bugün

sahte çağdaş, sahte aydın sınıfı yetiştirilip türkiye'nin başına bela edilmiştir.

oktay sinanoğlu
italyada doğdu, abd de öldü.
Eğitimini abd ye borçlu, yine orada abdli br kadınla evlendi.
Çocukları annelerinin soyadını kullanıyor. 2016da vefat eden oğluna şapelde cenaze töreni düzenleniyor.
Kendi çocukları 2 kelime türkçe bilmiyor.

Ve tüm bunların üstüne hayatını ve her şeyini borçlu olduğu batıya karşıtlık ve yalandan bir milliyetçilikle parsa toplayabilmiş sözümona aydın.

Sinanoğlu abd de değil de çok sevdiği ülkesinde yetişseydi en iyi ihtimalle meslek lisesinde müdür yardımcısı olurdu.

Size batıya düşman olmanızı söyleyen hiç ama hiç kimse dostunuz değildir. Unutmayın bunu. Ve ayrıca o batı düşmanları batının tüm nimetlerinden arsızca yararlanır sen de köyünde -ameriga len aq dersin.
Önemli bir aydın ve düşünce adamıydı. Ülkesini, dilini, toplum değerlerini tam bir bağlılıkla savunan gerçek bir aksakaldı.
görsel
Amerika'da aldığı o âdil ve First class eğitimle ufkuna ufuk kattıktan sonra yediği kaba sıçım sıçım sıçan nankör kişilik. Şayet O ballı eğitimi almamış olsaydı o anlattıklarını asla bilemeyecekti...

(bkz: yanar döner)

(bkz: dönek)

(bkz: oportünist)

(bkz: özgürlük hormonu ile gıdıklananlar)

(bkz: ağaca balta vurmuşlar sapı bedenimden demiş)
Bazı sıkıntılı görüşleri bulunan bir eleman. Bye bye türkçe ve birkaç kitabını daha okudum. O zamanlar kafam daha basmadığı için güzel gelmişti ancak ilerde yazdıklarının mustafa armağan tarihçiliği seviyesinde olduğunu anladım. Gerçi mustafa armağanla bir tutmak biraz hakaret gibi oldu iki tık yukarıda diyelim.

Kimya hocasının edebiyatla ne işi var keşke bildiği işi yapsaymış.
malum kesime göre şu anlattıkları komplo teorisi
https://www.youtube.com/watch?v=XOe99N4dpsk

ama şuan birebir aynısını yaşıyoruz.
kimsenin de umrunda değil.
Profesör doktor unvanını alan Oktay Sinanoğlu, Türkiye’de halk arasında Albert Einstein olarak bilinmekte idi. Onun yegane amacı Türkiye’de sürdüğü hayat boyunca hep faydalanılan bir şeyler yapmaktı. Adeta ömrünü bu uğurda harcayan Oktay Sinanoğlu, Türkçenin yozlaşmaması adına büyük mücadeleler vermiştir.


Sinanoğlu, Amerika’da kimya mühendisliğini kazanarak Amerika’nın yolunu tuttu. Sonunda bu okulu da birincilikle bitirmeyi başarmış ve 1957 yılında da yüksek kimya mühendisi olmuştur. Henüz daha 26 yaşlarındayken atom ve moleküller kuramı ile matematikte çözülmesi o zamana kadar mümkün olmamış bir kuramı çözerek profesör unvanı almıştır. Böylece dünyanın en genç profesörü olan Sinanoğlu, bu sayede de tarihe geçmiştir.

Danışman profesörlük kariyerine ise 1964 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde başlamıştır. Kariyerinde hızla yükselişlerine devam etmiş ve 1973 yılında Almanya’daki en büyük ödül olan “Aleksander Von Humboldt Bilim Ödülü”nü almayı başarmıştır. Uluslararası seçkin bilimci ödülünü ise 1975 yılında Japonya’da almıştır. Yine aynı yıl içerisinde çıkarılan özel bir kanun ile Türkiye Cumhuriyeti Profesörü ünvanı verilmiştir.

2015 yılında aramızdan ayrılan Oktay Sinanoglu’nun şu sözleri hafızlarımıza kazınmıştır.

” Ne sağ, ne sol ; Türkçe giderse bağımsızlık gider. ”

https://tarihvakti.com/oktay-sinanoglu/
Adamın ham maddesi, karakterin nirvanası, bilimin en hası bu adamdaydı. Allah rahmet etsin!
Bilimsel araştırmalarına saygı duyduğum, fakat fazla milliyetçi sözlerine katılmadığım kişiliktir.
italyada doğup abdde ölen bir türkçü. ilerlemiş diyabetin vücudunda oluşturduğu komplikasyonlar yüzünden uzun süre hasta olarak yaşamıştır.
Öldüğünde (Bilinerek ya bilinmeyerek) yanlış tedavi edildiğini duymuştum.
Ölüm sebebi hakkında eşinin iddiasına göre:
"Hekimler Oktay Sinanoğlu'nun yeterince beslenemediği için beslenme tüpü takılmasının gerekli olduğunu söylediler . Beslenme tüpünün tıkanması sonucu besinler ciğere dolması sonucunda derin komaya girdi ve 19 Nisan 2015 tarihinde 80 yaşında öldü."
adam 90 yaşına merdiven dayadıydı mk. daha ne kadar şaibeli olabilir?
oktay sinanoğlu'nu da çok severim.
Yıllar öncesinden 2019 ila 2020'li yıllarda sahte salgın gönderip insanlara zerk edecekleri aşılar ile insanları kontrol altına alacaklar diyen Bill in adamı olmayan gerçek bilim adamı,2015 senesinde şaibeli bir şekilde öldü.
Önce tohum sattılar, bu tohum böcekleri çekti. Böceklerden kurtulmak için “Al şu ilacı sık” dediler, ilaçlı bitkileri yiyen insanlar hasta oldu. Hastalanan insanları iyileştirmek için de “Al şu aşıyı ol” dediler! Üstelik tüm bunları yapan hep aynı şirketti.

Oktay Sinanoğlu
Antiküreselci aydınımızdır.
ingilizce konuşmasını bilen veya rock dinleyen kitleye züppe diye hakaret etmekten çekinmeyen adam. acaba kendisi türkiyede okumak yerine neden o sövüp saydığı amerikada okudu zamanında? çok övdüğü türk dilinde de eğitim alabilirdi kendisi. saçma salak komplo teorileri ile de iç içedir. din elden gideyeeah diyen ak çomarların kafasına sahiptir. ingilizce günümüzde dünya genelinde ticaretin ve uluslararası girişimin dilidir. sinanoğlu kafasıyla ben ingilizce öğrenmem yaşasın türk dili deyip ben iş dünyasına atılayım derseniz afedersiniz ama hiçbir sik yapamazsınız. boş laflarla peynir gemisi yürümez. yabancı dilin öğrenilmesi ve öğretilmesi gereklidir.
Türkçenin içine yarım yamalak ingilizce kelimeler serpiştirerek konuşmaya angılomanca diyen efsanevi bir beyin, deha.
görsel
görsel
görsel
şahsımda imzalı kitabı var. bizzat kendim imzalatmıştım. eskiden çok beğenirdim, tüm kitaplarını okumuş olmam muhtemeldir. farklı görüşleri var. özellikle yabancı dilde eğitime karşı duruşunu 10 senedir amerikan okullarında okuyan biri olmama rağmen beğeniyorum. keşke komplo teorileri ile daha az iştigal etseydi.
"Dünya değişecek. Sahte salgınlar çıkarılıp olmayan gripler icat ediliyor. Bunun için 1-2 Amerikan şirketinde aşılar hazırlanıyor. Milyarlarca dolar bu işten kazanıyorlar."

domuz gribi çıktığında bu yorumu yapmış.
esin afşar'ın abisi olduğu unutulmasın.
Böyle insanlar ölmemeli ama abi yaa.