obsesif kompulsif bozukluğun tedavisi

    44.
  1. 43.
  2. 23.
  3. olmayandır. ömrümün sonuna kadar kilitlediğim halde elli kere kapıları kontrol edeceğim.
    5 ...
  4. 4.
  5. Varlığından emin olmadığım tedavi.Nitekim hayatın her anını lanet kılabilicek bir hastalık olduğunu hayatımdan gayet güzel manzaralarla anlayabiliyorum ancak tedavi konusunda hiç bir fikrim yok.Kesin çözümü var mı? Yoksa sadece azaltılabiliyor mu ? Ve neden ben böyleyim? Yani doğuştan mı onu da merak ediyorum.
    4 ...
  6. 13.
  7. Hastalığın alası olarak nitelendirebileceğimiz bu illette tedavi yine ve yeniden kişinin kendi bünyesinde şekillenmektedir. ince ayrıntı sözüm ona ''hasta'' kişinin belirli kurallara uyup, bu kuralları uygulaması ile bir düzen sağlamasında gizlidir. Kendi bünyesinde kavramı, bu hastalığa verilen olumlu yada olumsuz cevabı şekillendiren temel etmendir. Bu kurallar silsilesinin temelini ''erp'' denilen ve bir nevi salla gitsin, önemseme yada davranışsal kompulsiyonlarda ''üzerine gitme'' olarak nitelendirilebilecek teknikler oluşturur.
    Kirlendiği düşüncesi ile sürekli banyo yapma ihtiyacı duyan hasta kişinin, korkusu olan kirlenme duygusu ile uğraşması yersizdir. Bu kişi kompulsiyonu olan temizlenme, temiz olma isteğinin eyleme dönüşmesini engellemelidir. Yani ''kirlisin ve temizlenmelisin'' dürtüsü beyinde bozuk plak halini almışsa, inadına ve inadına bu eylem gerçekleştirilmemelidir. Belirli bir süre sonra beyin ''temizle'' eyleminin ısrarlara rağmen yapılmadığını görünce, spike yani ataklarını azaltır. Normalleşme uzun bir sürecin sonunda bu kurallara uyulduğu takdirde gerçekleşir.
    Yani işin özü, rahatsız eden düşüncenin (obsesyon), rahatlamak için verdiği emirlere (kompulsiyon) dönüşmesini engelemektir.
    Bu en başta belirtilen ''kişi bünyesine'' bağlıdır. Hızlı ve yavaş bir şekilde cevap alınır.
    4 ...
  8. 19.
  9. bu bozukluktan müzdarip ve en son 10 yıl önce bununla ilgili ilaç kullanmış bir kişi olarak birkaç tavsiye daha vermek isterim.en iyi yöntem takıntıların kaynağını bulmak ve onlarla barışmak. mesela bende temizlik takıntısı vardır. günde 5 kere banyo yaptığım ama yine de pis olduğumu düşündüğüm zamanlar vardı. bunu günde 1'e düşürdüm. kimi zaman banyodan çıktığımda bile yeterince temizlenmemiş olduğumu düşünürüm ama bu durumu kabullendim. yani gerçekten yeterince temizlenmemiş olsam dahi bunun sonunun ölüm olmadığını biliyorum ki eskiden bakkala dahi gitsem mutlaka banyo yapar, temiz kıyafetler giyerdim. sorun güzel gözükmek vs. değildi, temasta bulunacağım insanların temiz olmadığımı düşüneceklerinden korkuyordum. bu düşüncem hala tam olarak geçmediyse de bu durumun dünyanın sonu olmadığını düşünerek kendimi rahatlatmaya çalışıyorum. kendime çok fazla kıymet verdiğimi düşünüp, temiz olsam da olmasam da insanların pek umrunda olmayacağına dikkatimi yöneltmem biraz etkili oldu bu sorunun çözümünde.

    bir diğer takıntım yüksekle hiçbir alakamın olmadığı durumlarda bile yüksekten düşme korkusu yaşamamdı. mesela gündüz vakti yatağımda uzanırken aklımdan sürekli balkondan düşeceğim geçiyordu. bunu unutmak için gözümü kapadığımda gözümün önüne balkondan düşme görüntülerim geliyordu hem de üst üste, hiç durmadan. yolda yürürken, otobüse binerken, tuvaletteyken.. nerede olursa olsun ve ne yaparsam yapayım bir an bile aklımdan çıkmıyordu bu sahne. sonra bir anda kedimi balkondan düşersem olabilecek en kötü şeyin ölmek olacağını ve bundan da zaten kaçamayacağımı düşünürken buldum. balkona çıktığımda kenarlara çok fazla yaklaşmazsam eğer güvende olacağımı düşünüp; istemediğim sürece hiçbir gücün beni parmaklıklara doğru itmeyeceğini, yanımda başka insanlar olduğundaysa biraz dikkatli olup vücudumun bir tarafını camdan tarafa verirsem eğer bir sorun oluşmayacağını telkin ettim kendime. böyle anlatınca bana bile komik geliyor ancak bu yöntemle ikna oldum. şimdi balkona rahatça çıkabiliyorum. kendimi güvende hissetmek için cam kenarına koyduğum sandalye ye oturuyorum.yani demem o ki bu ve bunlar gibi takıntılarım, ne yapsam da tamamıyla geçmedi ancak hafiflediler. hafiflemiş halleriyle bunları kabul edip, böyle yaşamayı takıntı etmezsek eğer sorun da kalmaz. 'niye takıntılıyım?' diye takıntı yaparsak bunlardan kurtulmanın önüne en başından set çekmiş oluruz. her insanın kendine özgü yanları vardır. bu durumu kabullenip, bununla yaşamayı kolaylaştırmanın yollarını bulmaya çalışmak en doğrusu olacaktır.
    4 ...
  10. 45.
  11. intihar etmektir. Doktora gidip obsesif kompulsif bozukluğu var bende demekten daha kolay aq.
    5 ...
  12. 22.
  13. Halihazırda Kesin bir tedavisi yoktur. En fazla normalleştirilebilir. En azından hekimden aldığım bilgi bu yönde. Kendimden örnek vermem gerekirse her daim sivri cisimlerden korkacağım, saten ve süngere dokunamayacağım, günde iki paket ıslak mendil bitireceğim, otobüste emniyet kemeri takacağım ve kapı kollarına dokunamayacağım. ileri düzey diyolla benim okb'ye psikologlar. Ha bir de gömleğimi öpüyorum. Böyle gidecek gibin şimdilik...
    3 ...
  14. 26.
  15. çocuk yapın. o bütün şartları değiştireceği için, sizde ona ayak uydurmak zorunda kalırsınız. ilk zamanlar kafayı yersiniz ama sonra alışıyor insan.
    2 ...
  16. 6.
  17. ilaç tedavisi dışında bir yöntem başka şeylerle ilgilenmektir. kendine meşgale bulmak yani. kitap okumak, film izlemek, farklı şekillerle kafanı doldurup düşünmeyi engellemeye çalışmak ve zaman zaman aklına gelen olumsuz düşünceleri daha güzel, umutlu şeyler düşünerek aklından uzaklaştırmaya çalışmak. büyümesine izin vermemek. sıgarayı bırakmak gibi bir durum kısacası. aklına geldikçe at ağzına bir sakız, çiğne.
    elbette ki bozukluk bu yöntemlerle yok olmaz ama rahatsız etmeyecek düzeye kadar azalabilir.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük