168.
Aı teknolojisi ile dertleşmeye çalışmak.*
167.
klozetin kapağını kırk yılın başı dezenfekte etsem de... direk oturup sıçabiliyorum... içim rahat.
165.
Bir şarkıyı bile yalnız olmak.
161.
Tek başına sinemaya gitmek..
160.
bugün kaçıncı sigarayı içtiğini bilmemek.
159.
Çikolata kavanozuyla dertleşmeye başlamak.
158.
Panda başlığına girdim sandım.
158.
klozetin kapağını açtığında 2 gün önce sıçtığın boku görmek...
duvar saatinin hep 10'u 5 geçmesi...
hep donla uyuyup sabah soğuğunda pike ile sevişmek...
157.
Yalnız olduğunu bile unutmak.
156.
Ölsem ölümü kim bulacak diye düsünmek.
155.
internetten okey oynamak.
153.
kendi kendinde dert anlatıp teselli vermek .
152.
Yalnızlığının verdiği huzuru başka(ları)sı vermiyorsa.
işte o zaman, o kadar yalnızsın.
150.
Garsonu tek çay için yormak.
149.
Tek başına yemek yemek, tek başına mutlu olmaya çalışmak, tek başına dolaşmak, konuşacak tek bir kişi bile olmaması, belkide bir gün tek başına ölmeyi beklemek.
148.
Hiç bir yere, kimseye ait hissetmemek gibi. Bi zaman çok mutlu olduğumu hatırlıyorum; bahardı sanırım.
147.
Yalnizligim ve ben oturuyoruz bas basa.
146.
Yankılarla uyuyup, yankılarla uyanmak.
145.
o kadar yalnız olmak ki yalnızlığı sevdiğini sanmak. halbuki bunun çaresizlik sonucu zoraki bir kabullenişten ibaret olması ve gerçeklerin hiçbir zaman farkına varamamak.
144.
O kadar yalniz olmak ki bi iyi geceler mesajina muhtac kalmak.
142.
kendi varlığından şüphe duymaya başlamak.