okulsuz toplum

ivan illich'in temel eseri. kısaca cocukları okulda dört duvar arasında değil dağda bayırda kırda her tür canlı ile birlikte eğitilmesi gerektiğini savunmaktadır. uygulandığı takdirde okul sayımızdaki azlıktan doğan sıkıntıyı giderecek alternatif yöntemi savunan yazardır.

(bkz: dalsız ağaç)

(bkz: ben çektim benden sonrakiler de çeksin)

(bkz: we don t need no education)

(bkz: turkey)
(bkz: relicist people dont know anything)

oda yayınları'ndan çıkan calal öner çevirisinin tercih edilmemesi gereken kitaptır.

yok olacak olan toplumdur.

Ivan illich'in okulsuz toplum tanımına göre :"Okul çocukların yaşlarına göre gruplandırıldığı ve sorgulanması mümkün olmayan şu üç önermeye(çocuklar okula aittir - çocuklar sadece okulda öğrenir -çocuğun sosyalleşmesi sadece okulda mümkündür ) dayanan, kendilerini terapist ilan eden öğretmenlerin ,çocuk öğrencilerin devletin ve genel toplumun değerleri karşısında gerçeği görmelerini(statükonun gerçeği) ve neyin doğru olduğu konusunda onlara boyun eğdirip uyum sağlamalarını üstlendikleri tam gün devam etme zorunda olunan , hem etkisiz hem de bölücü müfredata sahip statükoyu koruyan araçlardan birisi olduğu için toplum arasında önemli bir prestiji olan ,başlıca kendi siyasi ve ekonomik hatta dinsel görevleri bulunan ancak "birey" için hiçbir hedefi bulunmayan,insan bilgisinin ve yeteneğinin kurumsallaştırılmış değerler yoluyla ölçüldüğü ,bireyin kendisine yabancılaşmasına neden olan ,her şeyin rituel haline geldiği modern devletin tımarhaneleri ve ayrıca yeni dünyanın dinidir.

(bkz: hayır biz okuduk da ne oldu)

ivan illich 'in 1971 yılında kaleme aldığı, okulların toplum üzerindeki baskıcı ve özgürlükten uzak müfredat sistemini eleştirdiği eseridir.ivan illich'e göre; okullar siyasi iradenin altında aynı yaşta farklı yetenekteki insanlardan aynı başarıları beklemektedir ve bu da doğal olarak çocukların öğrenme edinimini okul dışında başka yerlerden sağladıklarını göstermektedir.

mevcut sistemin yerine kurulabilecek eğitim ağını network olarak adlandırmakta ve buna da fırsat ağı adı vermektedir.bu ağ üzerinde aynı yeteneklerde,aynı branşlarda eğitim görmek isteyen öğrencilerin birbirlerine ulaşmalarını sağlayan veriler,pratik bilgileri öğretme konumunda olan sertifikalı pedagogların öğrencilerle aralarındaki usta-çırak bağlamında bir öğrenme süreci öngörüyor.

kısmen çok istediğimdir kısmen ama,

sizinde hala aklınıza en güzel anlarda zil çalıp asker gibi sınıflara zorlandığınız küçüklük yaşlarınız gelmiyor mu?
sıra dayağı atılıp, "bunu öğren" diye sunulan boş bilgiler.
hiç işine yaramayacağını bildiğin şeyler yüzünden yarıştırılmak yarış atları gibi.
dikkat ederseniz okula gitmeden önce çocuklara ana sınıfına bile gitmeden dikkat edin, yaşayarak öğrenirler yaratıcıdırlar, aklınıza gelmeyecek şeyler yaparlar;
ve okul, ana sınıfı denen yerler herkesi birer asker gibi yapar çıkar hayatımızda

ve sıraya geçilir önündeki kişinin omzuna eller konur ki sıra düzgün olsun, bozulursa dünyanın sonu gelebilir;
kimsenin umurunda olmayan bir kişisin artık, herkesten biri.
ödev de verilir evde çözesin diye bir sürü soru, "evde" yapasın diye.
yaşın daha 7.

"Alışıldık anlamda yabancılaşma,insanı yaratma ve yeniden yaratılma olanağından uzak bırakan,işin,ücretli iş oluşunun dolaysız sonucuydu.Gençler günümüzde,okulda piyasaya sürülecek bir mal olarak tasarımlanan kendi bilgilerinin hem üreticisi hem tüketicisi olmaya girişirken,okulca,yabancılaşma öncesi bir hazırlıkla yüz yüze kalıyorlar.Okul,hayata hazırlanmayı yabancılaştırmakta,öğrenciler de böylece gerçek eğitimden ve yaratıcılıktan uzak tutulmaktadır.
Okul,öğretilmeye gereksinimi öğreterek,hayatın yabancılaştırıcı kurumlarına hazırlık yapıyor.Bu ders bir kez alındığında,bireyler bağımsızlaşmaya gidecek gelişim itkisini yitirirler.Böyle bireyler artık benzer konularla ilgilenmez ve kurumsal tanımlamayla önceden bulgulanmadığında,hayatın getireceği beklenmedik durumlara sağırlaşırlar.Okul insanları ya hayata bağlıyor ya da kimi kurumlarda çalışmalarının iyi olacağına inandırıyor.
Yeni dünyanın tapınağı olan okul,hem uyuşturucuyu sağlıyor hem de kişinin hayat boyunca işinde yararlı olan bilgiyi işliyor.Okuldan arındırma,kişioğlunun özgürleşmesini sağlayacak bir devinimin temelidir."IVAN ILLICH / OKULSUZ TOPLUM
Gibilerinden fikirlerle sinir hücrelerinizi uyararak başka bir dünyaya çağrışım yapan, baskısı olmayan tadından yenmeyen bir eserdir.

Türkiye'nin doğusu.

entryleri okumadan önce yazıyorum, umarım güzel şeyler yazılmıştır!

dershanelerin ve meb'in birbiriyle çekiştiği dönemde, gözardı edilmemesi gereken sistemdir.

Geri kalmış veya kalacak insanlar topluluğudur.

okul, sisteme gerekli olan kütüklerin oyulduğu, kıvama getirildiği, zımparalandığı marangoz atölyesidir.
yıllarca oyalanır durursunuz elinize de bir şey geçmez.
ayrıca ne kadar geç gidersen o kadar iyidir.

celal öner çevirisi felaket olan kitaptır. almayın. benden söylemesi.

ivan illchin yazdığı eser tipik bir sosyoloji eseri yazarın kitaptaki ideolojisine gelince ise fırsat eşitsizliği,toplumun okul adlı binalara hapsedilerek fikrince okulsuzlaştırıldığını anlatan eser.