O gece herkes bir köşedeydi. Kimi eline telefonunu, kimi de bilgisayarını aldı. Uludağ sözlüğe girdiler. Yanlarında her zamanki gibi kahveleri ve çayları da vardı. Sol tarafta başlıklar akmaya başladı. Engin bilgileriyle halkı aydınlatacaklarını sanıyorlardı ancak bir şeyi unutmuşlardı cihazların bataryaları sinyal veriyordu, bu faturalar neyle ödenecekti, burslar ne zaman yatacağı, içlerindeki acıları da dökmeyi düşündüler sonra bir köşeye çekilip süt dökmüş kedi gibi sadece okumaya başladılar. Tüm yaşananlar buydu.