gerçekten sihirli bir cazibesi olan bir grup. noel gallagher, live forever şarkısıyla ilgili şöyle bir açıklama yapmıştı stop the clocks albümünün tanıtım röportajında:
''it was written in the middle of grunge and all that, and ı remember nirvana had a tune called 'ı hate myself and want to die', and ı was like: 'well, ı'm not fucking having that.' as much as ı fucking like him:kurt cobain and all that shit, ı'm not having that. ı can't have people like that coming over here, on smack, fucking saying that they hate themselves and they wanna die. that's fucking rubbish. kids don't need to be hearing that nonsense.seems to me that here was a guy who had everything, and was miserable about it. and we had fuck-all, and ı still thought that getting up in the morning was the greatest fuckin' thing ever, 'cause you didn't know where you'd end up at night. and we didn't have a pot to piss in, but it was fucking great, man".
yani özetle noel başkan diyor ki: 'ben her ne kadar cobain'in şahsını sevsem de 'kendimden nefret ediyorum ve ölmek istiyorum' diyen bir şarkıya katlanamam aga. kurt her şeye sahipti ve bu malk mülkten dolayı sefalet içerisindeydi. biz hepsini siktir ettik ve hala sabah kalkıp uyanmanın en güzel şey olduğunu düşünüyorum. çünkü akşamın nerede biteceğini bilemezsin.'
röportajda olmayan kısımda da live forever'ın bilinçli bir şekilde olmasa da bilinçaltında nirvana'nın en başta i hate myself and want to die olmak üzere pek çok şarkısının anti tezi olduğunu söylüyor.
----
buraya kadar her şey güzel. sonuçta biri britpop'un en büyük grubu oasis'in lideri, yaşayan efsane noel gallagher hayat görüşünün ne olduğu çok belli: sigara, alkol, bir dönem uyuşturucu, kadınlar, arabalar, uçaklar. bir tarafta da kurt cobain gibi seattle'ın köprü altlarında, başkalarının evlerinde, karavanlarda, parkta kendi kendine yalnızken mutlu olabilmiş son derece enteresan, içine kapanık ve acayip bir herif var.
ikisinin de hayatı çok değişik yoksunluklarla geçmiş. büyük ailevi sorunları var, ikisi de 67 doğumlu ama hayata bakış açıları tamamen zıt. peki olaya gelin şimdi:
bu hafta, merhum cobain'in kızı frances bean cobain bir açıklama yaptı ve aynen şunu söyledi, rolling stone'a:
'' özür dilerim promosyon kitlesi, ama nirvana'yı o kadar da çok sevmiyorum. daha çok oasis ve benzeri şeyleri dinliyorum.'' dedi.
hayat gerçekten çok enteresan, cobain ışıklar içinde olsun, noel gallagher tekrar liam'ı alsın dizinin dibine oasis'i toplasın demekten başka elden ne gelir ki? neyse ben gidip bir lithium bir don't look back in anger dinleyim bari.
tanım: çok büyük gruptur, son büyük ingiliz grubudur.
bu kadar geç keşfettiğimden dolayı üzülmeme ve kendimden utanmama sebep olan grub. müzikleri harika. soft rock işini çok iyi yapıyorlar. wonderwall tüylerimi diken diken etti. keşke daha önceden keşfetseydim.
iki egosu yüksek, sevimsiz ama çok çok başarılı kardeşin beraber kurduğu grup(tu.)
ama efenim bu abilerin birisi (bkz: liam gallagher) wonderwall isimli şarkıyı söyleyip dünyada ilk sıraya oturup, diğeri de (bkz: noel gallagher) don't look back in anger'ı söylüyor ve 2. sıraya da o yerleşiyor haliyle. ikisi de egoları şişiriyor da şişiriyor ve grup dağılıyor.
biz de böyle yaptıkları efsane parçaları hüzünlü hüzünlü dinliyoruz.
Canli dinleme ihtimalimizin sifira yakin hatta sifir oldugu grup. Tamam bircok dunya devini de canli dinleyemiyoruz, dinleyemeyecegiz ama bir sekilde onlari dinleyebilme ihtimalimiz var ama oasis'i yok! Iyi halt ettiler dagittilar guzelim grubu! Hos belki tekrar birlesirler, daha once yasadik bunu sonucta.
90'ların ortasında ''Definately Maybe'' ve ardından gelen 'What's The Story; Morning Glory?'' albümleri ile o zamanın genç ve hatta orta yaş dinleyicisinin adeta kulaklarının birikmiş pasını söküp atmış, lakin sonrasında aynı başarıyı tekrarlayamamış ''Mençıstırlı'' topluluktur.
Bu iki albüm de müzikal olarak kendine özgü bir modern-geleneksel sentezi barındırır.
Gitarlar sürekli olarak üst üste birden çok katmanda birbirini sürükler. Gürültülü ama dengeli bir üslup basit ve akılda kalan sözlerle sağlam bir bütünlük oluşturmaktadır.
Oasis dendiğinde bu iki albüm akla gelir. Sonrakilere para verip almışlığım-dinlemişliğim yoktur...Hatta beklentilerime karşılık hayalkırıklığı olarak değerlendirmekteyim.
Gecemi süsleyen harika ötesi grup. Birlikte bağırarak şarkılarını söyleyebileceğim oasis bilen bir kaç arkadaşım olsa keşke.
'Cause all of the stars
Are fading away
Just try not to worry
You'll see them some day
Take what you need
And be on your way
And stop crying your heart out..
Bu grubun konserine gitmek için nelerimi vermezdim..