odaya kapanıp günlerce çıkmamak

entry8 galeri0
    1.
  1. insanlara olan güveni azalmış, kendisini moralsiz ve güçsüz gören kişinin sık sık uyuklayarak gerçekleştirdiği aktivite.
    5 ...
  2. 1.
  3. Hayra delalet değildir.
    Tez elden yardım istenmelidir.
    5 ...
  4. 2.
  5. alkolum bitene kadar devam ettirebildiğim eylem.
    2 ...
  6. 3.
  7. En yakın arkadaşım vefat ettiginde yaşadıgım olaydı büyük bi boşluga düşmüştüm.
    2 ...
  8. 4.
  9. 5.
  10. kafede pinekleyip akşama kadar çay içmek, her gün aynı tipleri görmek ve her gün aynı taşak kokulu muhabbetlere girmek fazlasıyla sıktığından, pazartesi gününe kadar yapmayı planladığım şey.

    kolamı ve çekirdeğimi stokladım, one piece izliyorum.
    yıllık izinler bu günler için var.
    1 ...
  11. 6.
  12. odaya kapandıkça dışarısı insanın ilgisini çekmiyor. sizin ile ilgilenen bıkmadan yanınızda duran mantıklı birisi yok ise. yıllardır yaklaşık beş senedir sadece akraba zorlaması, bayram veya iğne günlerimde dışarıya çıkıyorum ama bu bile fazla geliyor. o kadar sıkıldım ki. odaya kapanmaktan değil. insanlardan. saçlarımın bana değmesi bile yani sanki saçımın varlığı bana ait değilmiş gibi beni rahatsız etmeye başladı. kökten kesesim var şu birkaç gündür. aynaya bakınca kendi varlığım bile fazla geliyor artık odamda. kendimi tanıyamıyorum. bu değiştim demek değil. sanki benim varlığım ben değil gibi. yüzümü etimi paramparça etmek istiyorum. bu yüzden uzun zamandır kendime bile bakamıyorum. hiçbir sese tahammül kalmıyor. eğer ki özellik ile dinlemek istemiyorsanız. ve gerçekten ailemin sesleri bile fazla gelmeye başladı. zaten yüksek sese hassasiyetim vardı. birbiri ile güle oynaya konuşan ya da tartışma yapan insanların yanında duramaz oldum. kısaca bozuk psikolojiyi daha da bozabilir. dahası insanlar sizi anlamaz. bazıları daha da beter anladığı halde sizi kırar.
    4 ...
  13. 7.
  14. O bunalım saatlerinde bir de hikaye/roman yazıyorsanız sizi kolayca yabani ve soğuk birine çevirebilir. Buyrun hatta:
    Kendini beşiktaş sahiline vurduğunda olan biten tek şey ne denli aç olduğunu hissetmesiydi. gökyüzü bakır renginde bir güne uyanmış, bu kapalı ve insanı depresif bir ruh haline sokan gök, yüzünü asmıştı. ileride yirmi üç adım mesafede siyah çoraplı bacaklarıyla oldukça iş kadını duran bir kadın, adamın düşündüklerinin ve olan bitenin farkında değildi. tek kadın olsa iyi, adama göre bu koca şehirde onun ve açlığının farkında olan kimse yoktu. ne zaman aç olduğundan bahsetse, yemek yemesini salık veriyorlardı. hayır, hayır, hiç de doğru değildi. adam; yaşamaya açtı. bu sırada siyah çoraplı bacaklarıyla kadın, aniden bir dolmuşa bindi ve uzaklaştı. önemi yoktu, bir başka zaman onu tekrar görebilirdi. yaklaşık altı ay önce yine burada ayrılmışlar, kadın aynı dolmuşa binip, gitmişti. o zaman da aynı umursamaz maskesini takmış, yüzüne yaptığı hafif makyaj onu bir hayli güzelleştirmişti. olan oluyordu, olmuştu. hatırlıyordu adam. ancak üzerinden altı ay geçmiş ve hala bitmemişti. kim bilir? belki bir gün bitecekti. kararlı bir adım atarak iskeleyi arkasına aldı; acıkmıştı. bir simit alacak, bir parçasını şöyle laf olsun diye ağzına atacak; geri kalan acısını martılarla paylaşacaktı.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük