Reklam gösterimini arttıracağım derken vaktimizin çalınması yetmiyor, artık içeriklerin ilişkisine de bakılmıyor sanırım. yukarıdaki haberde böyle olmuş.
haber hümeyra'nın dizi ekibinden çıkartılması. sebebi de hümeyra'nın gülse birsel'e şımarık demesi olarak yazıyorlar. e ama daha sonra da, bu konuyla ilgili gülse birsel'in ılımlı bir olası yanlış anlaşılma açıklaması var. peşindenhümeyra nın özür dilediği belirtiliyor. ee, konu çözümlenmiş olmalı, niye çıktı kardeşim bu kadın o zaman? başka sebebi varsa de ki "şu şu olaylar olmuştu acaba olanlar farklı mı aktarıldı?" "başka bir olay var ama bilinmiyor." de. havada bırakmışsınız, verdiğiniz haberle alt metni birbiriyle çelişiyor. yuh be!
Muhalif sesin ülkedeki kısıklığından dolayı sesini duyurmaya çalışan muhalif kesimi yıpratmak istemiyorum. Ama bir taraftan da, eğer iğneyi kendimize batırmazsak, tedbiri zamanında almazsak zaman içerisinde hakim hale gelen bir düşüncede mutlaka çürüme gözlemleniyor.
burada eleştirdiğim nokta başlık. yılmaz özdil, bir konuya başbakan erdoğan lehinde müdahale ediyor. bunun arkasından da, hemen kendisine yalakalık yaftası yapıştırılıyor.
iyi de, bizim bugün muhalefet edilen düşünce her ne kadar başbakanın kendisi gibi de olsa, esasen bu değil ki. eas denklemin bozuk olması sorun.
şöyle anlatayım: başbakan tayyip erdoğan değil de, kemal kılıçdaroğlu olduğunu düşünün. o da tamamen aynı tavrı sergilese ona da muhalifim. Ben olsam, kendime bile muhalifim kardeşim!
yılmaz özdil ne diyor, kendi meselemizi kendimiz çözmeliyiz. başkasının, hele de esad gibi birisinin bize ne akıl vermeye hakkı var, ne de ülkemizin başbakanına hakaret etmeye hakkı var.
ee? ne var bunda? durumdan memnun olmayabiliriz, hükümetin değişmesini, başbakanın farklı birisi olmasını isteyebiliriz. ama gerçek olan konu şu: recep tayyip erdoğan türkiye cumhuriyet başbakanıdır. buna ben saygı gösteriyorsam, ki sonuçta seçilmiştir, ne suriyelisinin, ne amerikalısının ne de başka birisinin saygısızlık yapmaya hakkı var. karşıtlığın sınırları karşı olduğunuz alan içerisinde olmalıdır. aksi takdirde, sizin yapmanız gereken bir işi başka birisine, özellikle de dış ülkeden birisine aktarırsanız ne olduğunu zaten en çok bu hükümet döneminde tecrübe ettik. hem karşı olmak hem de aynı yanlış metotu kullanmak oksimoronun daniskasıdır daniskası!
--spoiler--
Özür dileyerek söylüyorum Mustafa'ya 'S... git lan buradan' dedim bir tane şamar attım. Orada benim elimden aldılar. Ne Mustafa'ya, ne köylüye küfür etmedim.
--spoiler--
Mustafa'ya doğrudan sıfat yakıştırınca küfür etmiş oluyorsun, ama git lütfen yerine, git allahaşkına yerine siktir git deyince küfür etmiş olmuyorsun, öyle mi? belediye başkanı, muhtara küfür edip tartaklıyor. olan bu. yaptığı çok iyi bir iş olup muhtar iyi niyetli olmayabilir. birçok şey olabilir, ama döveceğini söyleyip, sinkaflı gidip karşındakini tartaklıyorsan yaptığının haklılığı diye birşey de kalmıyor ortalıkta başgan! değil mhp li, nazi partisi üyesi olsa bu davranış biçimini haklı çıkarmaz.
