yıllar yılı önce * boğaz köprüsünden atlayan bir adamın atlamadan önce kendisine sigara uzatan polis memuruna söylediği şeydi *. nerden aklıma geldi hiçbir fikrim yok.
yıllar yıllar önce köprüden atlayarak intihar edenlerin sayısı tavan yapmış her akşam haberlerde bir kaç tanesi gösteriliyor iken yaşanan bir acının kulaklarda kalan cümlesi.
köprüye çıkıp şov yapmaya çalışanların sayısı, iş isteyen karısından af dileyenlerin sayısı çokca artmıştı. bunda, bu şovu canlı canlı yayınlayan ana haber bültenlerinin de büyük etkisi olmuştu tabi.
artık magazin haline gelen, 'acaba bu sefer kim ne isteyecek' diye düşündürten yayınlardan birinde gencin biri köprünün demirlerinin diğer tarafında dururken görülür. amacı şov olanlar gibi ölümün verdiği korkuyla demirlere sıkı sıkıya tutunmayan biri. anlatır derdini az çok, belki anlatmaz. polisler yanına yaklaşmak adına sigara teklif eder. biri eline aldığı sigarayla yaklaşır. kurtulma ihtimali onun için 'ölüm'dür. ölümden kurtulmak demek ölümdür onun için, buz gibi suya zifiri karanlıkta çakılmak değil. riski anlar. en ufak bir riske bile şans vermek istemez. son sözü 'o sigara da senin olsun hadi eyvallah' olur ve saniye düşünmeden atlar.
izlenilen yaş, olayın vehameti, yine yeni yeniden bir şov izlediğini düşünmenin verdiği vehamet olayın etkisini arttırır ve şu beyinde yıllar boyu hiç eskimeden yankılanır. hem de o işkolik habercilerin montahladığı haliyle,ekosuyla:
-o sigara da senin olsun hadi eyvallah! (hadi eyvallah)