Steinbeck'in Fareler ve insanlar'ı da sakıncalı bulunmuş.. takvim arkası ibret hikayeleri harici okumayı yasaklasalar rahatlarlar aslında. Korkarım yakında allahsız Bazarov yüzünden Babalar ve Oğullar, görücü usulü evlenmedikleri içün de Romeo ve Juliet sakıncalı bulunur.
bu kararı alanlar da evet zamanında okumuşlar, yüksek lisans hatta bazıları doktora seviyesine kadar yükselmişler hatta akademik ünvan bile almışlar, evet cehaletleri gitmiş, ama eşeklikleri maalesef olduğu yerde duruyor.
türkiye bir karar vereceği zaman nedense her zaman başka ülkelerde olup olmadığına bakıp öyle uygulamalar yapıyor. biz bir uygulama yapalım herkesten önce ve orjinal olsun.bırakın kendi kültürümüze göre ahlaki kararlar verebilelim. eğer ahlak dışı birşey varsa engellensin. ameika da ingiltere de varmı diye bakmayalı.
yazarı ve kapağı olan kitaptır. matbaada basılmıştır.
küçükken en sevdiğim kitaptı. ablam dalga geçerdi "olum manyak mısin? hep ayni kitap okunur mu? bu kaçıncı okuyuşun?"
bana kitap okumayı sevdiren kitaptı ve eminim bir çok akranım için de ayni şey geçerlidir.
zeze'nin simdi hatirlayabildigim kadarki tabiriyle o devasa, muthiş ses cikartan koca tren portuganın arabasına çarpıp onu öldürdüğünde ağlamıştım. nerdeyse duygusal gelişimimi bile bu kitaba borçluyum o derece. sanirim bu sahne devam kitabi güneşi uyandıralım'daydı ama her neyse.
sakıncalı bulunmuş şimdi.
hayir anlamiyorum hangi kismi sakincali lan?
maddi imkansizliklar icindeki bir ailenin her turlu kotu sarta ragmen birbirini kollamasi, fakir yasamin icinde bile her dakika tutunacak bir hayat sevinci bulabilmeleri mi?
dini gunlerde bir araya gelip kendi inanclarina gore bunlari kutlamalari mi?
kardeslerin kardeslerine destek olmalari mi?
fakir, ufak bir cocugu pastaneye goturup ona limonata ve pasta ismarlamak mi?
aileye destek olmak icin ayakkabi boyamak, sokaklarda biraz agzi bozuk bir adamla birlikte sarki sozu satmak mi?
sinirlenmesem duygusala bagliycam. zeze'nin tuzlu su dolu kovasindaki gibi içim aciyor lan.
Okunulması gereken bir kitap olarak milli eğitim tarafından 100 temel eser arasında yıllarca gösterilen bi kitaptır. Yasaklanmasından sonra bize başka bi seçenek bırakmamışlardır: zezenin suçu ne?
ilkokul çağındaki kız cocugunun saçından tahrik olup, onlara bile türban taktıran zihniyetten beklenen hareket.
Portakalı duyunca, kendilerine vaadedilen "memeleri yeni tomurcuklanmis bakireler" geliyor sanırım akillarina.
Yakında felsefe ve büyücüluk dinin düşmanı diye simyacıyı da yasaklarlar bu kafayla.
edebiyat çıtası çok düşük olan insanlar tarafından önce 100 temel esere konulmuş sonra da müstehcen buldukları sebebiyle yasaklanmaya çalışan kitaptır. ha dönem öyle bir dönemdir ki kitap yasakları var sonra da "ne biçim demokrasimiz var abi resmen kol gibi demokrasimiz oley" diyenler oluyor ya ona içerliyorum ben. bu şeker portakalı yasağını akp seviciler nasıl bir çerçeveye yerleştirecek çıkıp "şu sibepten iyi oldu hilal olsun başbağanım" tarzı konuşmalarını ne zaman yapacaklar merak içersindeyim. birde fareler ve insanlar var tabi arada kaynayan ama edebiyat çıtaları o haldeyken cahillik buram buram kokuyorken steinbeck'i anlamalarını da bekleyemezdik tabiki ha napmaları gerek bir şey yapmasınlar zaman, akit, yeni şafak falan okumaya devam etsinler çünkü kitap okudukça edebiyata daha çok zarar vereceklerdir* daha çok kitaba "ayşe gız öğretmen bunu bizim oğlana ödev vermiş ama müstehcen bu babası belli olmayan çocuk* diyor kitabın içinde"* diyerekten yasaklatmaya çalışacaklardır o küçük kafaları almayacaktır edebiyatın neler yaratabileceğini zeze'nin hikayesinin neyi anlattığını.
hiç okumamıştım, şimdi gidip satın alasım geliyor.
ulan hakikaten gepgerizekalısınız siz ya, çok kişinin bilmediği, okuyanların bile unuttuğu bir kitabı yasaklatarak, daha çok kişinin ilgisini arttırdınız. şimdi görün bakın o kitabın satışlarını.
yahu bunlar adam olacaklar da ben görecem, yasaklamayı bile beceremiyorlar daha, vay beee
annemin küçükken zorla okuttuğu , gözlerimin dolmasını sağlayan kitap. önyargıyla yaklaşmıştım ilk başta , iyi ki okumuşum diyorum şimdilerde. küçüklüğümün süpermeni oldu o kitap.
sevginin ne demek olduğunu anlatan kitaptır.
çocukluğumda her okuduğumda ağladığım, bugünlerde elime geçse yine okuyacağım kitaptır aynı zamanda.
devamı niteliğindeki 2 kitabı sevmesem de bu kitabın yeri çok ayrıydı. ve şimdilerde birileri çıkmış müstechen diyor. anlamak güç..
şeker portakalı dünyanın en güzel kitabıdır benim gözümde. sayısını hatırlamadıgım kadar okudum. peçete kolleksiyonu, dvd kolleksiyonu, pul kolleksiyonu yapar insanlar. bende şeker portakalını o kadar sevdim ki, zezeye hayatımdan o kadar onemli bir pay verdim ki, defalarca okumakla kalmadım. her gördüğüm yeni baskısını aldım. çocukken, her dogum günü olan arkadaşıma şeker portakalı aldım. evimde onlarca var. her dolaptan cıkabiliyor. ilk ingilizce okumaya calıştığım kitap şeker portakalı oldu. böyle garip bir şeker portakalı takıntım oluştu zamanla, herkes okusun istedim.
Ben sana okuyamazsın demedim adam olamazsın dedim.
"MEB 100 Temel Eser listesi içinde yer alan "Şeker Portakalı" kitabı derste ödev olarak okutan 7. sınıf Türkçe öğretmenine, Türk örf ve ananelerine aykırı müstehcen içeriğe sahip olduğu, içinde birçok argo sözcük ve küfür içerdiği gerekçesi ile bir velinin şikayeti üzerine soruşturma açıldı."
Kitabı okuyarak bu kararı alan nasıl bir kara cahilliğe sahip neresinden tutsam da olumlu görsem bilemiyorum. Her gün çocuğunun mutlaka ki izlediği reklam, dizi, çizgi dizi, dergi veya gazetelerde Türk örf ve de genel ahlak kabulünü aşmış tonlarca ileti var.
Sen ki bilinçli ebeveyn, fakir bir aile çocuğu olan Zeze'ye böyle diyorsan sakın Küçük Prens'i okuma, hissettirmeden tüm sisteme ve de fiyasko hayata küfür niteliğindedir.
Ayrıca John Steinbeck'in Fareler ve insanlar romanını sakıncalı bularak sansürlenmesi istendi. Düşündürmeye yönelik kitapları yaksak mı napsak?
--spoiler--
Behiye Doktor Nevhiz Işıl ilköğretim Okulu'nda görev yapan 7. sınıf Türkçe öğretmenine "Şeker Portakalı" kitabını okuttuğu için soruşturma açıldı.
Tüm dünyada çocukların ilgiyle okuduğu Brezilyalı yazar Jose Mauro de Vasconcelos'un Şeker Portakalı kitabı Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) ilköğretim okullarında okutulacak 100 Temel Eseri arasında yer alıyor. 1968 tarihli roman, fakir bir aile çocuğu olan Zeze'nin yaşadıklarını anlatıyor.
Behiye Doktor Nevhiz Işıl ilköğretim Okulu'ndaki 7. sınıf Türkçe öğretmeni de öğrencilerine performans ödevi olarak bu kitabı okumalarını istedi.
Velilerden biri, kitabı okuduğunu ve şok olduğunu belirterek kitabın Türk örf ve ananelerine aykırı içeriğe sahip olduğunu, içinde birçok argo sözcük ve küfür içerdiğini belirterek öğretmen hakkında soruşturma açılmasını istedi.
--spoiler-- *