ihtimali giderek artan olay. 2 milyon öğrenciden sadece 2 bininin rahatsızlanması bozuk süt ihtimalini azaltıyor. ayrıca bozuk süt olsa nasıl fark edilmeyecek yahu fena kokar yani.
daha meseleyi anlamayan insan söylemidir. bozuk olmasa bile suçlu kimdir? sütten etkilenen çocuklar neden daha evvelden tespit edilmemiştir. kaldı ki sütün bozuk olmama ihtimali nasıl olur! neden bütün illerde bu vakalar yaşanmamıştır da bazı illerde yaşanmıştır. bırakalım bu işleri.
gerçek çıkmıştır sonunda. uzmanlardan oluşan kurul sütlerde zehirlenme yapacak bakteri bulaşanlarının mevcut olmadığını tespit etmiş. sadece sivas ilinde kutuların bazılarında fiziksel özelliğinde sıkıntı görülmüş. o firmanın sevklerini de durdurmuş. tabi medyamız ilk haberi verirken rating kaygısıyla zehirlenme derse böyle olur. şimdi bu haberi ise çok küçük şekilde sayfa sonunda yer verir. maalesef türkiye'de gazetecilik bu işte.
adli tıpın hüseyin üzmez olayında bile ne kadar isabetli (!!!) karar aldığını göz önünde bulundurursak, bu raporada inanmak o kadar zekice (!!!) olacaktır !
Deniz Feneri'nde soygun olmadığını gözümüzün içine baka baka yalan söyleyen edepsiz yöneticilerin bulunduğu, enflasyon endeksinin talimatlarla o bu çıkarılıp pinpon topu, kombine bilet gibi kalemlerin dahil edilerek hesaplandığı bir ülkede hiç de güven vermeyen analiz sonuçlarına dayanarak yalanlama çabası.
Daha teknolojinin çıkmadığı zamanlara ait CD'ler çıkaranlar, yalandan analiz raporu mu alamayacaklar? inanan ya yandaştır zaten ya da saf.
tabii canım göt olmaya alıştık biz. ama raporu yazacak doktorlara ne derece güveneceğimiz de ortada tabi. madem bozuk değil. bunu savunanlar içseler ya o sütten.
deniz fenerinde soygun olmadıgı gibi süt olayıda tertemiz cıkacaktır. kimsenin şüphesi olmasın. bu memlekette kimler satılık çıkmadı ki bilim adamları çıkmasın.
(bkz: standart sapma)
şimdi hacı eğer bir iki çocuk sütten zehirlense "ulan buluttan nem kapıyor veletler" der geçiştirirdik. bir değil iki değil beş yedi dokuz hiç mi hiç değil yüzlerce çocuk zehirlenmiş lan.
okul sütünü kürtçü cemaatle bağdaştıran insanların hala anlayamadığı gerçek. izmir'in chp'li belediye başkanı da kürtçü cemaatçi değil mi?
sütün siyaseti olmaz beyler. akp'ye vuracak başka bir yer bulun.
akp geçirdikçe "oooh beybi daha" diyen bağımlılar hala savunuyorlar. bu nemfomani ile harmanlanmış eşcinsellik kişinin kendini bağlar ama normal ahlaklı insanların yanında da susup oturmak lazım...
okul sütü bozuk ve cemaatin rant için çoluğun çocuğun sağlığına kastetmesine karşıyım diyene
hacıhüsrev'de tenceresini, tavasını, kocasının sikini yarıştıran mahalle karıları gibi "ne o zaman chp'de mi cemaatçi" diye koşturunca ayar şart oluyor...
chp o sütü üreticiden alıyor... aracı bazı "kürt" müteahhitleri zengin etmek için ve piyasa üzeri fiyattan cemaat listesindeki firmalardan almıyor.
izmir belediyesinin bu projesi işte gene bu sebeple birleşmiş milletler kalkınma teşkilatından ödül almıştır. üreticiyi desteklediği için.
izmir'de dağıtılan süt her sabah taze sağılıp, pastörize edilerek çocuklara ulaşmaktadır, ancak kürtçü cemaatin toramanları uht'li süt dağıtmaktadır yani besleyiciliği çok daha düşük ama raf ömrü uzun sütleri. ancak ne hikmetse o raf ömrü uzun sütü bile bozulmadan çocuklara vermemişlerdir.
izmir'de 2005'den beri süt dağıtılmaktadır, kürtçü cemaatin firmaları 2005'den kalma süt dağıtmıştır...
gıda zehirlenmesi yüzünden bir çocuğun bile başına birşey gelse bizim içimiz yanar. sizlerinse bir kutu süt eksik satılacağı ve 23 kuruş daha az kazanacağınız için yüreğiniz sızlar...
sütün bozuk olduğunu söyleme cesareti olanların sayısının göt sayısından az olmasından ötürü kaçınılmaz sonuçtur. tabii ki doğrular anlaşılıncaya kadar.
zamanında göt olmuşların kendi yaşadıklarını herkesin yaşayacağı inancıdır.
pınar süt, danone, sütaş, aynı zamanda şarap üreticisi olan dimes, koç grubuna ait sek süt gibi firmaların kürtçü, akp'li olduğunu iddia edenler tarafından hala konuşulan konu. battıkça batmayın. 2005'den kalma süt teknik olarak imkansız. ihale daha yeni. ambalajı yeni tasarlandı. müneccimlerse bilemem tabi. gıda zehirlenmesi olursa herkesin içi yanar. firmalar da öyle bir durumda sapından tutacağını bildiği için azami gayret gösterirler mutlaka.
o değil de paranoyakça kürtçü, akp'li, yok akrep burçlu, yok bilmemne bla bla... deyip ezbere konuşanlar teknik bilgilerle verilerle konuşsun. yoksa sürekli rezil oluyor. sizin piriniz yılmaz özdil yazısında sütlerin soğuk zincirinin bozulduğunu yazmıştı. ama bilmiyor ki, uht süt oda sıcaklığında 4 ay durur. ah ah! bilmemek neyse de, ukalaca biliyorum gibi sallamak ayrı bir meziyet.
2005'den kalma süt buharlaşacağı için, kıçını açma iddiasında bulunanların o fiili yapmasıyla son bulacak iddiaların başlangıcıdır. yine teknik bilgilerle konuşuyorum. 2005'den bu yana okul sütü kalamaz. ilkokul çocuklarına bile anlatsam anlarlardı. ama hala anlayamadı bazıları. dizayn ilk defa 2 hafta önce basıldı. tetrapak izmir fabrikasına isteyen sorabilir. aynı dizaynda yıllar önce üretmesi için müneccim olması ya da zaman makinesiyle geleceğe, sonra da geçmişe dönmesi lazım. ayrıca sütün % 87'i sudur. 2.yılın sonunda o kutu şişer, patlar. hala anlayamadıysan alfabeden başlayayım.
lafı çalkalamasak sadede gelsek dedi peder,
ve cemaat huşu içinde O'na döndü..
o ise doğrudan sapmanın utancından yüksek sesle şiirler ve ezberler söyleyerek meczub gibi oldu...
bunun üzerine peder insanlara döndü
"yazık la kimin çocuğuysa" dedi...