pazartesi derslerin başlıyacak olması ben de bir üşengeçlik duygusu yarattı ,tamam dört ay boyunca işyerinde çalışmaktan yoruldum bir de bunun üzerine topla bavulu düş yollara...şimdi düşünüyorum yurttaki hıyarların gürültüsü,okulda ve yurttaki kötü yemeklere talim etmek ,maddi sıkıntılar,sonra vize ve final dönemleri ,alltan dersler ,okul-yurt arası otobüs seferi of anam of...Ben burayı kazanmak için çektiğim çileler ve sonra gitmeme duygusu ,bir ilkokul çocuğu gibi ağlama isteği...
daha dün cennet gibi bir tatil köyünden gelmiş, iki gün sonraysa sıkıcı ve uzun bir maratona başlayacak olan bünyeler için travmatik bir hal alacak hüzündür. şehir dışında okumasak ne faide? ders seçim işlemleri, bankada para ödemek için beklenen onca sıra, dekontu okula götürüp cibilliyetsiz öğrenci işleriyle muhattap olmak zorunda kalmak. bir de üstüne ekstra bonus olarak geçen yıldan kalmış altı tane dersin verdiği yük... muhteşem bir yeni yıl beni bekliyor.
yaklaşmasına kesin gözüyle bakılan vize ve final günlerini düşünürken tası tarağı toplayıp köye kaçıp tarım ve hayvancılık yapma fikrinin en çok akla düştüğü zamanlarda oluşan hüzün.pazar geceleri en yüksek seviyeye ulaşan bu hüzünlü hal geçmek bilmez.