aynı nesil sokaktaki çeşmelerden de su içmiştir. hatta bunlardan bazılarının sokaktan topladığı boş şişeleri muslukta temizleyip su ile doldurup içmişliği bile görülmüştür. evet o benim.
sırf bu alışkanlığından ötürü türlü türlü salgın hastalığa yakalanmış, bu hastalıklar neticesinde dayanıksız olanların elenip gitmesi neticesinde ardında doğal bir seleksiyona uğramış ve geriye sağlam-güçlü bireyler bırakmışta bir nesildir ayrıca.
bol tebeşir tozu yutan nesildir. musluğun ağzını eliyle kapatıp arkadaşlarını ıslatan çocukların bulunduğu nesildir. pet şişenin ağzını delip su fiskirtmayi da icat etmişlerdir sonraları. legendarydir, özlemdir o nesil.
Sabah yenen kızartmadan sonra yanan içini söndürmek için ilk tenefüs zili ile musluğa yapışan nesildir. Malum o dönemde anneler çocuklarını kahvaltısız dışarı salmaz. Tabi birde o musluğa sabah yumurta yiyen çakaldan önce varmak lazım yoksa o işedikten sonra sistin sene o suyu içmeyi miden kaldırmazdı.
devamında dirseğine kadar su girer. o su defterine geçer. defterin defter olmaktan çıkar. babadan azar yenir. yinede koşup son saniyede su içip derse yetişmek mi? her zaman.
okul bahçesinde yaptığı maçtan sonra terli terli soluğu tuvalette avucunu musluğun altına tutup elinden kana kana içip susuzluğunu gideren nesildir. bizim nesildir o...
en son olarak doksanlılara kadar uzanan nesildir. şimdiki şehir şebekesinden çok mu temizdi sular ya da biz mi evlat olarak beş para etmezdik de durduran olmadı, bilemiyorum.
