bazen eski sevgili, bazen bir arkadaş bazen de o an hayatınızdaki birisi.
bazen keşke o bunu okusaydı dediğiniz anlar olur ya, işte öyle bi şey.
* ey sana aşık olduğumu zanneden, seni deli gibi sevdiğimi zanneden sevgili, senin garip garip mal mal hareketlerine katlandım. saçma sapan triplerini çektim. sırf mutlu olasın diye demeyeceğim şeyleri zorla sana dedittirdin. sırf seninle ilgileneyim sana odaklanayım istedin ama ben ne kadar öyle de gözüksem senin o halinden çok sıkılmıştım.
sana gösterdiğim sadakat ve sabrımı bu şekilde değerlendirip beni mükafatlandırdığın için teşekkürler. sayende kaç kuruşluk olduğunu anladım demek çok isterdim.
bilge olamadım ama denedim en azından bilgelik şarabından tattım bir gayeyi önemli kılan ona ulaşma arzusu değil midir? bul beni en azından dene ama hissettirme bedenleri yoksay ruhunun derinliklerine kat suni numaranı oyna hamleni yap ve beni bekle...
Hiçbir şey. Söz bitti. Unuttum, sildim seni demek isterdim. Belki de silmişimdir gerçekten. Ama o hissettirdiğin aşağılık duygu, o hiç gitmiyor. Gitmeyecek gibi de.
seni seviyorum. iyi ki varsın ve bana kattığın her şey için teşekkür ederim. o iyi insanlardan biri olarak, bütün bu kötülüklerden kurtulabilmek adına, o güzel atlardan birine binip gideceğine inanıyorum. mutlu ol. müzik ve kitaplarla dolu bir hayatın olsun. tüm sevdiklerinle.
"aynı şehirde yaşayıp sana dokunamamak, kokunu içime çekememek, kentin tüm sokaklarını ezbere bilipte bi senin evinin olduğu sokakta kaybolmak ne büyük intihar."
Sonradan gelen pişmanlığın var ya inan gözümde beş para etmiyor be canısı. Gerçi herşey için teşekkür ederim. Sayende tek başıma yerden kalkmayı ve hiç bir rüzgarda yıkılmamayı çok iyi öğrendim. Ondandır bu umursamazlığım ve kimseye eyvallahımın olmayışı yani çok üstüne alınma.