kişinin, öss'ye gireceği günlerdeki stresini, eşek gibi çalışmak zorunda olduğu günleri anımsayarak ve etrafta kendisi yerinde olmayı isteyen hatta bunu hakeden velhasıl, memnun olmadığı olsa dahi bir üniversitede okuyamayan kişileri görerek kolaylıkla atlatabileceği sorunsal.
sorun evde öss için çalışırken kurulan hayaller ve bu hayaller sonucu üniversiteden beklentilerdir. bu beklentiler rüya seviyesinde olunca okudugu universiteyi begenmemek kaçınılmaz bir sondur
okuduğu üniversite türkiye'nin sayılı okullarından biri de olsa,eğitimi çok da iyi olsa insanın eğer içinden gelmiyorsa okula gitmek,her güne başlarken bugün nasıl bitecek diye düşünüyorsa ve okulu cazip kılacak tek bir şey bile yoksa üstelik dersler çok ağır hocalar da çok katıysa zaten memnun değildir kişi o üniversitede olmaktan.*
genellikle çoğu üniversite gencinin içinden en azından her final dönemi öncesi geçecek serzeniş
yanılıpta bunu ailenize özellikle babaannenize dedenize belirtirseniz alacağınız yanıt muhtemelen
eeee evladım satın almıyacan ya oku gitsin . üzülme sen olacaktır. *
bircoklari gibi dogu akdeniz universitesine gelince ugranilan dumur gercekten cok acidir ama zamanla o duruma alisman hatta baska universiteye gitmek istememen bu durumun geciciliginin bir gostergesidir
boğaziçi üniversitesinde okuyan birinin sarfetmesi durumunda direk kellesini isteyeceğim onun dışında ortam kuramayan arkadaşların suçu okula atma durumlarıdır..
hayallerdeki üniversite imgesiyle ülke gerçeklerimizin karşılaştıkları ilk zamanlar her öğrencide oluşabilecek olağan durum. zamanla alışılır kabullenilebilir üniversitesine göre.
universite bir dus kırıklıgıdır onermesinin dogrulugu sonucu bunyede olusan isteksizlikle, boku universiteye atmanın yoludur, zira universiteden (belki de) cok sey beklenmiş ve beklenenler alınamamıştır