşamıştır. erzurum'un köylerinde kardeşlerinin kundaklarında nasıl infaz edildiğini anlatır arada sırada. bir şey okumasına gerek yoktur çünkü sevdikleri katledilmiştir. kendileri soykırıma uğrayanlardır..
ingiliz himayesindeki Ermenistan devleti kurulduğu zaman, 1918 Temmuz ayından 1919 Ağustos ayına kadar hükümeti yöneten, ilk başbakan Kaçaznuni,1923 yılında Bükreşte toplanan Taşnak Partisi Kongresine sunduğu raporunda, şu saptamalarda bulunuyor:
- Savaştan önce ve savaş koşullarında Rus Çarlığına kayıtsız şartsız bağlandık.
- Emperyalistlerin önümüze koyduğu Denizden denize Ermenistan gibi hayali bir amacın peşine düştük.
- Silahlı gönüllü birlikleri oluşturmamız hataydı.
- Terör eylemlerimiz batı kamuoyunu kazanmaya yönelikti.
- Karşılıklı Müslüman ve Ermeni kırımları oldu.
- Güç dengesi Türklerin lehineydi, macera yaptık.
- 1915 yılı yazında ve güzünde uygulanan tehcir (zorla göçettirme) Avrupalı diplomatların bize söz verdiği bağımsız Ermenistan hayalimizi suya düşürdü. Türkiye ne yaptığını çok iyi biliyordu. Bugün pişmanlık duyması için hiçbir
neden yok.
- Sevr Antlaşması gözlerimizi kör etmişti. Türklerin anlaşma önerilerini
reddederek vahim hata işledik. Sevr yerine, Türklerle anlaşsaydık, çok şey
kazanırdık.
- ingilizler karşılıklı katliamları kışkırttı.
- Müslüman bölgelerinde düzeni sağlayacak idarî önlemler alamadık, silaha sarılmak zorunda kaldık, ordular gönderdik, yıktık ve katliamlar gerçekleştirdik.
- Türkler savunma güdüsüyle hareket ettiler. Ermenistanın ilk başbakanı Rus çarlığının ve ingiliz emperyalistlerinin
kışkırtmasıyla Müslümanları katlettik diyor
- Övünülecek hiçbir işimiz yok. Kendi dışımızda suçlu aramayalım
- Evet, intihar etmeyi öneriyorum, Taşnak Partisinin artık yapacağı hiçbir şey yok. Partiyi dağıtalım. Bu kararı almazsak, bizi yıkım ve şerefsizlik bekliyor. *
bunları yazdım diye nobel alamayacağımı biliyorum. neyi okuyor bu insanlar da ermenistan soykırımı var diyor onu da anlamıyorum. ben de vaktiyle konuyu araştırmış biri olarak cahil gördüm şimdi kendimi. nobelini satan bilge.
daha da kötüsü insanın ermeni soykırımına ılıman yaklaşarak, onu kabullenerek kendini modernize ettiğini sanmasıdır.
hadi o aydın diye geçinenler parayla ruhlarını satıyor, sana ne olmakta, boğaz havası mı çarptı?
hepsinin evveliyatında bir türk için; ermeni çetelerini, onların yaptıklarını okumak ar duygusuna önem vermek, vatanından utanmamak daha temel bir yaklaşım ve erdem olur...