öncelikle şunu söyleyim, klasik müzik hakkında öyle ahım şahım bir bilgi birikimim, irfanım yok. arada bir açar dinlerim yani denk gelirse. ama bu alet şahsi kanaatimce hak ettiği değeri insanlar tarafından bulamamış büyülü bir müzik aleti. alıp götürüyor aslında dinleyeni. gün geçtikçe elektronikleşen müzik anlayışıyla(-elektronik müziğe karşı değilim ama her önüne gelen elektronik müzik yapmaya başladı-) beraber unutulup gitmese bari, insanlar çalmaya devam etse keşke şu aleti. şöyle birkaç örneğini de vereyim, kültürlenin lan.*
jesse pinkman'in kardeşinin çaldığı enstrumandı. hani şu ot içip saklayan kardeşi var ya işte o ta kendisi. ailesi yemek masasında jesse ye kızarken küçük oğullarının obua kursuna gitmesiyle övünüyordu. hiç unutmam amk.
Obua, 17. yüzyılda iki Fransız müzisyeni, Jean Hotteterre ve Michel Philidor tarafından icat edilmiştir. Yaklaşık 60 cm boyundadır. Çalması çok zor bir çalgıdır. Tarih boyunca bazı besteciler, obua için solo eserler bestelemişlerdir. Bunların arasında, George Frideric Handel, Joseph Haydn, Wolfgang Amadeus Mozart ve Ludwig Van Beethoven gelir.
mükemmel bir enstrumandır. şu anda Fa Majör bir alemde dolaşmakda benide mest etmektedir.
bu arada bu enstrumanı ülkemizde en güzel kullananların başında bence grup yorum ve orhan gencebay gelir. dinlerseniz ikisininde alt yapılarında sürekli vardır bu nadide enstruman.
zurnanin deniz gormusudur. ilk duyuldugunda nefesli degilde vurmali bir calgi oldugu fikri uyandirabilir isminden dolayi. Ya da en azindan ben oyle dusunmustum.
konik borulu ve çift kamışlı, soprano sesli tahta nefesli çalgı.
zurnanın bi üst level'a atlamış olanı.
daha çok orkestra çalgısı olarak kullanılır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/44548/+