Entellektüel yönü ve zekasiyla ünlü olan okan bayülgen'in Türkiye cumhuriyeti'ne basbakan olmasidir. yabanci dilleri konusabiliyor olmasi ve avrupa kültürünü biliyor olmasi ona fazlaca bir deger katacaktir diplomatik diyaloglarda. Pozitif yönleri aslinda bir basbakan'a göre cok cok fazladir.
- genclerle ic ice olmasi.
- toplumun neye ihtiyac duydugunu bilmesi.
- ülkenin aydinlariyla (profesör vb) yakin olmasi
- fransizcayi cok iyi konusabilmesi
- ingilizceyi cok iyi konusabilmesi
- Sosyal bilgiler bölümünde yüksek lisans yapmis olmasi
- zeki olmasi
- pazarlamayi iyi bilmesi
gibi cogaltilabilir yiginla pozitif yönleri vardir bir basbakan'a göre.
Cok güzel olur cok da iyi olur harika olur cok da yakisir.
Edit:
Bir kere her seyden öte ezber bozan bir basbakan olacagi kesin. suan yaptigi programinda bile ne kadar titiz oldugunu, her seyi ince eleyip sik dokudugunu bilmekteyiz. bakanlarinin gerektiginde agzina sicabilecegini de cok iyi biliyoruz. ve elbette üniversitelerde ki ögrencilerin bütün isteklerini karsilayacagini da. emekliyi düsünecegini de. yillardir tvlerden göndermeler yapan biri ve halkin bu kadar zeki olarak niteledigi biri asla kendini tarihe gömücek kadar salak degildir.
televiyonda şaklabanlık yaparak milleti eğlendiren, herşeyle ilgileniyor gibi görünüp aslında amacı sadece göz boyamak olan bir adamın başbakan olması. *
çok saçma olacak durumdur, türkiye'de eğitimini almış, kendini geliştirmiş bir çok kişi varken neden okan bayülgen?
adamın kültürü, yabancı dili (sadece fransızsa), gençlerle konuşması var tamam da abartılacak ne var?
türkiye'nin sorununu herkes biliyor sadece bu değil ki.
gençlere yönelik bir çok etkinliğinden dolayı insan, "valla çok iyi adam, türkiye'de işsizlik kalmaz bize de kapı açar." dedirtiyor.
sonuç olarak; herkes kendi görevini bilecek ağa; komedyensen komedyen, şarkıcıysan şarkıcılığını bileceksin.
aslında hiçbirşey bilmeyen fakat ailesi sayesinde belli bir formatı gelişmemiş bir ülkeye getirerek haketmediği paralar kazanmış ukala bir herifin başbakan olmasıdır.
Herkes kendi görevini bilemediginden dolayi su günlere gelmis bulunmaktayiz. evlerimizden her an alinmayacagimiz konusunda en az yarin ölcegimizi bilmiyor olmak kadar cahiliz. yazdigin bir cümle basina dert aciyor duruma geldi. is bu ki kimse görevini bilmiyor. sayet kilicdaroglu ya da bahceli islerini biliyor olsalar idi bir parti yedigi onca boka ragmen 3 secim üst üste oylarini artirarak, son secimde damga vurarak 2 kisiden birinin oyunu alamazdi.
kimsenin isini bilmedigi yerde, isi bilmeyenlerin isini bilmeyenlerden daha iyi is yapacagi apacik ortadadir. bu da ancak okan bayülgen gibi birinin layigidir.
