okul

entry232 galeri25 video2
    107.
  1. kimilerinin hapisaneyi andırdığı eğitim kurumu.
    1 ...
  2. 106.
  3. zeka öldürgeci.

    gerçek yaşama hazırlama ile alakası olmayan zebanisi öğretmen olan cehennem.

    yaşamdan yılları çalan özgüveni mahvedip her biri farklı bir cevher olan insanı tektipleştirmeye çalışıp sadece kişilerin vasıfsızlaşmasına hizmet eden ebleh oluşum.

    insan cesaretiyle azmiyle merakıyla yaşayabilir yaşamını ve öğrenir doğruyu yanlışı ama okul hepsini öldürür kişileri cesaretsiz meraksız ve hayattan bıkmış olmasına neden olmaktan başka işe yaramaz.
    1 ...
  4. 105.
  5. içinde olduğun zaman biriktirdiğin anının farkına varamadığın yer.

    bitince yahut uzaklaşınca farkediyorsun, iyi veya kötü yaşananların değerini.
    0 ...
  6. 104.
  7. küçükken, çıkışında arkadaşlarla hava kararıncaya kadar sokakta top oynamak, büyüyünce ise biran önce mezun olup üzerimizdeki sosyal baskıyı sona erdirmek için gittiğimiz "sözde" eğitim, gerçekte öğretim yuvası.
    0 ...
  8. 103.
  9. eğitim kısmındaki eksiklikleri ve gerek öğrenciye gerek öğretmene etkiyen tatminsizlikleri, öğretim kısmındaki baskıcı tavrıyla kapatmaya çalışan kurumdur ülkemizde.
    0 ...
  10. 102.
  11. gençlerin ve çocukların en güzel çağlarını yaşamasını engelleyen gereksiz bir kuruluştur.
    1 ...
  12. 101.
  13. uykunuz gelgiğinde tam uyuyacakken kafanızı sert cisime koyduğunuzu hatırlatan yer .
    0 ...
  14. 100.
  15. mark twain'in: ‎"okulun, eğitimimi engellemesine asla izin vermedim." sözündeki gibi kişinin kendi gelişimini engelleyen bir eğitim sistemini de barındırabilen bir kurum olabilir. ki o zaman çok tehlikeli olur.
    2 ...
  16. 99.
  17. a: cavidan?
    b: burda
    a: nezahat?
    c: burda
    a: adalet?
    b,c:yok

    çocuklar gerçeği okulda öğrenirler.
    2 ...
  18. 98.
  19. okul; sorgulamanı düşünmeni engelleyen sürecin bir aşamasıdır, sana sitoplazmayı, selçuklu hükümdarı alparslanı, nazım hikmeti, türev ve integrali bir anda öğreten aslında ezberden başka bir işe yaramayan eğitiminle kişisel gelişimine zerre katkıda bulunmayan hede.
    1 ...
  20. 97.
  21. 96.
  22. etimolojik olarak irdelendiğinde; diller arası kaynaşmaya hoş bir arketiptir. bu sözcük fransızca tabanlı; "ekol" sözcüğünden türemiştir. ekol sözcüğünün anlam olarak; "sanat veya bilim alanında ayrı ayrı nitelik ve özellikleri bulunan yöntem veya yolların öğretildiği yer." olduğu düşünülecek olur ise; doğruluk payı yükselmektedir.
    0 ...
  23. 95.
  24. filmdeki aynada beliren beyaz yüzlü kız nedense bana sivilce maskesi yaptığım zamanları* hatırlatıyor. sorun bende mi?*
    0 ...
  25. 94.
  26. daha dün annemizin kollarında başlayan, şimdi okullu olduk ile devam eden, bir türlü de bitmek bilmeyen, ineğimsi tiplerin yanında öküzümsü tiplerin de yer aldığı ve belirli bir sürecin ardından koridorda volta atanların çoğalmasıyla daha çok hapisaneyi anımsatan, hücre saatleri 45 er dakikalık zaman dilimlerine bölünmüş, yarı kapalı, ABC tipi cezaokuludur.
    2 ...
  27. 93.
  28. 92.
  29. aklımda kalan tek sahne sinem kobal'ın bacakları olan türk filmi. bir de hayal/et vardı.
    0 ...
  30. 91.
  31. öğrencilerin bitsede kurtulsak dediği, bittikten sonra da ah eski günler diye anıldığı kutsal mekandır.
    1 ...
  32. 90.
  33. özel veya devlet eliyle açılmış olup, eğitim ve öğretim verilen mekana genel addır.
    (bkz: mektep)
    (bkz: ekol)
    0 ...
  34. 89.
  35. içerisine giren, "öğrenci" denilen malzemenin; içinde bulunan, "öğretmen" denilen makinelerle sistematik olarak ürün haline getirildiği garip bir fabrika.
    0 ...
  36. 88.
  37. devlet okullarının kişiye hiçbir şey öğretmediği kanısındayım. dershanelere mecbur bu gençler.
    0 ...
  38. 87.
  39. Küçük yaştaki çocukların bile rahatça yaşamasına izin vermeyen iğrenç bir mekan.
    1 ...
  40. 86.
  41. Bu devirde anlamı çarptırılmış bir olgu.
    0 ...
  42. 85.
  43. hayatımın yarısını verdiğim tek yerdir.
    birinci sınıfta yavaş yavaş sevmeye,
    ikinci sınıta ödevlerimden sıkıldığım,
    üçüncü sınıfta bir an önce cuma günü gelsin diye yalvardığım,
    dört ve beşinci sınıfta okuldan nefret edip bir bahane bulup gitmemek istediğim,
    altı,yedi ve sekizinci sınıflarda ise gezmeye, internete,maça gitmek için derslerden kaçtığım yerdir.
    1 ...
  44. 84.
  45. çok acılar çektiğimiz.
    hocaların hakımızı yediği.
    yazılıda ecel teri döktüğümüz.
    bittiğinde üzüldüğümüz mekandır.
    0 ...
  46. 83.
  47. eğitim sisteminin hiçbir zaman düzelmeyeceği kurum.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük