nükleer santral

entry166 galeri15
    25.
  1. gerekli önlemler alındığında hiçbir zararı olmayan, ancak bazı sivil toplum orgütlerinin fişeklemeleriyle bu halka yararından çok zararı tanıtılan santral.bu ülkeye ilk gözlem evi kurulduğunda da aynı tepkiler vardı. aradan onca yıl geçti peki ne değişti?
    2 ...
  2. 26.
  3. Türkiyenin de sahip olacağı santral.
    0 ...
  4. 27.
  5. hakkında yorum yapan kişilerin ne kadarının bu konuda teknik bilgiye sahip olduğu mechul, ve ehil kişiler oldukları muamma olan tartışmalı konudur. herkes etraftan duyduğu uyduruk bilgilerle ahkam kesmektedir.
    ayrıca sscb deki nükleer sızıntıdan etkilenen bir örnek için;
    (bkz: pripiat)
    1 ...
  6. 28.
  7. bütün gelişmiş ülkeler kullanıyor hani bize hani bize diye kendini kaybeden bizlere de maalesef yakında bulaşacak santral. millet geliyor atıklarını sana atıyor, sen nereye atacaksın? ülkeler yavaş yavaş vazgeçiyor sen napacaksın? saklanan nükleer santral kazaları, gerçek maliyetler bunlar ne olacak? hepsini geçtim deprem olunca binalar, insanlar yerle bir oluyor da ufacık bir sızıntıda olacakları söylesene sen bana? gerekli önlemleri alabileceğimize inanıyorsak ben daha bi şey demiyorum.
    3 ...
  8. 29.
  9. patlamasından korkugumuz santraldır.
    ermenistanda bile bulunurken ülkemizde "green peace" adı altında yapılan bazı propagandalardan dolayı bir türlü kurulamayan santralin ihalesi 1999 yılında güney koreli bir şirkete verilmiştir.
    sanki ermenistandaki patlayınca bizi etkilemıyor ha bizde patlarsa kıtadan yok olucaz.
    ukraynada olan patlamananın izleri hala karadenizde görülmektedir.
    0 ...
  10. 30.
  11. tehlikeli değildir gibi bir söylem tamamen bu ülkenin varlığını hiçe saymaktır.
    nedeni:
    nükleer santrala karşi ayaktayiz!
    rusya'yla kapalı kapılar arkasında imzalanıp hızla tbmm'den geçirilmek istenen ikili nükleer anlaşmaya karşı
    acil eylem çağrisi...

    türkiye'nin sonu belli olmayan bir nükleer maceraya sürüklenmemesi için tüm yurttaşları nükleer santrala karşı ayağa kalkmaya çağırıyoruz.
    türkiye büyük millet meclisi'ni de rusya'nın türkiye'de nükleer santral kurmasını sağlamak için yapılan devletler arası anlaşmayı durdurmak için göreve davet ediyoruz.

    hükümet akkuyu'da yapılacak olan ve 4800 mw gücünde dört nükleer reaktörden oluşan türkiye'nin ilk nükleer santralı için rusya ile devletler arası bir anlaşma imzaladı.
    bu anlaşmayla sermayesinin tamamı rusya'ya ait olan bir şirket tarafından 20 milyar dolara yapılacağı açıklanan akkuyu nükleer santralı 7 yıl içinde bitirilecek.
    anlaşmaya göre rusya bu santralda ürettiği elektriği 15 yıllık alım garantisiyle 12,35 cent sabit fiyattan türkiye'ye satacak.
    türkiye'de nükleer santrala karşı mücadele 35 yıldır devam ediyor.
    hükümetin 2004 yılından bu yana süren nükleer yapma çabaları daha önce açılan ihaleye bir rus şirketi dışında hiçbir firmanın teklif vermemesiyle ve nükleer santral yasasının danıştay tarafından iptal edilmesiyle başarısız olmuştu.
    hükümet şimdi bütün bu engelleri aşmak için yasasız, ihalesiz ve şartnamesiz bir şekilde, şeffaf olmayan bir süreçle hazırlanmış ikili bir anlaşmayla ve enerji alanında yapılacak yatırımlarda uyulması gereken bütün kuralları çiğneyerek, halkın karşı çıktığı bu nükleer santral yatırımını rusya'ya veriyor.
    türkiye'nin bu kadar gözü kara bir şekilde ve üstelikj çernobil'in sorumlusu olan rus nükleer teknolojisiyle bir nükleer maceraya sürüklenmesi kabul edilemez.

    bunun en temel nedenleri şöyle sıralanabilir:
    - nükleer santralda enerji üretilirken her yıl tonlarca radyoaktif atık üretilir. hiçbir ülke yüz binlerce yıl radyasyon yaymaya devam eden bu atıkların nasıl saklanması gerektiğini bile bulabilmiş değildir. bu nedenle nükleer enerji en kirletici, insan yaşamını ve doğayı en fazla tehdit eden enerji üretim biçimidir.
    - üzerinden 24 yıl geçen çernobil nükleer kazası dünyanın yaşadığı en büyük felaketlerden biriydi. çernobil yaşanan tek nükleer kaza olmayıp bütün nükleer santral türleri ciddi kaza riski taşır. kazalardan, atıklardan ve normal işleyiş sırasında yayılan radyasyon kanserin, doğumsal anomalilerin ve başka sağlık sorunlarının en önemli nedenidir. çernobil gibi bir kazanın sonuçları kuşaklar boyunca sürer ve geri dönüşsüzdür. ayrıca kazaların yaratacağı maddi yük hiçbir sigorta şirketinin sigorta edemeyeceği kadar yüksektir.
    - nükleer enerji son derece pahalı bir yatırım gerektirir. abd'de 1000 mw büyüklüğünde bir santral en az 7 milyar dolara mal olmaktadır. bu yatırım maliyeti kazaları önleyecek güvenlik önlemleri nedeniyle giderek artmaktadır.
    - hükümetin yaptığı son anlaşmaya göre rusya 1000 mw'lık reaktörü yaklaşık 4 milyar dolara mal edecektir. yani abd fiyatının neredeyse yarısına... bu farkın nedenlerinden biri rusya'nın düşük güvenlikli ve kazalara daha açık bir santral inşa etmesi midir? hükümetin çernobil'in sorumlusu olan rus nükleer teknolojisine neye dayanarak gözü kapalı güvendiği belli değildir.
    - türkiye'nin rusya'ya 15 yıl boyunca garanti ettiği kws başına 12,35 cent'lik fiyat avrupa'da nükleer santraldan üretilen elektriğin ortalama satış fiyatı olan 6-7 cent'in çok üzerindedir.
    - bu fiyattan 15 yılda rusya'ya ödenecek toplam para 71 milyar usd'dir. santralın 60 yıllık ömrü olacağı varsayılırsa bu miktar 285 milyar dolara çıkar. türkiye'de birkaç kuşak bu pahalı elektriği rusya'dan satın almaya ve rusya'ya yüz milyarlarca dolar aktarmaya mahkum edilmekte
    - türkiye rusya’ya petrolde %66; doğalgazda %33 oranında bağımlıdır. nükleer enerji ile bu bağımlılık %10 daha artarak, toplamda yaklaşık %80 civarına çıkacaktır. böylece türkiye çeşitlendirdiğini iddia attiği enerji alanında tek ülkeye tamamen bağımlı hale gelmektedir.
    - nükleer santral gibi tehlikeli ve pahalı bir yatırım ihalesiz, rekabetsiz, şartnamesiz bir şekilde yaptırılamaz. hükümetin şu anki uygulaması her türlü yargı denetiminden de, teknik denetimden de kaçmak anlamına gelmektedir.
     nükleer enerji ile nükleer silahlanmanın arasında ince bir çizgi vardır. nükleer teknoloji hiroşima'ya gelişmeye başlamıştır ve “barışçı nükleer enerji” bir aldatmacadır. pek çok ülke için nükleer teknolojiye sahip olmak nükleer silahlara sahip olma hevesinin bir parçasıdır. nükleer enerji barış politikalarına da aykırıdır.
    - nükleer santralın yapılmak istendiği mersin-akkuyu için 1976 yılında alınmış olan yer lisansı üzerinden tam 35 yıl geçmiştir. lisansı verenlerden prof. dr. tolga yarman, artık bu lisansın geçersiz olduğunu, yeniden güncellenerek, bugünkü teknolojik ölçümler, koşul ve şartlara göre değerlendirilmesi gerektiğini belirtmektedir.
    - akkuyu soğutma suyu olarak kullanılacak akdeniz suyunun sıcaklığı, balıkçılık, tarım ve tuzim potansiyelini olumsuz etkilenecek olması gibi nedenlerle de uygun bir yer değildir. her şeyin ötesinde mersin-akkuyu halkı başlangıçtan bu yana “atom santralı” istememektedir.
    - yapılan anlaşmanın kapalı kapılar ardında yapılması, ihale ve yargı süreçlerinden kaçırılması, anlaşmanın içeriğinin belli olmaması, toplumdaki ve yöredeki nükleer karşıtlığının dikkate alınmaması nedeniyle bu anlaşma her şeyden önce demokrasiye aykırıdır. bu anlaşma yapılış biçimi ve içeriğiyle antidemokratiktir ve meşru değildir.
    küresel eylem grubu
    3 ...
  12. 31.
  13. çernobil örneğini göstererek yapımına karşı çıkmak hurda bir gemi battı diye bütün deniz trafiğini durdurmakla aynı şey olan santrallerdir.
    1 ...
  14. 32.
  15. elimizle götümüzün yeri değişmesin diye karşı çıktığımız hede.
    1 ...
  16. 33.
  17. Kendinde olan ülkelerin başka ülkelerde olmasında şiddetle karşı çıktıgı tesis.
    Bakın dünyada söz sahibi olan ülkelerin hepsinde bu tesis vardır.
    1 ...
  18. 34.
  19. Tayyip gibi Alman çeşmesini Belediyenin tazyikli suyuyla temizleyecek kadar sikindirik adamlara iş veren işgüzar, para gözlü, terbiyesiz adamın elinde Hidrojen bombası kadar tehlikeli olabilecek lakin Doğru ellerde istesek de istemesek de Zaruri olan santral türüdür.

    Neden mi zaruri?

    (bkz: termik santral/#10739074),

    bu girdiden doğru basit bir dille içindeki bakınızlar da okunarak ikna edici olmasa da zaruretini iyi kötü anlatabilmişimdir herhalde.

    Ama diyorum Tayyip ve nükleer santral... insanı korkutuyor. Termik santral değil ki En büyük patlama buhar kazanında olsun veya dün de olduğu gibi Kömür yatağında göçük olsun, türbin iyi oturtulmuş olmasın yerinden fırlasın gitsin birkaç kişi hayatını kaybetsin.

    inşallah Tayyip iktidarı yapmaz diyeyim. bunun yerine 10 tane daha termik santral diksin, Doğalgaz ithal etmeye devam edip birilerine rant sağlamak için filitrelemesin astımdan geberelim daha iyi.

    Lakin tekrar ediyorum Doğru ellerde zaruridir, Gerçekçidir, karşı çıkmak Havanda su dövmekten öteye gitmez, Rüzgarla Sanayinin dev çarkları dönmez.
    1 ...
  20. 35.
  21. mutlaka olması gereken, greenpeaceçilik oynaYANLARıN ÇALıŞMA PRENSiBi VS. HAKKINDA bir halt bilmeden kulaktan dolma bilgilerle atıp tuttuğu tesis.

    limit: radyasyon kısmı doğru tabi, ama fazlasıyla kontrollü radyasyon.
    yakıt olarak kullanılan element kendi içinde tepkimede iken tepkime alıp başını gitmesin diye kullanılan kontrol çubukları vardır. bunlar, atomlardan saçılan parçacıkları tutarak istenilen hızda tepkime ve istenilen miktarda ısı açığa çıkmasını sağlar. bundan sonrası 150 yıllık sistem. elde edilen ısıyla su buharlaştırılır, buhar türbinlere gönderilir, türbinler alternatörleri harekete geçirir. sonuç? elektrik.

    nükleer santral kazaları neden olur?
    cevap: %99 insan hatası.
    dünyada sadece birkaç ölümcül nükleer santral kazası olmuştur. çernobil dışında ölü sayısı 5-10 kişi iken çernobildeki mühendislerin santrali patlatmak için inatla çabalamaları faciaya yol açmıştır.
    eğer hidroelektrik santrallerinin daha çevreci olduğunu düşünüyorsanız yapım aşamasında harcanan enerjiyi, kullanılan yakıtı ve baraj bölgelerini iyi inceleyin derim.

    rüzgar ve güneş enerjisi kullanılamaz mı? elbette kullanılır. fakat o kadar verimsizler ki dağı taşı bunlarla doldurmanız gerekebilir.
    ve kesinlikle dağ taş bunlarla doldurulmalı. ama ülkemiz için bu yetmez, türkiye'yi 1000km kadar güneye kaydırmamız gerekir güneşten faydalanabilmek için. bunlar yapılana dek nükleer santral en verimli, en temiz enerji kaynağıdır.

    ha bu arada, o nükleer santrallerin kocaman bacaları vardır ya, onlardan çıkan şey su buharıdır. çay suyu kaynatırken görmüşsünüzdür. zararsızdır.
    0 ...
  22. 36.
  23. şu açık ki insanoğlu nükleer enerji santrallerini güvenli hale getirmiş değil. teknoloji hala bu konuda açık veriyorsa ve %1 lik hata payı bile bulunsa ne kadar korkunç etkileri olabileceği ortada. ya güvenli hale getirilmeliler ya da hiç kurulmamalılar. nükleer enerji müthiş bir enerji kaynağı ve geleceğimizi tamamen değiştirebilecek müthiş bir şey. ama bu enerji üzerinde hakimiyetimiz tam anlamıyla yoksa ve etkilerini hala ölçemiyorsak, ki öyle görünüyor, hayatlarımızdan da daha kıymetli değil.
    2 ...
  24. 37.
  25. --spoiler--
    Kendinde olan ülkelerin başka ülkelerde olmasında şiddetle karşı çıktıgı tesis.
    Bakın dünyada söz sahibi olan ülkelerin hepsinde bu tesis vardır.
    --spoiler--

    bazılarının iphone ya da kaşıkçı elmasıyla karıştırdığı kitlesel ölüm tehlikesi.
    2 ...
  26. 38.
  27. dünyada hiçbir şeyi yüzde yüz güvenli hale getirmek mümkün değildir. uçaklar düşebilir, trenler çarpışabilir, petrol kuyuları patlayabilir. elbetteki rüzgar ve güneş enerjisi gibi sorun çıksa dahi büyük hasarlara neden olmayacak enerji kaynakları kullanılmalıdır ancak ülkemiz için yeterli değildir. nükleer santral kaçınılmaz bir gereksinimdir. gerekli tüm önlemler sonuna kadar alınıp yine de bir sorun olması halinde ne yapılacağı ile ilgili (insanların tahliyesi vs..) tüm çalışmalar yapılıp nükleer santral ülkemizde de hayata geçirilmelidir.
    0 ...
  28. 39.
  29. insanligin götünde patlamiş patlamayada devam edecek tesislerdir.rüzgar enerjisi vb kaynaklar varken hic ama hic düşünülmemesi gerekir.
    0 ...
  30. 40.
  31. nükleer enerji kullanılmamalı, yüzde 99.999999 bile güvenli olsa 0.000001 hata payı yüzünden hayatımızı cehenneme çevirebilir hayatlarımızdan daha kıymetli değil, ama ben evde otururken fazladan lamba yakarım, çıktığım odanın ışığını kapatmam ne olacak canım veririz parasını benden kıymetli mi? TV olursa en büyüğü olsun, Buzdolabı olursa en esaslısından olsun, yazları da bir sıcak oluyor parayı bulunca klima alacağım,asansörlü bir binaya gittiğimde 3. 4. ü katı bırak 2. kata bile asansörle çıkarım, geçenlerde bilgisayar dükkanına gittim yav oyun oynamaya ne gerek var demedim iki ayrı güç girişi olan yüzlerce wattlık ekran kartını alıverdim çok yakar ama olsun.

    Yine de güvenli olmayan santraldir, Ben bu tüketim alışkanlıklarımı değiştirmem ama buna rağmen nükleer karşıtı olurum. ne idealistim değil mi?
    2 ...
  32. 41.
  33. yeni çağın enerji üreticisidir. dünyadaki tüm gelişmiş veya gelişmekte olan ülkeler tarafından devreye alınarak derin bir oh çektiren sistemdir. karşı çıkılmasının sebebi tamamen yanlış bilgi, yanlış yorum ve ortada olan neredeyse tek kötü örnek olan çernobil dir. halbuki biraz araştırılsa, çernobil patlamasının resmen zorla oluşturulduğunu görülür. böylesine büyük bir ihmal, hiçbir insanın yapabileceği bir iş değildir. peki, neden yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmıyoruz? çünkü son derece yetersizdir. rüzgar, güneş ve sudan yararlanılarak üretilen enerji sadece lokal bölgelere yeter. örneğin bir evin kendi elektriğini karşılaması ya da bir kasabanın elektriğinin rüzgar enerjisiyle sağlanması gibi. böyle sistemler için çok geniş araziler gereklidir. türkiye, böyle geniş arazileri boş beleş işler için ayırma lüksüne sahip bir ülke değildir. fosil yakıtlar da sonsuza kadar kullanılacak değil. farklı kaynaklarda, farklı tükenme zamanları yazılsa da elbet bir gün biteceğini biliyoruz. ayrıca kömür yaktığınızda açığa çıkan kükürt, havadaki hidrojen ve oksijen ile birleşerek sülfürik asit meydana getirir. bu da asit yağmuru demektir ki, bu olayın yeryüzünde yaratacağı tahribat herkesin malumudur. nükleer santral geçmiş teknolojilerde bazı açıklar içeriyordu, doğrudur. fakat şimdilerde son sistem güvenlik ögeleriyle donatılmış santraller, bırakın depremi, en ciddi terör saldırılarında bile tehlike oluşturmuyor. keşke kağıt kalem alıp herkese anlatabilsem sistemini. böyle güvenli bir sistemi hayatınızda görmemişsinizdir. diyelim ki tehlikeli bir durum arzediyor. ulan kıçınızın dibinde ermenistan da var bir santral. o patlarsa ne olacak? yine kıçınızın dibinde oyun hamuruyla oynar gibi uranyumla oynuyor iran. buna ne diyorsunuz? tehlikeyse tehlikedir. kilometreler kurtarmaz sizi. ha burada, ha dibinizde; ne farkeder. avantajı cabası... japonya, yaklaşık 55 yıl önce atom ve hidrojen bombası gördü üzerinde. yaşanılan yıkım 50 yıl içerisinde düzeltildi. küçücük kore ülkesinde 16 nükleer santral mevcut. fransa tüm enerjisinin %96 sını nükleer santrallerden karşılıyor. hindistan, pakistan, hatta iran gibi az gelişmiş denilen ülkeler de nükleer güce sahip. burada bir not eklemeliyim. hindistan daki santralde thorium elementi kullanılıyor. yani diğerleri gibi uranyum değil. ve ilginçtir ki dünyadaki thorium rezervinin %75'i eskişehir sınırları içerisindedir. inşallah artık uyanırsınız bazılarınız!

    (bkz: grinpiys embesil bir topluluktur)
    4 ...
  34. 42.
  35. sanıldığı gibi nükleer santraller hala çağımızın enerji kaynağı değildir. türkiye'nin enerji açığının uzun vadede çözümü nükleer enerji gibi gözükse de aslında bu faaliyetin maliyetinin oldukça yüksek oluşu olası tehlikesini de gözönüne alırsak çok ta mantıklı olmadığı anlamına gelir.

    sanıldığının aksine dünyadaki tek önemli kaza çernobilde olmamıştır.

    bkz
    1952 Chalk River deneme reaktörü çekirdek erimesi
    1957 Windscale/ingiltere Askeri amaçlı reaktörde yangın, 1.5x10 Bq radyasyon kaçağı
    1958 Vinca/Yugoslavya deneme reaktörü çekirdeğinin aşırı ısınması, 6 bilim insanı radyasyona maruz kaldı, 1'i öldü
    1961 SL 1, iDAHO FALLS/ABD Askeri deneme reaktörü infilak etti, 3 işçi öldü
    1966 Enrico Fermi/ABD deneme reaktörü kısmi çekirdek erimesi
    1969 Lucens/isviçre deneme reaktörü kısmi çekirdek erimesi
    1972 Fürgassen/Almanya 640 MW kaynar sulu reaktörde bir yüksek basınç sübabının çalışmaması, radyoaktif buhar kaçağı
    1975 Tsuruga-1/Japonya 340 MW kaynar su reaktörü bir boru hattında kırık. 37 işçi radyasyona maruz kaldı
    1975 Leningrad-1/Sovyetler Birliği 380 basınçlı-su soğutmalı reaktörde kısmi çekirdek erimesi
    1977 Bohunice A-1/Slocakya 100 MW gaz soğutmalı reaktörde çekirdeğin aşırı ısınması, radyasyon sızıntısı
    1978 Brunsbüttel/Almanya 770 MW kaynar su reaktöründe bir buhar hattının
    kopması, radyasyon sızıntısı
    1979 Three Miles island/USA 880MW basınçlı su reaktörü çekirdek erimesi, iyot-131 kaçağı
    1986 Çernobil 4/Ukrayna 1000 MW basınçlı su soğutmalı grafit reaktörü güç infilakı, yangın-yakıtının yüzde 70'i dünyaya yayıldı
    1987 Trawsfynydd/ingiltere 200 MW gaz soğutmalı reaktör yangını
    1991 Mihama-2 Japonya 500 MW basınçlı su reaktörü bir boru hattının kopması ile radyoaktif buhar kaçağı
    1992 Sosnovy Bor/Rusya 1000 MW basınçlı su soğutmalı reaktörün bir yakıt elemanı kanalının kopması
    kaynak: http://www.anarsi.org/ars...=143&tip=1&ust=48

    ayrıca: http://www.itusozluk.com/...Ckleer+santral+kazalar%FD

    çernobil rus beceriksizliğinin en açık ifadesidir. öte yandan kamuoyundan saklanamayacak boyutta meydana gelen felaket geri dönülmez sonuçlara yol açmıştır. itiraz edebilir miyiz? hem sadece çernobilde olsa bu kaza yine az mı gelir. hayır şunu anlamıyorum. bakın gençler bu kaza öyle bam güm patlayıp 2 gün yandıktan sonra enkazı temizle sonra yerine başka bir şey yap işi değil. aradan 25 sene geçtiği halde halen radyasyon sızdırıyor çernobil. yani ulan ne patladı be hadi balkonumuzdan izleyelim diyeceğin bir şey değil. bak üstelik bu patlama seninle yaşıt la.

    şimdi japonyaya bakalım. japonya yeraltı ve enerji kaynakları bakımından fakir bir ülke, haliyle enerji açığını nükleer santralle kapatmak zorunda. ancak alınan onca güvenlik önlemine v uçuk 10.00 şiddetinde depreme dayanır safsatasını işte geçen hafta gördük. ordan dünyaya yayılacak radyasyonun zararını var sen hesapla. peki değdi mi.
    yok. kendi öz kaynaklarınla elindeki onlarca çeşit temiz enerji kaynağını kullanmaz buna özenirsen sonra "radyasyondan kaçarak kurtulmaya çalışırsın"

    (bkz: radyasyondan kaçarak kurtulan millet)

    şimdi kaynak diyorum ama ağlama petrolümüz yok diye. suyun var, rüzgarın elinde kapı gibi güneşin var be.
    akdeniz'de yıllık güneşlenme süresi3000 saatten fazladır
    çevreci değilim deyip yaftalardan kurtulmak isterdim ama öyleyim kardeş.

    ben çevrecinin danıskasıyım

    kapitalizmin vahşi doymak bilmez midesine çevremi de geleceğimi de feda etmem.
    5 ...
  36. 43.
  37. hifroelektrik santrallere nazaran daha güvenlidir. en azından arkeolojik alanları su altında bırakmaz.
    2 ...
  38. 44.
  39. 45.
  40. ülkemizin yüksek derecede enerji ihtiyacını karşılayacağı aşikar olan santral türüdür.

    ancak tutar da santrali fay hattının üzerine yaparsak ki kesin öyle yaparız.

    bu yedi ceddimizin ufo tarzı yaratıklara dönüşeceği bir süreci başlatacaktır.

    kısaca kolaya kaçmadan doğal enerji kaynaklarına yatırım yapmalıyız. yoksa japonlardan kat kat kötü olur sonumuz.
    4 ...
  41. 46.
  42. enerji kaynaklarının hemen hepsinin dezavantajlı yönleri vardır. Termik santralleri çevreyi kirletir, hidroelektrik santral ekolojik dengeyi etkiler, rüzgar türbinleri gürültü kirliğine neden olur, bir de kuş ölümlerine v.s...v.s.
    ancak sözkonusu olan nükleer santral olduğunda, hele ki Türkiye'de kurulması gözönüne alındığında sonuçları vahim olacak bir düşüncedir. her ne kadar ilk kurulum maliyeti çok yüksek olsa da enerji verimliliği açısından çok avantajlı bir yöntem ama sızıntı olması durumunda etkisi yıllarca sürecek ve hissedilecek zararlı potansiyellere sahipitir. özellikle türkiye'de, yalap şalap iş yapma, sadece günü kurtarma, güvenliliğe önem vermeme ve herşeyden önemlisi herşeyi allaha havale etme gibi nedenlerle sık sık patlama olacağından enerji üretiminde kullanılmaması gereken yöntemdir.
    0 ...
  43. 47.
  44. 48.
  45. dünyadaki büyüklük önemlilik sırası bir ülke için nükleer güce sahip olması ile belirlenir. nükleer güç önemlidir ancak nasıl yapıldığı, nereye yapıldığı ve nasıl çalıştırılacağı da çok önemlidir. nükleer enerji santrallerinin kurulduğu ülkelerde nükleer enerji konusunda biliminsanları yetişir ve bilimsel patlama yaşanır. nükleer enerjiye karşı eylem yapan green-peace üylerinin bu eylemleri nükleer güç olan ülkelerde yapmadığı bilindiğinden, green-peace'ın eylemleri de inandırıcılık dışıdır. ancak ülkemizin bugünkü şartlarında bu sistemi kuracak,denetleyecek kadro ve onların başındaki zihniyet büyük soru işareti ve güven duymama nedenidir. insanın aklına bor'A ne oldu diyesi gelir.

    not:Borlu Katı Yakıtlar/Hücre Yakıtları/(Fuel Cells)
    Son günlerde sodyum borohidritin'in kullanıldığı, sodyum borohidrattan enerji üreten hücre yakıtıyla ilgili çalışmalar hız kazanmıştır. Sodyum borohidratın kimyasal bağlarında hidrojen mevcut olup, katalist hidrojeni açığa çıkarmakta veya elektrik üretmektedir. Bu üretim de temel prensip ise su ile boraksın reaksiyonudur. Bu reaksiyondan üretilen hidrojen direk içten yanmalı motorlara beslenebilir veya hücre yakıtlarında kullanılabilirler.
    2 ...
  46. 49.
© 2025 uludağ sözlük