öğrenci kısmının başına çok gelen, okula zamanında yetişememe durumudur. yolda öğretmene söylenecek yalanlar düşünülür. en bilindik yalanlar:
-hocam trafik çok sıkışıktı. çok kötü bir kaza olmuş.
-hocam saatim bozulmuş, uyanamadım.
-hocam sabaha kadar ders çalıştım, sabah sızmışım, kalkamadım.
ilerleyen yıllarda işe geç kalmayla devam eden alışkanlıktır. okula geç kalmanın müdürden veya öğretmenlerden azar işitmekten başka bir zararı olmaz ama işe geç kalmak sınırı aştığında istifa dilekçeni yazmakla eşittir.
öğrenci milletinin doğaçlama yeteneğini geliştiren olay.örneğin;
H:oğlum neden geç kaldın?
Ö:hocam otobüste birini cüzdanı çalındı şöförde kapıları kapatıp karakola çekti ondan geç kaldım
kendimi bildim bileli sahip oldugum, gecmek bilmeyen hastalik.
bu hastaliga yakalananlar belirtilerin goruldugu ilk zamanlar birinci derse gec kaldiginda uzulurken bir sure sonra ikinci derse yetistigi takdirde sevinmeye baslar. bu da yetmez, kisa bi sure sonra ilk iki dersi gozden cikarir, artik onun icin tek hedef ucuncu derse yetisebilmek olur. hatta zaman zaman okuldan once yapilacak hicbir is olmamasina ragmen ilk uc dersi kacirip gune dorduncu dersle baslayanlara da rastlanir. isin ilginc yani, bu olay abartisiz her gun ayni sekilde devam eder...
geç kağıdı alarak resmi olarak "yok" olmadığın durum. ama bu geç kağıdı genelde kolay kolay verilmez. müdür yardımcısı önce bir azarlar sonra geç kağıdı verir o da kağıdı yazarken bile küfrederek.
hocam kusra bakma ananemi uzaylılar kaçırdı,fidye istediler elmas,bende onu toparlamak için uğraştım yarım kilo elma aldım pazardan onu verdim,ingilizce verince elmayı,yedi enayiler elmas diye.
vah vah,geçmiş olsun oğul geç otur..
2.ders başlar ve aynı hoca derse devam eder ve bizim ki yine geç kalır,
nerdeydin Mülayim sen?
hocam dayıma zebra çarpmış,geçmiş olsuna gittim.