erol günaydın ve nefise karatay repliklerinin, oyunculuğun ve sezen aksu dinlemenin keyif verdiği filmdir. Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer olan kürkçü dükkanı sözünü hatırlatmaktadır.
GENELDE ALDATILDIĞINI DÜŞÜNEN KADININ, DiĞER KADIN iÇiN SÖYLEDiĞi SÖZ. HEP O KADIN, O KADIN DENiR. AMA BU KADIN BiLMEZ Ki, O HEP, 'O KADIN O KADIN' DEDiKÇE ADAMI O KADINA DAHA FAZLA iTECEKTiR. BU HEP BÖYLEDiR BÖYLE DE OLACAKTIR.
erol günaydın ile nefise karatay'ın repliklerinin çok zorlama geldiği, ancak mükemmel sezen aksu şarkıları için, uzun metrajlı bir video klip tadında defalarca izlenebilecek bir film.
insana 2 büyük devirttirir* şerefsizim.
hikaye de biraz klasik olmuş, çok daha renkli ve farklı olabilirdi. utanmasam; bu kadarını ben de yapardım diyeceğim, ayıp olacak.
koyu bir sezen aksu hayranı olan fatih akın çekseydi böyle bişeyi, tadından yenmezdi diye de düşünmeden edemedim hani. şöyle; istanbul hatırası tadında; yarı belgesel falan, di mi?
yalnız, bir insan şarkılarıyla bu kadar mı içimize işler arkadaş ya?
peşin edit: öyle gibi görünse de yukarıdaki entry alkol içermemektedir. en azından şimdilik...
türk sinema tarihinde belkide yeni bir akıma öncülük edebilecek bir film..
konusu 80 lerden fırlama bir aşk öyküsü filmin başından sonunu tahmin etmek pek te zor değildi.filmin başı gerçekten eğlenceliydi..şarkılar sahnelerle gerçekten uyum içindeydi.fakat son yarım saatte bitmesi için gerçekten beklenilen bir film.
tüm film boyunca selin demiratar'ı süsleyip püsleyip çekmişler sahneleri.
hayatında hiç aşık olmamış biri bu filme gitmemeli.Çünkü filmi izlerken empati yapıyorsunuz,daha sinema salonundan çıkmadan eleştirmeye başlıyorsunuz yeşim'i ve kendinizi.O kadın'daki duyguları, yaşananları anlamanız için aşkı tatmanız şart yoksa çok sıkılırsınız.Saçma gelir film...
Öyle çok Sezen Aksu hayranı bir insan değilim aslında ,tek bi albümüne para vermiş değilim.Ama O Kadın filmine gittiğimde farkettim Sezen Aksunun bir çok parçasını ezbere biliyorum, bilmek de değil hissediyorum aslında tam tanımlıyamıyorun da garip, saçma ... Sezen Aksu parçalarından bu kadar etkilenebileceğimi hiç düşünmemiştim. Oyle bir şeyki içiniz de gömdüğünüz ne kadar anınız varsa dışarı fışkırıyo o kadar duygu yükünün arasında aptallıyosunuz ne olduğunu bile farkedemeden oylece mal gibi kalıyosunuz , gözleriniz nemlenmiş burnunuzu çekerek..
Ne tuhafdır sinsi sinsi işlemiş içimize o parçalar ve biz farkına bile varamamışız ve ne garipdir ki kabullenmemek için çaba bile gösterememişiz, sanki bir den yıllardır görmediğiniz sevdanız gibi ortaya çıkıp o en unutamadığınız gülümsemesiyle ben döndüm demiş ve hiç bir tepki veremeyip sadece hoş geldin diyip baka kalmışsınız, tüm o kafanızdan yıllardır geçirdiğiniz, defalarca hesabını yaptığınız hesap sorma eylemleriniz, kininiz nefretiniz acılarınız oylece akıp gitmiş o gülümsemenin karşısında ve en aptal bakışınızla onun tekrar gideceğini bilerek kabullenmişiz acı çekeceğinizi bile bile. Aşk ne aptalca.
Acı çekmek te ayrı bi olay Sezen Aksu parçalarında , o kadar saçmaki mazoşist olduğunuza sizi ikna ediyor sanki , O parçalardaki aşk acısından mahvolmuş , ezilmiş, bitab düşmüş ,acınası insanın yerinde olmak onun gibi acı çekmek için can atıyosunuz siz de kahrolmak ızdırapların arasında içmeseniz bile eliniz de içki kadehi sigara eşliğinde güneşin doğuşuna ağlamak istiyorsunuz sebepsiz yere.En tuhafı da hayatınız da herşey normal gidiyordur, tüm o eviniz, işiniz, sevdiğiniz kadın , rutin olağan hayatınız her şey çok güzelken , dayak yemek için kaşınan insan modeli gibi huzur bulamıyorsunuz.
işte bu duyguları bana hissettiren O Kadın Sezen Aksu.
galasında bulunduğum film. ilk yarım saati şahane, gerisini gereksiz buldum. teknik ekip üst düzey çalışmış ama senaryo yetersiz yada bizler repliksiz bir filmi kabullenemedik. müzikal ve görsel bir şölen isteyenler için bir başyapıt ama film olarak sınıfta kalmış. konu yok , replik yok, gerçi filmde anlatılmak istenen de bu.
not: garip bir yazı oldu ama bu filmde böyle garip işte.