düğmesi olmayan cübbesinin önünü iliklemeye çalışanların cübbelerini, helikopter ile siyasetçilere gözdağı vermeye giden askerlerin üniformalarını, sırf birilerinin oğlu diye işlem yapmayan emniyet mensuplarının üniformalarını ve allah ın evine siyaset sokan imamların cübbelerini de söker alır inşaallah. ulan bu milletin paraları ile devletten maaş alan adamlar işlerini yapmak yerine hükümetin maaşlı elemanı gibi davranır olmuşlar. hepsini bir yere kadar anlayabilirsin ama ibadethaneye siyaset sokanların yatacak yerleri yok. sadece akp için değil 24 haziranda inşallah iktidar değişecek gelen iktidara da aynı şekilde yapanların yetkileri ellerinden alınsın. tarafsızlığına güvenemediğimiz bir yargıya bir tsk ya bir emniyete ve en vahimi bir diyanete nasıl sevgi ve saygı besleyeceğiz.
Bu o kadar korkulacak bir durum değil. Neticede tarafı olduğu siyasi görüşü alkışlamış. Fakat yine de asker tarafsız olmalı. Pek çok sakıncası var. Bu olabilir mi? Türkiyenin darbeler tarihine bakıldığında olmadığı aşikar. En yakın misal 28 şubat. Dönemin bçg başındaki darbeci generali çevik birin, emniyetteki kendi polisleri (fetö) sayesinde gen.kur. dan bilgi sızdıran dönemin içişleri bakanı meral akşenere sarfettiği "yağlı kazığa oturturum" sözleri çok meşhur olmuştur. Yani askerin tarafsız olması zordur.
28 Şubat döneminin en sert uyarısı dönemin içişleri Bakanı Meral Akşener'e yapıldı. Askeri bu derece kadar öfkelendiren olay, Akşener'in TSK'dan bilgi sızdırmaya çalışmasıydı. Hükümetin bazı polis şefleri kanalıyla kendi çalışmalarını izlemeye çalıştığını öğrenen komutanlar, sivil polislerin Genelkurmay'daki giriş çıkışları, üst rütbeli subayların hareketlerinin izlenmekte olduğunu fark etmişti. iç güvenlikle ilgili olarak yapılan dar kapsamlı bir koordinasyon toplantısında Genelkurmay 2. Başkanı Org. Çevik Bir, içişleri Bakanlığı Müsteşarı Teoman Ünüsan'a şunları söyledi: “O kadına (içişleri Bakanı Meral Akşener) söyle, ayağını denk alsın. Emniyet istihbaratına sahip olsun, hareketlerine konuşmalarına dikkat etsin. Emniyet istihbaratının neler çevirdiğini biliyoruz. Söyle o kadına, gelirsek onu ve avanesini içişleri Bakanlığı'nın önünde yağlı kazığa oturturuz...”
Haklı bir söylemdir. O üniforma AKP şakşakçılığı üniforması değil, şanlı şerefli türk silahlı kuvvetleri üniforması. Sen o üniformayı kirletemezsin! Yarın tanrı esirgesin, halk ile Tayyip Erdoğan çatışsa Tayyip Erdoğan için halka kurşun mu sıkacaksın?
Şerefleri olmadığı için Muharrem ince'nin lafını başka bir yere çekip 'bu adam afrin komutanı, düşmanlık oradan geliyor' demek ağır şerefsizliktir. Bu kadar şerefsiz insanlar nasıl kendilerine dindar diyor anlamıyorum.
Ulan adam afrin değil isterse Vietnam komutanı olsun. Mesele o mu? Mesele sizin çobanınız Muharrem ince aleyhine konuşurken kalkıp alkışlıyor olması. Hala Twitter'da falan 'afrin komutanını çekemiyorlar' diyen piç kuruları var. Sizin Şerefinize sokayım. Biraz şerefli olsalar seçim kararından beri neden 1 tane afrin haberi yapılmadığını sorgularlar. Ama onlarda nerede o haysiyet?
Keşke şimdi bu genareli savunan siyasilerimiz veya ak halkımız vakti zamanında fetö yüzünden kumpas kurulan ergenekon balyoz davalarındaki genarelleride savunsaydı, keşke bu genareli savunan vicdanı geniş insanlar; boğaz köprüsünde erlerin boğazı kesilirken de vicdanlı davransaydı, kekşe bu merhametli insanlar; harbiyeli 19 yaşındaki çocuklar müebbete mahkum edilsiklerinde de biraz merhametli olsalardı da bizde şuanda samimi olduklarına inansaydık.
Keşke şimdi bu genareli savunan siyasilerimiz veya ak halkımız vakti zamanında fetö yüzünden kumpas kurulan ergenekon balyoz davalarındaki genarelleride savunsaydı, keşke bu genareli savunan vicdanı geniş insanlar; boğaz köprüsünde erlerin boğazı kesilirken de vicdanlı davransaydı, kekşe bu merhametli insanlar; harbiyeli 19 yaşındaki çocuklar müebbete mahkum edilsiklerinde de biraz merhametli olsalardı da bizde şuanda samimi olduklarına inansaydık.
ister haklı olsun ister haksız söylenmemesi gereken bir beyandı. Ağza laf vermek olumsuz etkiliyor inceyi. Performansı gayet iyi ama kirletilmemesi için parmak uçlarına basa basa yürümeli.
kuvvetler ayrılığına vurgu yapan muharrem ince'nin bu sözü söylemesi de yanlış, muharrem ince'nin eleştirildiği konuşmada cumhurbaşkanının alkışlanması da yanlış. muharrem ince tepkiyi doğru verse sıkıntı yoktu ama böyle sivri çıkışlar yapınca haklıyken, haksız konuma düşüyor. ve bu çok oluyor. durum budur.