başbakan "ananı da al git" dedi doğan medyasında ayıplamayan bir tek kişi kalmadı. kaldı ki orda tayyip gayet insani bir refleksle karşısında artizlik yapan çiftçiye cevap vermiştir, ne diyecekse yüzüne karşı demiştir. eline kalem alıp da kimsenin arkasından sıkmamıştır.
şimdi görüyoruz ki tayyip'i ayıplayanlar hem tayyip'ten daha terbiyesiz hem de yüreksiz.
büzük yiyorsa çık tayyip'in suratına desene o yazdığın cümleyi. yer mi? yemez. adamın anüsünden kan alırlar oktay kan. *
dün akşam tv'de farklı bugünkü yazısında farklı anlatmış olayı. yok mu bu kemalistler arasında bir harbi adam. kimi yargıdan kaçmak için gata'da taklalar atar, kimi sekreterini götürür. birisi çıkar ak parti referandumdan önce rahibe afişleri astırdı der, sonra kemalistlerin yaptığı çıkar. gençleri fitne çıkarmak için duvara tayyip gidecek gökçek gelecek yazar.
bugünkü yazısında özür dilemiş köşe yazarıdır. özür dilemek bir erdemdir. ancak sırf iktidara çakayım derken kantarın topuzunu bu kadar kaçırabiliyorsa emeklilik vakti gelmiştir. nasıl olsa 80 darbesinde aldığı görev dolayısıyla tüm devlet kurumlarında kralllar gibi hizmet alıyor. tadını çıkarsın.
sen git başbakana anasını satan adam diye hakaret et, ondan sonra basın özgürlüğü yok üzerimizde baskı var diye ağla, bu bir tipik kemalist reflekstir.
analarını da satarlar dememiştir anasını da satan demiştir aradaki fark atlanmasın öncelikle. gazetecileri etik yönden sözde inceleyen basın konseyi adındaki ucubenin başkanı olan türkiye'nin önemli bir gazetesinin başyazarıdır kendisi... insanların annelerine küfrederek gazetecilik yaptığını sanmaktadır.
kendisini eleştirenlerin sıklıkla vurguladığı gibi sürekli aynı şeyleri yazmaktan bıkmaması bunalmama neden olan gazeteci. bilgi birikimine , kültürüne, gazeteciliğine lafım yok ama insan hiç mi yeni bir şey söylemez yahu.
ulusalcıların ne derece sığ ve aşağılık olduğunu bugün yazdığı yazıda serfettiği "bunlar analarını da satarlar" sözü ile ıspatlamış mide bulandırıcı yazar.
28 ekim 2010 tarihli köşe yazısında başbakan ve bazı bakanlarını " analarını satanlar" diye tarif eden dinozor yazardır. başbakanı sevmiyor olabilirsin. ama bir de tüzel kişilik var. bu hakaretin karşılığını hukuki olarak görmelidir.
not: yazıyı son anda farkeden editörler taşra baskısında ve internet yazısında o ifadeyi çıkarıp yumuşatarak vermişler.
yazdığı gazetenin kalitesindeki yazardır , beş para etmez kanımca . hep statükonun hep devlet aklının sözcüsüdür.
son olarak kendi heykelini yaptırmış önünde konuşuyordu baba , bu adamları hak etmek için ne günah işledik ya.
(bkz: gazeteni de al git)
chp kurultayında kemal bey in gelişi sırasında kankisi tufan türenç ile beraber ayakkabılarını çıkarıp sandelye üstüne çıkaraktan alkış tutan zat.tam da karakterine yakışır bir dalkavukluk.
zavallı baykal , acaba hala kimler bana kopmlo kurdu diye mi düşünüyor villasının bahçesinde.
yazılarının başını sonunu tahmin etmenin hiç zor olmadığı, çok farklıymış gibi, çok ayrıymış gibi imajı verip hala aynı noktalara basan insan. bir nevi hıncal uluçluk var bu adamda, konuşuyorken halinden hareketinden içi dolu farklı bişey diyor sanarsın, hep aynı hep aynı.
eski tarz gazetecilerden. miadı doldu artık bunun. kaldırın boşları. aydın doğan'ın boşları kaldırma girişimine maruz kalması gerekli bu adamın.
7 aralık 1932'de olan, türk gazetececi ve yazardır. hürriyet gazetesi baş yazarıdır. geniş bir hukuk bilgisi, yarar sağlayacak tecrübeleri ve deneyimi ile gerekli bir köşe yazarıdır.
